“Tüm geçici ve güvencesiz istihdam uygulamaları iptal edilmelidir!”

“Tüm geçici ve güvencesiz istihdam uygulamaları iptal edilmelidir!”

“Tüm geçici ve güvencesiz istihdam uygulamaları iptal edilmelidir!”

“Tüm geçici ve güvencesiz istihdam uygulamaları iptal edilmelidir!”

 “Tüm geçici ve güvencesiz istihdam uygulamaları iptal edilmelidir!”
27 Şubat 2010 - 09:48

Babaeski Belediyesi’nin önünde dün Tümbel-Sen, Eğitim-Sen, Genel-İş, Yapı-Yol-Sen, Halk Cephesi, TKM Babaeski Temsilcileri, Kristal İş Disiplin Kurulu Başkanı Ersay Doğan ve duyarlı demokrat insanların katılımı ilebir basın açıklaması yapıldı.
Özkan Başaran

TEKEL işçilerine destek amacıyla yapılan basın açıklamasında şunlar kaydedildi: “Bugün, Türkiye sermaye için dikensiz bir gül bahçesine çevrilmiştir. Neo-liberal politikalara sıkı sıkıya sarılmış Hükümetler tarafından 30 yılı aşan bir süredir bu ülkede sermayenin her istediği anında ve fazlasıyla yapılırken, emekçilerin en temel ve insani talepleri sistemli bir şekilde bastırılmış, hakları gasp edilmiştir. AKP iktidarı emekçilere yönelik bu çok yönlü kuşatmanın son, fakat en kararlı temsilcisi olarak bu politikalarda ısrar ediyor. Bu politikaların özü üç temel ayak üzerinde yükseliyor. Birincisi kamu alanının, bütün yurttaşlara ait olan değerlerin piyasa güçlerine terk edilmesi, en temel insan ihtiyaçlarının dahi bir kâr alanı haline getirilmesi: AKP özelleştirmede şampiyondur.
İkincisi 12 Eylül artığı bir Anayasa’nın gölgesinde yurttaşlarını en temel haklardan mahrum bırakan, öteleyen, dinsel, inanca dayalı ya da etnik kimliklerini tanımayarak onları dışlayan otoriter devlet anlayışı: AKP baskıda, gözaltılar da, kitle gösterilerine yönelik şiddette şampiyondur. Üçüncüsü örgütlenerek, birleşerek  kendi çıkarları için bu gidişata dur diyebilecek, hak gaspları karşısında sesini yükseltecek, sermayenin karşısında emeğin onurunu savunacak emekçilerin istihdam politikaları yoluyla bölünmesi, emekçilerin farklı statülerle farklılaştırılması, böylelikle işçi-memur, kadrolu işçi-taşeron işçisi, sözleşmeli, 4/C’li, 4/B’li  adı altında parçalanmış emekçilerin örgütsüzleşmesi, etkisizleştirilmesi, eşit işe eşit ücret ilkesinin ayaklar altına alınması. AKP kuralsız istihdam alanında da şampiyondur.4/C statüsü tamamen özelleştirme mantığının ürünüdür. AKP kârlı kamu işletmelerini yok pahasına sermayeye aktarırken bu işletmeleri kârlı hale getiren, etiyle, kanıyla, dişiyle tırnağıyla bu işletmelerin her bir tuğlasında, makinesinde hakkı bulunan emekçileri de sokağa bırakmak, açlığa ve sefalete mahkûm etmeye kararlıdır.
Bunun en son somut örneği TEKEL işçilerinin durumudur. Bugün Ankara’da sürmekte olan TEKEL işçileri direnişi bu noktada Türkiye’nin bütün emekçileri için önemli bir sınav niteliği kazanmıştır. Hamasi sloganların ötesinde bir gerçek olarak ifade edilecek olursa bugün tüm emekçilerin yüreği Tekel işçileri için atmakta, umutları, talepleri TEKEL direnişinde somutlanmaktadır.
Bizler kamu emekçileri, işçiler ve demokratik kitle örgütleri olarak diyoruz ki; başta TEKEL işçileri olmak üzere, özelleştirme kapsamında bulunan kamu işyerlerinde çalışan işçilerin ve onların sendikalarının “herkese kadrolu ve güvenceli istihdam” talebiyle yürüttükleri mücadeleyi ortaklaştırmalı büyütmeli ve bu saldırıları engelleyecek eylem ve kararlılığı ortaya koymalıdır.”