Eğitim işten atamalarla ilgili basın açıklaması

Eğitim işten atamalarla ilgili basın açıklaması

Eğitim işten atamalarla ilgili basın açıklaması

Eğitim işten atamalarla ilgili basın açıklaması

Eğitim işten atamalarla ilgili basın açıklaması
18 Kasım 2014 - 08:21

Eğitim ve Bilim İş görenleri Sendikası (Eğitim-İş) Genel Başkanı Veli Demir, Milli Eğitim Kanunu'na (MEB) ilişkin "7 bine yakın kamu görevlisi, eğitim yöneticisi görevden alındı veya görevine son verildi.




Eğitim ve Bilim İş görenleri Sendikası (Eğitim-İş) Genel Başkanı Veli Demir, Milli Eğitim Kanunu'na (MEB) ilişkin "7 bine yakın kamu görevlisi, eğitim yöneticisi görevden alındı veya görevine son verildi. Yerine yandaş sendikanın Memur-Sen’e bağlı Eğitim-Bir-Sen üyeleri atandı. Biz bu sendikaya 'Hükümet-Sen' diyoruz." dedi.


Eğitim ve Bilim İş görenleri Sendikası (Eğitim-İş) Anayasa Mahkemesi (AYM) önünde Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) Kanunu'na ilişkin basın açıklaması düzenledi. Eğitim-İş Genel Başkanı Veli Demir, adaletin gölgesine herkesin sığınması gerektiğine vurgu yaparak, "Ancak 12 Eylül 2010 Referandumundan sonra adalet konusu ciddi ciddi tartışılmaya başlandı. İtibar kaybetmeye, güç kaybetmeye başlamıştır. Anadolu'da bir söz vardır: Yağ kokarsa tuz vardır, tuz kokarsa çaresi yoktur. Yani adalet aslında tuzdur. Son dönemde ne yazık ki tuz kokmaya başlamıştır. Yatağan Yırca'da geç kalan adalet 6 bin zeytin ağacının kesilmesine neden oldu. 7 aydır Anayasa Mahkemesi’nin (AYM) önünde bir dosya beklemekte. Eğer karar vermekte gecikilirse binlerce, on binlerce idareci kıyıma uğrayacak, aynı zeytin ağaçlarına dönecek." ifadelerini kullandı.


Demir, itiraz ettikleri konuları iki ana başlık altında topladıklarını belirterek, bunları şöyle açıkladı: "Bu yasa ile birlikte yandaş öğretmenlik dönemi başlayacaktır. Ancak siyasal iktidarın il başkanlıklarında izin alan referans alan insanlar öğretmen olabilecektir. Yani artık devlet öğretmenliği sona erecek siyasal parti öğretmenliği, yandaş öğretmenlik, AK Parti öğretmenliği başlayacak. Bizim bunu kabul etmemiz mümkün değildir. Bu sıradan bir kadrolaşma değil, Cumhuriyeti temel nitelikleriyle sarsan ciddi bir kadrolaşmadır, tehlikeli kadrolaşmadır." Bu yasa ile 7 bine yakın kamu görevlisi, eğitim yöneticisinin görevden alındığını veya görevine son verildiğini hatırlatan Demir, şöyle dedi: "Yerine yandaş sendikanın Memur-Sen’e bağlı Eğitim-Bir-Sen üyeleri atandı. Biz bu sendikaya Hükümet-Sen diyoruz. Şu anda öğretmeler içinde örgütlülük oranı yüzde 30 olmasına rağmen atanan idarecilerin yüzde 90’ı bu yandaş sendika üyesi. Yüzde 0,5’i Eğitim-İş üyesi. Kalan yüzde 10 tüm sendikalara ait. Yüzde 90’ı yandaş sendika üyesi. Türkiye’de binlerce kurum yöneticisine kıyıldı. Sorgusuz, sualsiz infaz edildi. Yerine eğitim bilimine inanmayan kıdemden bilgiden, tecrübeden yoksun sadece Eğitim-Bir-Sen üyeleri atandı. Bu eğitimde yıkım demektir. Bu eğitimde kıyım demektir. Geleceğimizin heba edilmesi demektir." (Berkay Çamlı)