* Kırklareli İl Sağlık Müdürü Dr. M. Mustafa Saymaz Kırklareli’de 2011 yılının ilk 2 ayında 67 yeni Tüberküloz Hastası’nın daha tespit edildiğini söyledi. 

 



 
HABER MERKEZİ
Kırklareli İl Sağlık Müdürlüğü tarafından “Dünya Tüberküloz Günü” dolayısıyla 24 Mart 2011 Perşembe günü saat 16.00’da İl Tüberküloz Kurulu Toplantısı, İl Sağlık Müdürlüğü Eğitim Salonu’nda gerçekleştirildi.
Kırklareli İl Sağlık Müdürü M. Mustafa Saymaz toplantının açılışında yaptığı açıklamasında şunları kaydetti:
“24 Mart tüm dünyada "Tüberküloz Günü" olarak kutlanmaktadır. 24 Mart 1882'de Robert Koch veremin mikrobunu bulduğunu ilan etti. Bugün topluma, tüm insanlara ve karar verici durumdaki yöneticilere tüberkülozun tedavi edilebildiğini; buna karşın hala öldürmeye devam ettiğini anlatmak için anlamlı bir gündür.
Ülkemizde tanı konulan hastaların %92'si başarı ile tedavi edilmektedir. Kadınlarımızın tedavisi daha başarılıdır, çünkü erkeklere göre tedaviyi daha az terk etmekte ve daha az ölmektedirler. Verem hastası olan erkekler, sigaranın yol açtığı hastalıklar ve diğer nedenlerle kadınlardan daha fazla ölmektedirler. Verem savaşı dispanserleri, hem tedavi başarıları ile hem de kayıtları ile bir başarı öyküsü yazmaktadırlar.
Dünyada ise verem hastalarının önemli bir kısmı tanı almamaktadır. Tahmin edilen 9,4 milyon verem hastası varken bunların 5,8 milyonu kayıtlıdır. Geriye kalan ve kaydı olmayan hastaların büyük kısmı tedavi almamaktadır. Tedavisiz verem hastalığı öldürür. Her yıl dünyada yaklaşık 1,7 milyon insan tüberküloz hastalığından ölmektedir. Yani, her gün yaklaşık 4.600 (dört bin altı yüz) insan verem hastalığından ölmektedir. Tedavi edilmesi mümkün bir hastalıktan bu kadar insanın ölmesi 21. Yüzyılın bilimsel ve teknolojik gelişmesi ile çelişmektedir.
Kırklareli İlinde Tüberküloz Kontrolü çalışmaları uzun yıllardır başarıyla devam etmektedir. Dispanserlere kayıtlı hastalarda %93’ün üzerinde tedavi başarısı mevcuttur. Akciğer tüberkülozlu hastaların %93,6’sında bakteriyolojik tetkik yapılmakta ve yaklaşık %62,8’sinde pozitiflik bulunmaktadır. Veremin yakınmaları, öksürük, balgam, iştahsızlık, kilo kaybı, gece terlemesi, halsizliktir. Özellikle öksürüğün geçmemesi, antibiyotikle düzelmemesi 2 haftadan uzun devam etmesi dikkate alınmalıdır. Hasta bu yakınmaları dikkate almaz ve uzun süre verem tanısı konulmadan tedavisiz kalırsa, zayıflama artar, kan tükürme başlar ve hastalık akciğerleri "yediği" için nefes darlığı başlar.
Verem düşündüren yakınmalar başlayınca gecikmeden aile hekimine, göğüs hastalıkları uzmanına ve verem savaşı dispanseri hekimine başvurmak gereklidir. İlaçlar ücretsizdir. Veremin tanısı basittir. Takip ücretsizdir. Aile bireyleri ve diğer temaslıların muayene ve koruyucu tedavileri ücretsizdir. Veremin, sağlıksız, bağışıklığı zayıf, yaşlı ve başka hastalıkları olan insanlarda daha fazla göründüğünü de unutmamak gereklidir. İyi beslenme, sağlıklı bünye, sigarasız yaşam, spor önemlidir.
Verem savaşının ülkemizdeki başarısını sağlayan, her gün, her bir hastası ile ve temaslıları ile uğraşan sağlık çalışanlarının hakkı ödenemez. Verem savaşının başarısında, yönetim, bütçe, eğitimli ve motivasyonu yüksek sağlık çalışanları, kaliteli ve ulaşılabilir tüberküloz laboratuarları, düzenli ilaç temini, standartları belirlenmiş tedavi rejimleri ve ilaçların gözetimli içirilmesi, düzenli kayıt ve hasta bilgileri ile tedavi sonuçlarının düzenli analiz edilmesi; bütün bunları sürekli olarak sağlamada Sağlık Bakanlığının politik kararlılığı önemlidir. Yapılması gerekenler ise hastalara erken tanı koyup, başarı ile tedavi etmek, hizmetleri ücretsiz sağlamak, hastalanma riski yüksek kişilere koruyucu tedavi vermek, bulaşmayı önlemektir. Verem savaşındaki başarı, 21. yüzyılda ülkelerin sağlık düzeylerinin bir göstergesidir. Bu bilinçle verem savaşını, hastalığın insanlığa bela olmaktan çıkartılmasına kadar sürdürmek gereklidir.”
Kırklareli İl Sağlık Müdür Yardımcısı Dr. Çiğdem Cerit slayt sunumu eşliğinde katılımcılara Tüberküloz’un Dünya’da, Türkiye’de ve ilimizdeki durumları ile ilgili bilgiler verdi. (s)