“Çalışma yaşamı torbadan çıkarılsın”

“Çalışma yaşamı torbadan çıkarılsın”

“Çalışma yaşamı torbadan çıkarılsın”

“Çalışma yaşamı torbadan çıkarılsın”

“Çalışma yaşamı torbadan çıkarılsın”
04 Şubat 2011 - 09:12

Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Genel Kurulu’nda görüşülmekte olan Torba Yasa Tasarısı içerisinde yer alan çalışıma yaşamı ile ilgili düzenlemelerde olumsuzluklar olduğunu belirten Eşitlik ve Demokrasi Partisi (EDP) Kırklareli İl Başkanı Şevket Başgelen şunları kaydetti:HABER MERKEZİ“AKP Hükümeti’nin hazırlayıp Meclis'e getirdiği Torba Yasa Tasarısı, TBMM Genel Kurulu'nda görüşülmeye başlandı. Güvencesiz çalışma yaşamını iyice yerleştirmek ve yaygınlaştırmak amacını da içeren bu yasa tasarısı, “Devletin borçlarının yeniden yapılandırılması” başlığı ile Meclis'te ele alınıyor.Torba Yasa Tasarısı ile çalışma yaşamına ilişkin şu olumsuz düzenlemeler getiriliyor:* Asgari ücretlilerin yaş sınırı yükseltiliyor. 18 yaş 18'e çıkarılıyor. Böylece 16 ile 18 yaş arasındaki 200 binin üzerinde gencin mevcut asgari ücret üzerinden 80 TL daha az ücret alması sağlanıyor. Düzenlemede, “Böylece bu sigortalılar yönünden, asgari ücret ile sigorta primine esas kazanç arasındaki farklılık ortadan kaldırılacak. İşveren üzerindeki prim yükü azaltılacak” ifadesi kullanılıyor.* Kısmi süreli istihdam nedeni ile sigortası eksik yatanlar, eksik süreyi 30 güne tamamlamak için ceplerinden ödeme yapmak zorunda bırakılıyor. Ödemeyi yapmadıkları takdirde, hastaneye gittiklerinde muayene olamıyorlar.* Mesleki eğitim gören öğrencilerin staj yapabilecekleri işyeri sayısı artırılıyor. 10'un üzerinde işçi çalıştıran işyerleri, stajyer uygulama kapsamına almıyor. Ayrıca, 5 ve üzerinde işçi çalıştıran yerler Bakanlar Kurulu kararı ite stajyer öğrencilere açık tutulabiliyor. 18 yaşını bitirmiş olan öğrenciler, daha önce asgari ücretin üçte ikisi oranında ücret alırken, yeni düzenleme ite bu oran üçte bire düşürülüyor. Böylece işçi açığının stajyerlerle kapatılması ve düşük ücretle karşılanması sağlanmış oluyor.* Torba Yasa Tasarısı'nın 58. Maddesi'nde, “Genel ekonomik sektörel veya bölgesel kriz ile zorlayıcı sebeplerle işyerindeki haftalık çalışma sürelerinin geçici olarak önemli ölçülerde azaltılması veya işyerinde faaliyetin tamamen veya kısmen geçici olarak durdurulması hallerinde işyerinde üç ayı aşmamak üzere kısa çalışma yapılabilir” ibaresi yer alıyor. Dana önce yasada “Genel ekonomik kriz ve zorlayıcı sebepler” ifadesi ile açıklanan kısa süreli işçi çalıştırmanın kapsamı genişletiliyor, kısa çalışma ödeneğine başvurma imkanı arttırılıyor.* İlk defa işe alınacak her bir sigortalı için, özel sektör işverenine sigorta primi desteği getiriliyor, 18-29 yaş arası erkekleri ve 18 yaş üzeri kadınları istihdam edenlerin sigorta primlerinin işsizlik sigortası fonunca karşılanması sağlanıyor. Bu yolla, 30 yaş ve üzerindekilerin işe alınması zorlaştırıldığı gibi, İşsizlik Sigortası Fonu, istihdamı teşvik gerekçesi ile patronların kullanımına açılıyor.