Maçası sıkanlara!

Maçası sıkanlara!

Maçası sıkanlara!

Maçası sıkanlara!

Maçası sıkanlara!
18 Eylül 2010 - 09:12

HAYATIN İÇİNDEN

Şenol Goncagül
Benim verdiğim vergilerle sana yatırımlar yapılıyor.
Senin kullandığın kaçak elektriğin parasını bile benim faturamdan hortumluyorlar.
Senin yaşadığın yerleri ve seni korumak üzere görev yapan askere ve polise, benim verdiğim vergilerimden maaşları ödüyorlar.
30 seneden beridir de, topa tüfeğe ödenen para ile dünyanın en zengin ülkelerinden birisi olma lüksümü, silah tüccarlarını zengin edebilme lüksü ile değiştirmişim.
Kusuruma bakmayın!
TV’de, “Bölünme ve Bölgesel Yönetim” isteyen bir terör örgütü temsilcisi kılıklı siyasetçiyi görünce, aklıma bunlar geliverdi.
Tut ki, Eyalet Sitemi’ni, herkese ve her şeye rağmen direterek, Meclis’ten geçirdi hükümet.
Öyle, işkembeden atmakla bitmiyor ki bu işler.
İşin bir de ekonomik ve parasal yön var.
Kendi yağınla kavrulmak modunda olacaksın.
Benim ödediğim vergimle, kendi yaşadığım bölgeme yatırım yapacağım.
Senin ödemediklerin için benim cebimden hortum yapamayacak kimseler.
Baraj yaparken yakılan iş makinesinin parası, benim değil, senin cebinden çıkacak o zamanlar.
Polisi’nin, Memuru’nun maaşlarını kendi cebinden vereceksin.
Benim bölgeme kayıtlı bir yatırımcı, burada yatırım yaparken, yatırım indirimlerini alacak.
Senin bölgende merkezi bulunup, oradan da indirimler almak adına, merkezini o bölgeden gösteren ve parasını da oralarda harcayan yatırımcı, benim yatırımcıma oranla daha fazla vergi ödeyecek.
Böyle bir şekil oluşturulduğunu düşünelim;
Oralı olan ama bugün buralarda yatırım yapan, memur olan, yaşayan kaç kişi, dilini rahat konuşabileceği özlemiyle gidip, oralarda yaşamayı düşünür?
Yukarıda yazılanları göze alaraktan, gidip orada yaşamayı da planlıyorsan, ana ve resmi dilin TÜRKÇE olmak üzere, istersen Papua Yeni Ginece konuş.
Tercih senindir.
Birilerinin uşaklığını, sözcülüğünü veya ayakçılığını yapmak üzere mesajlar verenlerin, gaza getirmeye çalıştıkları o insanlara, bir de işin bu yönünü de anlatmaları lazımdır.
Magazin kısmını zaten hepimiz bir hayli dinleyip, ezberledik.
Hastalığınızı gidermek üzere aldığınız birçok ilacın bile, çeşit çeşit yan etkileri bulunmuyor mu?
Belki, midenizin gazı geçecektir ama bağırsaklarınızın açlıktan guruldamasının sona ereceği konusuna söz veremem.
Önce düşünüp, sonra konuşmak yerine, önce konuşup, sonra düşünenlerden olmamak için, çok yönlü araştırmak ve öyle adımlar atmalıyız.
Bilmem, herkes kendine göre mesajlar çıkarabilecek mi bunlardan?
Bekleyip, göreceğiz…