* Kırklareli Kültür Merkezi’nde düzenlenen“Ya Teslimiyetçilik, ya Milliyetçilik” konulu konferansta konuşan MHP Grup Başkan Vekili Oktay Vural: “One Minute diyerek ve masadan kaçarak kahramanlık olmaz! Kahramanlık, o masada dik durarak, sana hakaret edenleri kaçırtmaktır. Artık millet bunları yememeye başladığı için de, darbe üzerinden siyaset yapıyorlar. “Cambaza bak” oyunu oynuyorlar.” dedi.


HABER MERKEZİ
Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Grup Başkan Vekili Oktay Vural, Kırklareli MHP İl Başkanlığı tarafından 30 Ocak 2010 Cumartesi günü saat 19.30’da Kırklareli Kültür Merkezi’nde düzenlenen “Ya Teslimiyetçilik, Ya Milliyetçilik” konulu konferansta, hükümete yüklendi.
Konferansa; MHP Edirne Milletvekili Cemaleddin Uslu, MHP Kırklareli İl Başkanı Şaban Savaşan, Başkan Yardımcıları, Yönetim Kurulu Üyeleri, Belediye Başkanları, İlçe Başkanları ve Yönetim Kurulu Üyeleri, Kadın Kolları Başkanı Nedime Tutar ve Yönetim Kurulu Üyeleri ile partililer katıldı.
Saygı Duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından Düzenlenen programın açılış konuşmasını yapan MHP Kırklareli İl Başkanı Şaban Savaşan, şimdi birlik ve beraberlik zamanı olduğunu belirterek iktidara giden MHP’nin çatısı altında tüm vatandaşları buluşmaya davet etti.  Programda konuşma yapan MHP Edirne Milletvekili Edirne Milletvekili Cemaleddin Uslu’da, Kırklareli’nin Milletvekili çıkartana kadar kendisinin Kırklareli’nin Milletvekili olmaya devam edeceğini belirterek ekonomik konulara değindi.
 “Türkiye’de ne oluyor, nereye gideceğiz? Anadolu’nun her yerinde insanların kafası çok karışık durumda bulunuyor. Gerçekten şuan Türk Milleti nereye doğru yol aldığını bilmeyen bir meçhule sürükleniyor ve bu meçhulde yer alan Türk Milleti büyük bir endişe içerisinde yaşıyor” diyen MHP Grup Başkan Vekili Oktay Vural şunları kaydetti:
* “Türkiye’de herkes endişe içinde yaşıyor”
“Öyle bir Türkiye’de yaşıyoruz ki kimliğimizi tartışıyoruz, Cumhuriyetimizi tartışıyoruz ve öyle bir Türkiye’de yaşıyoruz ki tarihimizi sorguluyoruz. Bütün bunların arasında bizi bu coğrafyada var eden değerlerin tartışılması aşındırılmasıdır. Aşındırılmadık milli ve manevi hiçbir değerimiz kalmadı. Ben bunları konuşurken Türk Milleti’nin bin yıllık tarihinden bahsediyorum, bunlar bana emanet. Ama ne hazindir ki bu emanetlerimize dil uzatılıyor. Geleceğimizi konuşacağımıza, bizi geçmişimizden kopartıyorlar. Ve bilin ki geçmişi olmayanın geleceği olmaz. Tarih bir fener ise, bu feneri geleceğe tutmadığımız sürece ilerlemek mümkün değil. Bugün demokrasi altında yapılanlarla vatandaşımız korkuya, baskıya hatta hiddete maruz kalmaktadır. Bugün gazetelerimiz vatandaşımızın sorunlarını dile getirmekten korkuyorlar. Bugün Kırklareli’de esnafımızın sanayicimizin derdi konuşulmuyor. Esnaf; “Acaba maliye gelir mi?” İşadamı; “Söylersem acaba bir şey yaparlar mı?” Basın; “Yazarsam acaba katrilyonluk ceza yer miyim?” Milletvekili; “Acaba dinleniyor muyum?” endişesi içinde. Buda gerçekten bir sindirme operasyonu olduğunu gösteriyor.