* İlk defa işe girişlerde deneme olan 2 ay süresi, 4 aya çıkarılıyor. Turizm sektörüne 4 ay “Denkleştirme süresi” getirilerek fazla mesai uygulaması için ek ücret ortadan kaldırılıyor. Böylece, işverenin işi 4 aylık bir süreyi kapsadığı takdirde, sürenin sonunda kapıya konulan işçinin, bir sonraki işyerinde ilk defa işe giren muamelesi görmesi sağlanmış oluyor.* Tasarıda memurların yürüttükleri hizmetin özelliğine göre kurumlarına çalışma saat ve şekillerini belirleme yetkisi veriliyor. Kurumların başvurulan Devlet Personel Başkanlığı'nın teklifi üzerine Bakanlar Kurulu'nun değerlendirmesine bırakılıyor. Kurumun isteği halinde belirli çalışma saati dışına çıkılması normalleştiriliyor,* Kademe ilerlemesinde “Olumlu sicil” yerine disiplin cezası almamak kavramı getiriliyor. 8 yıl içinde herhangi bir disiplin cezası almayan memura bir kademe ilerlemesi hakkı veriliyor. Ancak disiplin uygulaması, hakkına sahip çıkmak için sendikal tepkisini dışa vuran kamu emekçilerini fazlaca kapsadığından, bu düzenleme ile uslu memur anlayışı yerleştirilmeye çabalanıyor.* Vali ve Kaymakamlara, kamu kurum ve kuruluşlarında görev yapan her düzey personelin “Üst disiplin amiri” yetkisi veriliyor. Emirleri ile memurlar hakkında soruşturma açılması ve soruşturmanın sürgün cezaları ile sonuçlandırılması kolaylaştırılıyor.* Tasarı ile devlet memurlarının da işçiler gibi ödünç verilmesinin yolu açılıyor. Memurların, karşı tarafın talebi, çalıştığı kurumun izni ile başka bir kuruma gönderilmesi yasallaştırılıyor.Görüldüğü üzere bu düzenlemeler ile çalışan milyonlarca insanı işsizlikle tehdit eden, işçiyi işsize karşı karşıya getiren uygulamalara son verme arayışı yerine, güvencesizlik yasallaştırılmış oluyor.Nüfusumuzun yüzde biri açlık sınırının altında, yüzde yirmisi yoksulluk sınırının altında iken ve yurttaş hakkı olan asgari gelir güvencesi uygulamasına geçilmesi gerekirken, çalışanın asgari ücret ve sosyal güvenlik hakkının zora sokularak elinden alınması, bir insan hakkı ihlalidir.AKP Hükümeti, çalışma hayatına getirilecek bu yasayı, “Devletin borçlarının yeniden düzenlenmesi” başlığı altında kamufle ederek sunuyor. Çünkü kendisi de, çalışan milyonlarca insanı daha da mağdur edeceğini, çok iyi biliyor.Çalışma yaşamının, böyle bir başlık ve Torba Yasa Tasarısı ile değil, başlı başına ele alınmasına ve yeni bir yasal düzenlemeye ihtiyacı vardır. Etkin bir iş-güvencesi sistemi çalışma yaşamının temelini oluşturur. Çalışanları, ekonominin olmazsa olmaz unsurları olarak algılayacak ve sosyal güvenlik hakları da dahil olmak üzere güvenli çalışmanın ilkelerini belirleyecek bir çalışma hayatı düzenlemesi şarttır.İnsani ve sosyal bir çalışma yaşamı oluşturulması için yapılacak yeni düzenlemenin, katılıma açık olması ve sendikaların önerilerine başvurularak hazırlanması gerekir.Başta Uluslararası Çalışma Örgütünün ürettiği kurallar olmak üzere, uluslararası çalışma hukukunun demokratik esasları, kararları, sözleşmeleri kabul edilmeli ve bunlar yasal düzenlemeye dönüştürülmelidir.Eşitlik ve Demokrasi Partisi olarak, hükümeti bu Torba Yasa Tasarısı'nın içinden çalışma yaşamına ilişkin maddeleri çıkarmaya çağırıyoruz. Hükümet, “Çalışma yaşamının yeniden düzenlenmesi” başlığı altında, öncelikle sendikaların önerilerini dinleyerek, yeni bir yasal düzenleme paketi hazırlamalıdır.” (s)