“İsrail Hükümeti tarihe bir utanç sayfası yazdı”

“İsrail Hükümeti tarihe bir utanç sayfası yazdı”

“İsrail Hükümeti tarihe bir utanç sayfası yazdı”

“İsrail Hükümeti tarihe bir utanç sayfası yazdı”

“İsrail Hükümeti tarihe bir utanç sayfası yazdı”
04 Haziran 2010 - 09:26


* Eğitim-Sen Kırklareli Şube Başkanı Yessari Demiraslan; “İsrail’in insani yardım taşıyan gemi konvoyuna yönelik saldırısını şiddetle kınıyoruz” dedi.


HABER MERKEZİ
01 Haziran 2010 Salı günü saat 17.00’de Eğitim-Sen Kırklareli Şubesi’nde düzenlenen basın toplantısında açıklama yapan Eğitim-Sen Kırklareli Şube Başkanı Yessari Demiraslan İsrail’in Gazze’ye insani yardım götüren gemilere yaptığı saldırıyı şiddetle kınadıklarını belirtilerek şunları kaydetti:
“İsrail’in İnsani Yardım taşıyan gemi Konvoyuna yönelik operasyonu karşısında dehşet içindeyiz. Yapılan operasyonun, uluslar arası hukuku ve en temel  insani değerleri bile çiğnemeyi göze alan, katliamları, öldürmeyi bir politika olarak gören İsrail Hükümeti’nin tarihe yazdığı bir utanç sayfası olarak görüyoruz. Gemilerden teknik olarak haber alınamıyor olması Mavi Marmara dışındaki gemilere de operasyon yapılıyor olabileceği ve 15 olarak açıklanan ölü sayısının artabileceği endişelerimizi arttırmaktadır. İsrail sivilleri hedef alarak, insan hayatına kayıtsızlığını ve barışçı girişimlere yönelik tahammülsüzlüğünü bir kez daha kanıtlamıştır. İsrail’in bu insanlık dışı uygulamalarını şiddetle kınıyoruz.
İsrail’in etnik arındırmaya, insanları sürmeye ve yurdundan etmeye dayalı baskı politikaları yeni değildir. Yakın tarih İsrail’in Filistin halkına karşı uyguladığı sayısız katliamların tarihidir. Üstelik İsrail bu politikalarını başta ABD olmak üzere dünyanın egemen ülkelerinin kollaması altında sürdürebilmektedir.
Savaştan, inkardan ve imhadan medet umanların, barış fırsatlarını ellerinin tersiyle itenlerin İsrail’in bu insanlık dışı yüzüne karşı alacakları tutum samimiyet ve tutarlılıktan yoksundur. Bir yandan Davos’ta sergilenen “One minute” gibi showlarla halkın Filistin halkına yönelik dayanışma duygularını okşayan, öte yandan sayısız askeri ve ekonomik projede İsrail’le işbirliği halinde olanların alacağı tavır ancak timsah gözyaşı olarak görülebilir.
Dışişleri Bakanlığı’nın ilk tepki olarak İsrail Büyükelçisi nezdinde bu olayı kınaması ve acilen izahat talep etmesi ise İspanya, Yunanistan ve İsveç’in büyükelçiliklerini çekmeyi düşündükleri bir ortamda bir diplomatik skandal niteliğindedir. Tüm halkların özgürlüğü ve barış içerisinde bir arada yaşama perspektifi olmayan, üstelik bölgede ABD ve İsrail’le köklü partnerlik ilişkileri içinde olan bir hükümetin başka türlüsünü yapması da mümkün değildir.
Savaşların olmadığı insan hayatının değer kazandığı başka bir dünya mümkün olduğu düşüncesiyle; Yaşasın halkların kardeşliği.” (s)