Medya bölünüyor, medya satın alınıyor, kurumlar birbirleriyle çatıştırılıyor, kurumlara güven kalmıyor. Bu çatışma içerisinde yargıya, orduya güven sıfırlanıyor”
* “Cumhuriyet Tarihi’nin en büyük krizini yaşıyoruz”
Halkın hükümetten merhamet değil, hizmet istediğini belirten Vural;
“Bugün TEKEL işçileri hakkını ararken Bakan kalkıyor; “Tek suçumuz merhametli olmak” diyor. Biz kimseden merhamet beklemiyoruz. Bu ülkede yaşayan insanların bir hakkı hukuku vardır. Beni yöneten insanlar karşısında ben kul değilim, senin görevin bu millete hizmet etmektir. Ama gelin görün ki her bir kesimimiz aşağılanmaktadır. Tarlada üretim yapmak açıkçası insanı fakirleştirmektedir. Bakmışsınız bir anda ürettiği para etmiyor. Üretici, sanayici üretmekten vazgeçiyor, ucuz ithalatla biraz para kazanayım diye düşünüyor.
Esnaf siftahsız kepenk kapatıyor. Emeklinin her manada satın alma gücü azalmıştır. Son bir yılda 1 milyon işsiz oldu. Cumhuriyet Tarihi’nin en büyük krizini yaşıyoruz. Bir ekonominin amacı insana iş bulmaktır, aş bulmaktır. Bu ekonomi modelinde maalesef insanımız aşını, işini kaybetmiştir. Bugün devletin borç krizi yerine milletin borç krizi var. Milletimiz gelecekteki gelirlerini bu günden harcadı ve maalesef ufuk yok. En tehlikeli olanı da umut kalmıyor, çünkü umutlarda tüketildi. Toprak bizi doyurmuyorsa, üretim kaynaklarımızı işletemiyorsak, biz Kırklareli’deki insanlarımıza nasıl iş bulacağız.
Üniversite kapılarında gençlerimiz bekliyor. Biz halkımıza askeri ücretle geçinmeyi bir nimet olarak mı göstereceğiz? Biz buna mahkum muyuz, mecbur muyuz? Bak iki torba kömür verdin sana deniyor. Bu bizi köle gören bir zihniyet. Kömüre muhtaç edilen insan; “Kömür gelmezse ne olacak?” diyor. Kalem yazan adam; “Acaba yazsam katrilyon ceza gelir mi?” diyor. Birde Başbakan kalkmış demokrasiden bahsediyor” dedi.
* “Masadan kaçarak kahramanlık olmaz”
MHP Grup Başkan Vekili Oktay Vural: “One Minute diyerek ve masadan kaçarak kahramanlık olmaz! Kahramanlık, o masada dik durarak, sana hakaret edenleri kaçırtmaktır. Artık millet bunları yememeye başladığı için de, darbe üzerinden siyaset yapıyorlar. “Cambaza bak” oyunu oynuyorlar. Medyada, milletin gündemi ile ilgili hiçbir haber yok. Yandaş medyanın bile Başbakanın hışmından ürktüğü günümüzde, eleştiri yapmak kolay mıdır?” dedi.
Meclise gelerek, vatan uğruna şehit verdikleri evlatları ve yakınlarına karşılık, davul-zurnalarla kahraman gibi sınırda karşılanan teröristlerle ilgili görüntüleri içlerine sindiremedikleri  için TBMM’ne gelen Şehit yakınlarının ellerindeki Türk Bayrakları’na el konulduğunu ve kendisinin devreye girerek, bayrakların sahiplerine iade edildiğini belirten Vural:
“Bize diyorlar ki, şehit cenazeleri üzerinden siyaset yapmayın! Terörist cenazelerinde yapılan terör yanlısı eylemlere, devletin bölünmezliği konusundaki söylemlere karşı niye suskun kalıyorsun? Diyarbakır Belediye Başkanına niye haddini bildirmiyorsun? Bunu yap ki, o zaman seninle gurur duyalım. Ama bunların açılımları saçılıma, çözümleri de çözülmelere zemin hazırlamaktır. Zamanla Kurtuluş Savaşı öncesinde, Anadolu’da Ermeni ve Kürt Devletleri kurulmak istenmişti. Atatürk bu oyunu bozmuştu. O zaman, şimdi olmasa bile biz bu işi zaman içinde yaparız denilmişti. Şimdi, o planın uygulaması yapılıyor. Bu oyun sahneleniyor. Türk kimliğinin yok edilmesi için gerekli olan da, ülke insanını etnik kamlara ve sınıflara bölmektir. Sınıfları ayırırsanız, camileri ayırırsanız, dilinizi, TV kanallarınızı ayırırsanız, sizi millet yapan, birbirinize bağlayan ne kalır? Bütün oyun da işte budur” dedi.
