“Türkiye Obezite ile Mücadele Programı ve Ulusal Eylem Planı hazırlandı”

“Türkiye Obezite ile Mücadele Programı ve Ulusal Eylem Planı hazırlandı”

“Türkiye Obezite ile Mücadele Programı ve Ulusal Eylem Planı hazırlandı”

“Türkiye Obezite ile Mücadele Programı ve Ulusal Eylem Planı hazırlandı”

“Türkiye Obezite ile Mücadele Programı ve Ulusal Eylem Planı hazırlandı”
28 Mayıs 2011 - 09:37

* Kırklareli İl Sağlık Müdürü Dr. M. Mustafa Saymaz; “Ülkemizde de yetişkin, çocuk ve gençlerde Obezite’nin önlenmesine yönelik faaliyetlere hız vermek belirlenen hedeflere ulaşmak, ihtiyaçlar doğrultusunda yeni hedef ve stratejiler belirlemek ve faaliyetlerin belirli bir çerçevede yürütülmesini  sağlamak amacıyla “Türkiye Obezite ile Mücadele Programı ve Ulusal Eylem Planı (2008-2012)” hazırlanmıştır” dedi.HABER MERKEZİ Obezite’nin önlenmesine yönelik faaliyetlere hız vermek belirlenen hedeflere ulaşmak, ihtiyaçlar doğrultusunda yeni hedef ve stratejiler belirlemek ve faaliyetlerin belirli bir çerçevede yürütülmesini  sağlamak amacıyla “Türkiye Obezite ile Mücadele Programı ve Ulusal Eylem Planı (2008-2012)” hazırlandığını belirten Kırklareli İl Sağlık Müdürü Dr. M. Mustafa Saymaz şunları kaydetti:“Bilindiği üzere beslenme; anne karnında başlayarak yaşamın sonlandığı ana kadar devam eden yaşamın vazgeçilmez bir ihtiyacıdır. İnsanın büyümesi, gelişmesi, sağlıklı ve üretken olarak uzun süre yaşaması için gerekli olan besin öğelerini yeterli ve dengeli miktarda alıp vücutta kullanabilmesidir. Karın doyurmak, açlığı bastırmak, canının çektiği şeyleri yemek veya içmek değildir. Günlük yaşamda bireylerin (gebe, emzikli, bebek, okul çocuğu, genç, yaşlı, işçi, sporcu, kalp-damar, şeker, yüksek tansiyon hastalığı, solunum yolu bozuklukları vb.) yaşa, cinsiyete, yaptığı işe, genetik ve fizyolojik özelliklerine ve hastalık durumuna göre değişen günlük enerjiye ihtiyacı vardır. Sağlıklı bir yaşam sürdürmek için, alınan enerji ile harcanan enerjinin dengede tutulması gerekmektedir. Yetişkin erkeklerde vücut ağırlığının %15-18'i, kadınlarda ise %20-25'ini yağ dokusu oluşturmaktadır. Bu oranın erkeklerde %25, kadınlarda ise %30'un üstüne çıkması Obezite’yi oluşturmaktadır. Günlük alınan enerjinin harcanan enerjiden fazla olması durumunda, harcanamayan enerji vücutta yağ olarak depolanmakta ve Obezite oluşumuna neden olmaktadır. Anlaşılacağı üzere Obezite; besinlerle alınan enerjinin (kalori) harcanan enerjiden fazla olması ve fazla enerjinin vücutta yağ olarak depolanması (%20 veya daha fazla) sonucu ortaya çıkan, yaşam kalitesini ve süresini olumsuz yönde etkileyen bir hastalık olarak kabul edilmektedir. Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) tarafından da Obezite, sağlığı bozacak ölçüde vücutta aşırı yağ birikmesi olarak tanımlanmıştır.Bakanlığımız Temel Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğünce 7 Coğrafik Bölge’de seçilen 7 İl’de 14 Sağlık Ocağı’nda 30 yaş üstü 15 bin 468 birey üzerinde yapılan “Sağlıklı Beslenelim Kalbimizi Koruyalım” çalışmasına göre, Obezite görülme sıklığı; Erkeklerde %21.2, Kadınlarda ise % 41.5’dir.Obezite’nin oluşmasında başlıca risk faktörler; Aşırı ve yanlış beslenme alışkanlıkları, Yetersiz fiziksel aktivite, Yaş, Cinsiyet, Eğitim düzeyi, Sosyo-kültürel etmenler, Gelir durumu, Hormonal ve metabolik etmenler, Genetik etmenler, Psikolojik problemler, Sık  aralıklarla çok düşük enerjili diyetler uygulama, Sigara-alkol kullanma durumu, Kullanılan bazı ilaçlar (antideprasanlar vb.) Doğum sayısı ve doğumlar arası süre olarak sıralanmıştır. Obezite’nin gelişmesinde dikkat edilmesi