Karadenizli arıcılardan Trakya’da açılacak Arıcılık Müzesi’ne destek

Karadenizli arıcılardan Trakya’da açılacak Arıcılık Müzesi’ne destek

Karadenizli arıcılardan Trakya’da açılacak Arıcılık Müzesi’ne destek

Karadenizli arıcılardan Trakya’da açılacak Arıcılık Müzesi’ne destek

Karadenizli arıcılardan Trakya’da açılacak Arıcılık Müzesi’ne destek
02 Ekim 2011 - 20:43

Kırklareli Arı Yetiştiricileri Birliği Başkanı Rıdvan Ulus, Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi Ziraat Fakültesi tarafından “Arıcılık Müzesi” açılacağını belirterek müzeye katkı sağlamak amacı ile arıcılık ile ilgili dokümanlar göndermeye başladıklarını ifade etti.




HABER MERKEZİ








Rize’de arıcılık yapan Adem Torpil ve Ali Törpüoğlu’nun kendisine teslim ettiği arı kovanını da müzeye göndereceklerini belirten Rıdvan Ulus Şunları kaydetti;


“Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi Ziraat Fakültesi aracılık ile ilgili bir “Arıcılık Müzesi” açacak. Karadeniz’den gelen arıcılarımız bu müzede kendi yörelerine özgü arı kovanlarının sergilenmesini istiyor. Bu nedenle bizlere bir adet kovan getirdiler. Bizde kovanın tanıtılmasını sağlayacağız. Arıcılarımızın isimlerini kovanın üzerine yazacağız ve kovanı Tekirdağ Namık kemal Üniversitesi Ziraat Fakültesi’ne göndereceğiz. Bizim amacımız Türkiye genelindeki kovan çeşitlerini tanıtmak. Bizde kendi kovanımızı göndereceğiz. Farklı bölgelerde farklı arılar olduğu gibi farklı kovan tipleri de bulunuyor. Arıcılık Müzesi’nde bu kovan tiplerini görmek ve incelemek mümkün olacak. Müzenin açılması için çalışmalara başlatıldı. Yavaş yavaş, dokümanları toparlıyoruz. İki arıcımızın ismini getirdikleri kovanın üzerine yazacağız. Arıcılarımızın bir hatırası müzede sergilenmiş olacak.”





*“Biz dedelerimizden böyle gördük”


Karadenizli arıcılardan 62 yaşındaki Adem Torpil arıcılığın kendilerine deden kalma olduğunu ifade ederek şunları kaydetti;


“İsmim Adem Torpil, Rize’nin Güneysu İlçesi’ne bağlı İslahiye Köyü’nde yaşıyorum. Geçimimizi arıcılık yaparak sağlıyoruz. Bizim yörede bu kovanlar çok meşhurdur. Yaşadığımız bölgenin yüksek kesimlerinde arıcılık için yerler yapılır ve bu kovanlar oraya konulur. Ballarımız tamamen organiktir. Ballarımız şifalıdır. Hiç katkısı olamayan bir üretim elde ediyoruz. Arı kovanının diğer kovanlar gibi kare olmayıp yuvarlak olmasının nedeni yok. Bizden önceki dedelerimiz arıcılığı bu tarz kovanlarda yapıyordu. Bizlerde bu şekilde devam ettirdik. Bizden sonrakilerde bu kovanları kullanarak arıcılığı devam ettirecekler.” (cs)