LİAD’tan basına kahvaltı

LİAD’tan basına kahvaltı

LİAD’tan basına kahvaltı

LİAD’tan basına kahvaltı

LİAD’tan basına kahvaltı
02 Kasım 2009 - 09:25

Lüleburgaz İşadamları Derneği (LİAD), 31 Ekim 2009 Cumartesi sabahı Ata İş Merkezi’ndeki Dernek binasında basına bir kahvaltı düzenledi.


Lüleburgaz
LİAD Yönetim Kurulu Başkanı Dursun Akdağ, Basın Sözcüsü Özer Büyükkurt ve basın mensuplarının katıldığı kahvaltıda ülkenin içinde bulunduğu ekonomik durumu değerlendirip dernek olarak yaptıkları ve yapmak istedikleri projeler hakkında bilgiler verdi.
Akdağ;  “LİAD olarak 2010 yılında Ortadoğu’ya ağırlık vermeyi planlıyoruz. Çünkü Ortadoğu’da hem Tarım ve Hayvancılık, Tekstil hem de Sanayi Bölgesi olarak büyük bir potansiyel var. Bunlardan yararlanmamız gerekiyor. Bizler seyahati seven bir milletimiz. Atalarımız at sırtında fetihten fetihe seyahat eder ve at sırtında uyurmuş. Bizler de nasibimiz için gezip görmeli ve yeni pazarlar aramalıyız. Bugün Lüleburgaz’da birçok esnafımız Bismillah diyerek dükkânını açıyor ve akşama kadar müşteri bekliyor ve siftahsız dükkân kapatıyor. Ama ne işi ile ilgili bir kitap okuyor, ne fuarlara katılıyor ne de yurtdışına çıkıp ufkunu genişletmeye çalışmıyor. Bu gün dünyanın her yerine uçakla 3,4 saatlik bir mesafede bulunurken imkânlarımızı kullanmaz, kendimizi yenileyip çabalamazsak yeniliklere ayak uyduramaz ve sonunda silinir gideriz” dedi.
Ülkemiz insanının en büyük sorununun “Herkesin başkasının işi ile uğraşması” olduğunu belirten Akdağ; “Kahve muhabbetlerinde herkes hükümet kuruyor, yıkıyor, konuşuyor. Bilgi olmadan fikir sahibi olunmaz. Bizim bunları bir kenara bırakıp kendi projelerimizle uğraşmamız lazım. Arkadaşlarımızla bir araya geldiğimizde, bu projeyi nasıl gerçekleştirebiliriz? Ortaklık kurup nasıl büyüyebiliriz diye düşünmeliyiz. Bir İşadamının çantasında eğer gelecek yıl okuyacağı kitapların listesi, katılacağı fuar ve eğitimlerin programı yoksa yenilikleri takip etmesi ve başarılı olması mümkün değildir. Yeni okumakta olduğum Atatürk ve Liderlik adlı bir kitaptan bahsetmek istiyorum. Atatürk her akşam evinde kurulan bir yemek sofrasında yanında kağıt kalem yurtdışından misafirleri ile istişarelerde bulunur notlar alır ve ülkeyi savaş sonrası düştüğü durumdan nasıl kurtarır, demokrasiyi nasıl yerleştirebilir ve ekonomiyi nasıl düzeltebiliriz? Diye düşünürmüş. Bizler de öyle yapmalı ve kendi projelerimiz hakkında planlar yapmalı, yeni pazarlar aramalı kendimizi yetiştirmek adına kitap okumalı, eğitimlere ve fuarlara katılmalıyız. Unutmayalım Türkiye gelecekte dünyanın ilk 10 ekonomisi arasında yerini alacaktır. LİAD olarak talep edenlere her türlü profesyonel yardımı yapmaya hazırız. Ama bakıyorum insanlarda bir hareket yok. İnsanlar bir yılgınlık, yenilmişlik içine girmişler. Bunlardan sıyrılmalıyız. Hangi iktidar gelirse gelsin Türkiye’nin önü çok açıktır. Ülkemizin tek ihtiyacı olan çalışıp, üretip satmaktır. Bunun adı kalkınmadır. Bunun için hiç uzaklar gitmeye gerek yok. En büyük örnek Atatürk ve Cumhuriyet tarihidir. İngilizler siz ne anlarsınız bankacılıktan deyince Atatürk’te İş Bankasını kurmuştur. Bence her işadamı önce cumhuriyet tarihini bir okumalıdır” dedi.
Gelecekte en gözde sektörlerin İnşaat, gıda, süt ve süt ürünleri, tarım ve hayvancılık ve mobilya sektörü olacağını belirten Akdağ; “Babadan kalama yöntemlerle devam etme dönemi bitti. Artık yenliklere ayak uydurabilme zamanıdır” dedi. (gk)