‘Ağrını Tanı’ konferansına ilgi gösterilmedi

‘Ağrını Tanı’ konferansına ilgi gösterilmedi

‘Ağrını Tanı’ konferansına ilgi gösterilmedi

‘Ağrını Tanı’ konferansına ilgi gösterilmedi

‘Ağrını Tanı’ konferansına ilgi gösterilmedi
07 Şubat 2011 - 09:15

Kırklareli Belediye Başkanlığı Şubat ayı etkinlikleri kapsamında
Lüleburgaz Özel Medikent Hastanesi iş birliği ile 05 Şubat 2011
Cumartesi günü saat 14.00’da Kırklareli İl Halk Kütüphanesi Toplantı
Salonu’nda ‘Ağrını Tanı’ konferansı yapıldı.

HABER MERKEZİ

Özel Medikent Hastanesi Halkla İlişkiler Sorumlusu Seçil Güler, 29 Ocak 2011 Cumartesi günü Lüleburgaz’ın ardından 05 Şubat 2011 Cumartesi günü ise Kırklareli Belediyesi işbirliği ile ‘Ağrını Tanı’ konferansını gerçekleştirdiklerini ifade ederek; “Halkımız duyarlı olduğu sürece çalışmalarımıza devam edeceğiz” dedi.
Kırklareli İl Halk Kütüphanesi’nde düzenlenen ‘Ağrını Tanı’ konferansında konuşmacı olarak Özel Medikent Hastanesi Uzman Dr. Canalp Kara ve Anestezi Uzamanı Dr. Melek Batmaz katıldı.
İlk olarak Anestezi Uzamanı Dr. Melek Batmaz vücut ağrıları ile ilgili olarak;
“vücudun herhangi bir yerinden kaynaklanan bir doku harabiyetine bağlı olan veya olmayan insanın geçmişteki deneyimleriyle ilgili hoş olmayan emosyonel bir duyurudur.
İnsanoğlunun dini, dili, cinsiyeti, kültürü onun emisyonel yapısını oluşturur. Ağrı kişiye özeldir, kişiden kişiye büyüklük gösterir. Eğer hasta bir duyuyu ağrı olarak tanımlıyorsa hekim bunu ağrı olarak kabul etmek zorundadır. Kronik ağrı 6 aydan bazı durumlarda, 3 aydan uzun süren bir alarm sistemi olmaktan öte geçen sorunun ta kendisidir. Kronik ağrı hasta gücünü etkinliğini yitirir, depresyona girer, ağrı eşiği düşer, kısır döngü oluşur. Bu sadece hastayı değil yakın çevresini de etkiler” dedi.
‘Ağrını Tanı’ konferansının ikinci konuşmacısı olan Uzman Dr. Canalp Kara ise Nöropatik ağrı hakkında katılımcıları bilgilendirdi.
Kara; “Ağrı, vücudumuzdaki işlev bozuklukları ya da olumsuz dışsal faktörlerden bizi haberdar eden, dokudaki bir hasar veya yaralanmada vücudumuzun verdiği doğal bir tepkidir. Akut ağrı genellikle bir uyarı sinyalidir, yaralar ve enfeksiyon durumunda dokuların korunmasında önem taşır. Akut ağrı genellikle yaralanmalarla özdeşleştirilir ve çoğunlukla bir aydan kısa sürede iyileşmeyle birlikte kaybolur. Fakat ağrı, yaralanma onarıldıktan ya da iyileştikten uzun zaman sonra da devam ediyorsa, artık kronik ağrıdır ve katlanması zor olan başlı başına bir soruna dönüşebilir.
Nöropatik ağrı olarak isimlendirilen sinir ağrısı ise ya sinirlerin zarar görmesinden ya da sinir sisteminin omurilik veya beyin gibi ağrı sinyallerini ileten kısmının hasarlanmasından ya da işlev bozukluğundan kaynaklanan bir tür kronik ağrıdır. Nöropatik ağrı farklı şekilde teşhis ve tedavi edilmelidir.
Nöropatik ağrı, sinirlerin hasar görmesine sebep olabilecek birçok hastalık ya da olay sonucu ortaya çıkabilir. Bunların başında diyabet, zona, bel fıtığı gibi hastalıklar ya da kaza sırasında yaralanma, ameliyat gibi durumlar gelir” dedi.
Kırklareli Belediye Başkanlığı ve Lüleburgaz Özel Medikent Hastanesi iş birliği ile düzenlenen ‘Ağrını Tanı’ Konferansına ise katılımcı sayısının az olması dikkati çekti. (ue)