Eğitim-Sen Kırklareli Şubesi Yürütme Kurulu Başkanı Ramazan Özenç yaptığı açıklamasında şunları kaydetti:




HABER MERKEZİ


Eğitim-Sen Kırklareli Şubesi Yürütme Kurulu Başkanı Ramazan Özenç yaptığı açıklamasında şunları kaydetti:


“Eğitime ayrılan bütçe öğrenci sayısı artmasına rağmen, her geçen yıl azalmaktadır. Devlet okullarının sayısı oldukça yetersizdir. Bütçe yetersizliği gerekçe gösterilerek yeterince okul yapılmadığı gibi, aynı zamanda gerekli olan öğretmen atamaları da yapılmamaktadır. Her yıl binlerce Eğitim Fakültesi Mezunu atanmayı beklemekte, yine ataması yapılmayan binlerce öğretmen 'Ücretli Öğretmen' olarak okullarda veya özel eğitim kurumlarında çok düşük ücrete çalıştırılmaktadır. Çocuklarımız öğretmensiz kalmakta, 'Ücretli Öğretmen' çalıştırılan devlet okullarında ilkokul döneminden başlayarak sürekli öğretmen değiştirmek durumunda kalmakta, okullarımızın çok önemli bir bölümünde branş öğretmenlerinin yeterli ataması yapılmadığı için bir çok branş dersine farklı branşta öğretmenler girmekte eğitimin niteliği devlet eliyle bilinçli olarak düşürülmektedir. Yine okullarımızda, bütçe yetersizliği gerekçe gösterilerek, %70-80 oranlarında spor salonu, kütüphane, bilgisayar, resim, müzik derslikleri, bölümleri bulunmamaktadır. Her eğitim-öğretim yılının başında başta Milli Eğitim Bakanlığı yetkilileri olmak üzere 'Velilerden kesinlikle para alınmayacaktır.'açıklamaları yapılmakta ama yine aynı yetkililer tarafından okullara bütçe ayrılmayarak okullar kendi kaderine terk edilmektedir.


AK Parti Hükümeti ve MEB yetkilileri; açıkladıkları özel okullara destek uygulamasıyla 'Paran varsa ve paran kadar eğitim' anlayışını sürdürmekte eğitimin özelleştirilmesi süreci hız kazanmaktadır. Son demlerini yaşayan 'sosyal devlet' artık can çekişmektedir. 


Şu an açıklanan oranlara göre MEB 2014-2015 Eğitim-Öğretim Yılı’nda özel okullara 500.000.000 TL'den daha fazla bütçe ayırmakta ve bu miktarın her sene ödeneceğini açıklamaktadır. Bu açıklanan miktar ile kaç devlet okulu, kaç öğretmen ataması, kaç tane spor salonu, kütüphane, bilgisayar, resim, müzik atölyeleri yapılabileceğini kamuoyunun takdirine ve yorumuna bırakıyoruz. Bu yapılan sözde yardımın 'en ucuz' özel okulun açıklanan rakamlara göre yıllık 10.000 TL'den başladığını düşünürsek asgari ücretle çalışan, geliri açlık veya yoksulluk sınırının altında olan Türkiye çoğunluğunu oluşturan yurttaşların çocuklarının hiçbir şekilde düşünülmediğini, hatta yok sayıldığını da açıkça görmekteyiz.


MEB tarafından; 2014-2015 Eğitim-Öğretim Yılı’nda okul öncesi ve ilkokullarda ellişer bin, ortaokul ve liselerde yetmiş beşer bin olmak üzere 250 bin öğrenci için eğitim öğretim desteği kontenjanı verileceği açıklanmış, eğitim öğretim desteği için 180 bin 637 öğrenci ve 4 bin 361 kurum başvurmuştu. MEB yetkililerinin yaptığı açıklamaya göre, başvuru yapan öğrencilerin tamamı destekten yararlandırılacak. Buna göre, okul öncesine 24 bin 342, ilkokula 54 bin 220, ortaokula 61 bin 339, ortaöğretim kurumlarına 40 bin 736 öğrenci olmak üzere başvuruda bulunan 180 bin 637 öğrencinin tümü eğitim öğretim desteği alacak.


Okul öncesi özel kurumlara gidecek öğrencilere 2 bin 500, özel ilkokullara gidecek öğrencilere 3 bin, özel ortaokul ve liselere gideceklere yıllık 3 bin 500, temel liselere ise 3 bin lira eğitim öğretim desteği verilecek. Özel okullara yapılan bu para yardımı ile eğitime ayıracak bütçemiz yok diyen AK Parti hükümeti ve tüm yetkililer de kendilerinin yalan söylediğini açıkça beyan etmektedir. Devlet okulları söz konusu olduğunda ayrılamayan bütçe özel okullara nasıl ayrılabiliyor? Çocuklarımız karma eğitim tartışması yaptırılarak cinsiyetlerine, zorunlu ve zorunlu-seçmeli din dersleri ile inançlarına, ailelerinin ekonomik durumlarına göre sınıflara ayrılmak istenmektedir. Tüm çocuklarımız için; eşit, parasız, nitelikli, laik eğitim mücadelemizden vazgeçmeyeceğiz. Çocuklarımıza, geleceğimize sahip çıkacağız.” (Savaş Eskici)