“Trakya çiftçisi lümpenlikten vazgeçmeli”

“Trakya çiftçisi lümpenlikten vazgeçmeli”

“Trakya çiftçisi lümpenlikten vazgeçmeli”

“Trakya çiftçisi lümpenlikten vazgeçmeli”

“Trakya çiftçisi lümpenlikten vazgeçmeli”
02 Kasım 2010 - 11:22

Trakya’nın Tarım ve tarıma dayalı sanayi ile gelişmesi gereken bir bölge
olduğunu belirten Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti) Kırklareli
Milletvekili Ahmet Gökhan Sarıçam, bunun içinde Trakya Çiftçisi’nin
lümpenlikten vazgeçmesi gerektiğini ifade etti.

HABER MERKEZİ

Kırklareli’de başlatılan “Beyaz Süt Projesi”nin çiftçilerin ilgisizliği sebebi ile uygulanamadığını belirten Sarıçam şunları kaydetti:
“2 yıl önce Tarım ile ilgili bir Beyaz Süt Projesi başlatıldı. O proje artık faaliyette bulunmuyor. Nitelikli sütü elde edebilmeniz için bu proje kapsamında bir köyde belli standartlarda işlemler yapılması gerekir. Ama bunun anlatılmasına rağmen çiftçiler bu uygulamayı hayata geçirmiyorsa biz ne yapabiliriz.  Rutin süt üretimine bir destek var zaten, bununla birlikte kaliteli süt üreticisine sütün niteliğine göre hak ettiği bedel ödeniyor.  
5 baş hayvan ile üretim yapanlar esasında 10 baş hayvan ile üretim yapabilecek duruma gelebilirler, bunu yapabilmeleri için yaptıkları işi ciddiye alıp işletme mantığına geçmeleri yeterli olacaktır. Maalesef Hayvancılık ile geçim sağlayan üreticilerimiz hem kalitesi düşük üretim yapmak istiyorlar, hem de bu şekilde çok para kazanmak istiyorlar. Bu mantığı dünyada hiçbir ülke uygulamıyor.
Trakya’daki hayvancılık böyle giderse el değiştirmek zorunda kalacak. Bizlerde çiftçilerimizin bu mantığı yüzünden bu değişime seyirci olacağız. Yakın zamanda 300 baş hayvanlı 40’a yakın büyük işletme bizim topraklarımıza gelecek ve hayvancılığımızı bizden alacak.
Bana sürekli Trakya’nın neden böyle olduğunu sorduklarında bende şu cevabı veriyorum; Sosyolojide Lümpen denilen bir kelime var. Lümpen, kolaydan pazara kazanmaya ve rahata alışmış insan demektir. Açıkçası biz lümpenleşmişiz. Trakya çiftçisi başına gelecek tehlikeden habersiz bu şekil hareket etmeye devam ediyor. Fakat üzerinde durduğu değerli toprakları kullanmak istemiyor. Durum böyle olunca da bu değeri fark edenler maalesef bizim topraklarımızı kullanacaklardır.” (s)