* “Emekli zammı ile gemicik alırsınız artık!”
Başbakan Erdoğan’ın, son emekli zamlarını açıklarken, 20 ile 60 liralık zamma rağmen, büyük reklam ve şov yaptıklarını öne süren Vural:
“Aramızdaki emeklilere sesleniyorum. Hadi iyisiniz! Artık, o zamları biriktirerek, kendinize ve çocuklarınıza gemicikler alırsınız! Başbakan da her fırsatta, fakir bir kayıkçının çocuğu olduğunu söylüyordu. Bugün, gemicikleri olan çocuk babası oldu. Şunun sırrını size de versin. Diyor ki, değerli kağıtları alanların % 83.9’u yabancı yatırımcı. Bununla gurur da duyuyor. Kırklareli’li Mustafa değil, Hans kazanıyor” dedi.
*  “Hesap sorma vakti yaklaşıyor”
Erken seçim söylemlerine büyük tepki gösteren Başbakan Erdoğan’ın, eninde sonunda, erken veya geç sandığa gideceğini belirten Oktay Vural:
“Siz sandıkta hesap sorun. Biz de, sandıktan sonra soralım. Dokunulmazlıkları kaldıralım da, kendilerine bir dokunalım artık. Cumhuriyetimizle hesaplaşmasını sağlayan, milletimizi toprağından işinden aşından eden, yolsuzluklarla bütün milletin kanını emen, bu yönetim anlayışından hesap sorma vakti yaklaşıyor. Sayın Başbakan'ın 'seçim yaklaşıyor' denildiği zaman tüyleri diken diken oluyor. Bu sene seçim olmazsa, seneye zaten seçim olacak, o gün gelecek. MHP'ye daha çok destek olmanızı istiyorum" diye konuştu.
* “Sivil idareden yanayız ama ordumuzla da oynatmayız”
Son günlerde ardı ardına gündeme gelen darbe planlarının da, TSK’yı yıpratmak üzere ve gündemin değiştirilmesi amacıyla yapılan “Cambaza bak” oyunları olduğunu öne süren MHP Grup Başkan Vekili Oktay Vural:
“Demokrasilerde, sivil iradenin önüne hiçbir şeyin geçmesi mümkün değildir. Son zamanlarda, darbe gündemleri ile halkın gündemini değiştirmeye çalışıyorlar. Millet, artık bunların oyunlarının yavaş yavaş farkına varmaya başladı. Darbeden mağdur görünüp, yine mağduriyet pozu yapacaklar. Hükümetin, ağlamaktan sorumlu bakanı, kendilerine suikast yapılacağı iddialarını gündeme getirerek, mağduriyet senaryoları ile birkaç puan oy artışı arzuluyorlar. Sizin oy yükseltme oyununuz yüzünden, Silahlı Kuvvetleri’nin yıpratılmasına da izin vermeyiz.
TSK üzerinden siyaset yapılarak yıpratılmak isteniyor. Bu milleti kimliğinden koparan, birbirinden ayıran zihniyete ibreti alem olsun diye hesap soracağız. Hiçbir oyun, hiçbir plan, hiçbir balyoz artık bunları kurtaramayacak. Arabanın içerisinde kaldığında onu balyoz kurtarmıştı, ama tozlu raflardan çıkartılan balyoz onu kurtaramayacak. Seni bu milletin iradesi sandıkta bitirecek” dedi.