gereken faktörlerden biri de yaşamın ilk yıllarındaki beslenme şeklidir. Yapılan çalışmalarda, obezite görülme sıklığının anne sütü ile beslenen çocuklarda, anne sütü ile beslenmeyen çocuklara göre daha düşük oranlarda olduğu, anne sütü verme süresinin, tamamlayıcı besinlerin türü, miktarı ve başlama zamanlarının obezite oluşumunu etkilediği bildirilmektedir.Obezite’nin neden olduğu sağlık sorunları/risk faktörleri; İnsülin direnci-Hiperinsülinemi, Tip 2 Diabetes Mellitus, Hipertansiyon, Koroner arter hastalığı, Hiperlipidemi – Hipertrigliseridemi, Metabolik sendrom, Safra kesesi hastalıklarıdır. Bazı kanser türleri (kadınlarda safra kesesi, endometriyum, yumurtalık ve meme kanserleri, erkeklerde ise kolon ve prostat kanserleri), Osteoartrit, Felç, Uyku apnesi, Karaciğer yağlanması, Astım, Solunum zorluğu, Gebelik komplikasyonları, Menstruasyon düzensizlikleri, Aşırı kıllanma, Ameliyat risklerinin artması ruhsal sorunlar (Anoreksiya nevroza (yemek yememe) veya Blumia nevroza (kusarak yediği besinlerden yararlanmama), Binge eating (tıkınırcasına yeme),  gece yeme sendromu gibi ortaya çıkabilir veya bir şeyi daha fazla yiyerek psikolojik doyum sağlamaya çalışma) Toplumsal uyumsuzluklar. Özellikle sık aralıklarla ağırlık kaybetme ve kazanma sonucunda deri altı yağ dokusunun fazla olması nedeniyle deri enfeksiyonları, kasıklarda ve ayaklarda mantar enfeksiyonları, Kas-iskelet sistemi problemleri. * Obezite’nin TedavisiObezite oluşmadan korunma büyük önem taşımaktadır. Obeziteden korunma, çocukluk çağında başlamalıdır. Çocuk ve adolesan döneminde oluşan obezite, yetişkinlik dönemi obezitesi için zemin hazırlamaktadır. Bu nedenle aile, okul ve çevre yeterli ve dengeli beslenme ve fiziksel aktivite konularında bilgilendirilmelidir. Obezite tedavisi, bireyin kararlılığı ve etkin olarak katılımını gerektiren, tedavisi zorunlu, uzun ve süreklilik arz eden bir süreçtir. Obezitenin etiyolojisinde pek çok faktörün etkili olması, bu hastalığın önlenmesi ve tedavisini son derece güç ve karmaşık hale getirmektedir. Bu nedenle obezite tedavisinde hekim, diyetisyen, psikolog, fizyoterapistten oluşan bir ekip gerekmektedir. Obezite tedavisinde kullanılan yöntemler 5 grup altında toplanmaktadır. Bu yöntemler:1. Tıbbi beslenme (diyet) tedavisi2. Egzersiz tedavisi3. Farmakolojik tedavi 4. Davranış değişikliği tedavisi5. Cerrahi tedaviÜlkemizde de yetişkin, çocuk ve gençlerde obezitenin önlenmesine yönelik faaliyetlere hız vermek belirlenen hedeflere ulaşmak, ihtiyaçlar doğrultusunda yeni hedef ve stratejiler belirlemek ve faaliyetlerin belirli bir çerçevede yürütülmesini sağlamak amacıyla “Türkiye Obezite ile Mücadele Programı ve Ulusal Eylem Planı (2008-2012)” hazırlanmıştır.Projenin hedefi, okul çağında bulunan ve 6, 7, 8 ve 9 yaş gruplarındaki çocuklarında fazla kiloluluk ve obezite (şişmanlık) görülme sıklığını belirlemenin yanı sıra malnütrisyon (zayıflık) durumunun da ortaya konulmasıdır. Proje kapsamında öğrenciye, velilere yönelik anketler ve çocuğun içinde bulunduğu okul çevresi ile ilgili bilgiler elde edilecektir. Projenin iki yılda bir tekrarlanarak okul çağı çocuklarında fazla kiloluluk ve obezite görülme sıklığındaki değişimin izlenmesi hedeflenmektedir. Sağlıklı bir nesil için obezite ile mücadele ve farkındalık yaratmak amacı ile Bakanlığımız emirleri doğrultusunda Müdürlüğümüz bünyesinde obezite birimi oluşturulmuştur. Obezite ile ilgili ayrıntılı bilgi Sağlık Bakanlığı’nın www.beslenme.gov.tr adresinde yayınlanmaktadır. Ayrıca, vatandaşlarımız kendilerine en yakın sağlık kuruluşundan da bilgi alabilirler.” (s)