“CHP Babaeski İlçe Başkanı Altınel Babaeski’ye sanayi istemiyor”

“CHP Babaeski İlçe Başkanı Altınel Babaeski’ye sanayi istemiyor”

“CHP Babaeski İlçe Başkanı Altınel Babaeski’ye sanayi istemiyor”

“CHP Babaeski İlçe Başkanı Altınel Babaeski’ye sanayi istemiyor”

“CHP Babaeski İlçe Başkanı Altınel Babaeski’ye sanayi istemiyor”
06 Ekim 2010 - 09:51

4 Ekim 2010 Pazartesi günü Babaeski Belediye Başkanı Av. Abdullah
Hacı’yı makamında ziyaret eden, Lüleburgaz Belediye Başkanı Emin Halebak
ile CHP Babaeski İlçe Başkanı Av. İrfan Altınel arasında uzunca süren
bir tartışma yaşandı.

Yorum-Haber
Özkan Başaran

Babaeski kökenli Balıkesir Milletvekili Prof. Hüseyin Pazarcı’nın da aynı saatlerde Başkan Hacı’yı ziyaretine çakışan birliktelikte, Başkan Halebak ile Başkan Altınel arasındaki tartışma konusu, Başkan Halebak’ın Başkan Altınel’e dönerek; “Babaeski’ye sanayi istemiyorsun” sözüyle ateşlendi.
Başkan Altınel’in; “Biz sanayi istiyoruz, Biz kentimizin İstanbul’un Çöplüğü olmasını istemiyoruz” şeklindeki sözleriyle devam etti.
Başkan Halebak, İlçe Başkanı Altınel’in toplantılardaki konuşmalarında bağıra bağıra sanayi istemediğini söylediğini ve bunun zabıtlarda kayıtlı olduğunu hatırlatarak, şöyle devam etti; “İlçe Başkanı Altınel’e soruyorum, yıllık iki bin dolar gelirle insanlara ne verebilirsiniz? Siz isteseniz de, İstanbul’da sanayiciler orada, gitseniz İlçe Başkanı olarak bir fabrika getirebilir misiniz? Çevreyi kirleteceğini de kabul etseniz bir sanayi kuruluşu gelir de Babaeski’ye yatırım yapar mı? Bir kişiyi istihdam etmenin maliyeti yetmiş ila yüz milyar lira. Yatırım yapmak kolay iş mi?” dedi.
Başkan Altınel; “Biz CHP olarak sanayiye karşı değiliz. Rahmetli Gündüz Onat’ın sanayi kuruluşlarını geri çevirdiğini söylediler, Haluk Tezsezer’in sanayiyi geri çevirdiğini söylediler. Böyle bir şey yok. Biz Abdullah Bey’in seçim beyannamesine 81 İli gezip Babaeski’ye sanayi gelsin diye istekte bulunacağız diye yazdık. Ben kirleten sanayiye elbette karşıyım, şeytan dereden akıtılan zehirler rengine göre her gün değişiyor, şeytan dere’den ben çocukluğumda su içerdim, köyümüz insanı su içerdi, şimdi benim köyümün çocukları şeytan dereden geçtikleri zaman ayakları yara oluyor, su içen inekler, buzağılarını atıyor. Ben böyle zehir atan akıtan sanayi tesislerine karşıyım” dedi.