ORTAK AKIL











Özkan Başaran





Ülkemiz çok önemli bir süreçten geçiyor. Toplumumuz değişiyor ve dönüşüyor.


Her şeyi ile yepyeni bir Türkiye kurulurken, eski Türkiye geride kalıyor.


Çözüm süreci başarıyla devam ediyor. Ekonomik veriler olumlu. Eskiden kalan yerleşik düzenin ayrıcalıklı seçkinleri; artık son kozlarını oynuyorlar.


Terörden ve kandan beslenenler, felaket senaryolarını yazıp kendileri oynuyorlar. Eski düzende krizlerle, kaotik ortamlarla günü kurtaranlar şaşkınlıktan kendileriyle çelişiyorlar. Sığınacakları tek liman olan terör de sona erdikçe, hırçınlıktan sokakları terörize etmek için taraftarlarını sürekli kışkırtıyorlar. Bir avuç beyni yıkanmış genç insan sağa sola saldırıyor, yıkıp döküyor. Düşüncesini uygarca savunamayanlar, şiddeti hortlatmaya uğraşıyor.


Ama ne yaparsalar, yapsınlar artık eski düzen bitti. Yeni Türkiye kuruluyor. 


Yeni Türkiye’de, Barış ve kardeşlik var. Yeni Türkiye’de faili meçhuller yok. 


Yeni Türkiye’de korku ile sindirme yok. Yeni Türkiye’de Celladına aşık bir toplum yok. Yeni Türkiye’de simgeler üzerinden siyaset yok. Yeni Türkiye’de dokunulmaz değerlerimizi kalkan yaparak, suç işlemek de yok.


Yılların kaşarlaşmış eski düzencileri, alışkanlıklarını bırakamazlar.


Yalanlarla, iftiralarla ve çamur atarak kenetledikleri seçmen tabanları eriyor.


Baktıkları felaket falları çıkmıyor. Okudukları gelecek senaryoları, ancak çocuk sinemalarında korku filmlerine ruh verebilir.


Halkımız uyandı. Bunu anlamıyorlar.


Vatan, Millet ve Cumhuriyet gibi ortak değerlerimizi kullanarak korkular pompalayanları halkımız çözdü. Ama halkımızın onların kötü niyetlerini çözdüğünü, onlar çözemedi. 


İstedikleri kadar kin üretsinler, çırpındıkça batacaklar.


Çünkü, nefret diliyle konuşanların etrafına toplanma olmaz. Korkular pompalayanların kitleselleşemez. Halkımız eski düzencilere ülkeyi teslim etmez.


Ülke genelinde 5000 kişiyi geçmeyen protestocular, bazı medya tarafından büyük kitleler gibi sunuluyor.


Eski yerleşik düzenin baronları son güçleriyle, barışı engellemeye uğraşıyorlar.


Barış’a kimlerin karşı olduğunu halkımız izliyor. Kimlerin sokakları terörize ettiğini görüyoruz. Hangi medya kuruluşlarının neyi nasıl sunduğunu da takip ediyoruz. Bazı ulusal gazetelerin kin kusan sayfaları, eski düzenin düzenbazlarına hizmet edebilir. Nefret akan manşetler, Çamur atmaktan başka siyasi malzemesi olmayan çapsız siyasileri tatmin edebilir.


Vizyonu olmayan siyasetler nereye kadar gidebilir?


Korkular pompalayarak kenetledikleri seçmen tabanlarını daha ne kadar inandırabilirler?


Zaman koşuyor. Ülkemiz hızla kabuk değiştiriyor. Ama, eski düzenin kötü zihniyetli siyasi aktörleri boş durmuyor. Eski Türkiye’deki kabus dolu günleri geri getirmek için, yapmadıkları hakaret, uydurmadıkları yalan ve çamur atmadıkları kurum kalmadı. Gözlerini Öfke ve kızgınlık bürümüş. Nereye saldıracakları belli değil. Ama ,Süreç ilerledikçe deşifre olacaklar. Kendi kendilerini ele vereceklerdir. Çünkü, Yeni düzeni suçlarken kendilerini itiraf edecekler.


Ömürleri boyu bir eser bırakmamış politikacıların, tek sermeyesi korku üretmektir. 


Milletin derdiyle dertlenmeyenler, seçmeni bidon kafalı görürler.


Hizmet esaslı siyaset üretmeyenler, kendilerine destek vermeyen halka koyun gözüyle bakarlar.


Halkını tehdit olarak gören örtülü cunta rejimleri, kendilerini Milletin efendisi, toplumu da sömürecekleri karıncalar olarak algılarlar.


Ülkenin En güzel yerlerinde tatil yapanlar, en yüksek maaşları alanlar ve pastanın en büyük kısmını yiyen saygın kişiler birinci sınıf vatandaş mı oluyorlar?


Yerleşik düzenin baronları birinci sınıf vatandaş olacaklar, bu toplumun ezilen katmanları kaçıncı sınıf vatandaş olacak? 


“Saygın kişiler suç işlemez, ben onların avukatıyım” diyerek siyasi liderlik yapanlar, Halkını birinci sınıf vatandaş mı görmüş oluyor?


Sesiz bir devrim oluyor. Bugünlerde Tarih yazılıyor. Bir dönem kapandı. Yeni bir düzen kuruluyor. Herkes kendini bu duruma göre güncellemesi gerekir.


Çünkü, Eski düzendeki Milletin efendileri tarihin sayfalarının kara lekeleri olarak yer alacaklar.  Halkımız bundan sonra, kendinden yana olanları iktidara getirecektir. Kibirli Seçkinleri, aydın bozuntularını ile çapsız ve vizyonsuz siyaset cambazlarını önünden süpürüp atacaktır.