Dibek; “Kurtuluş Savaşı, Ulusumuzun var olma mücadelesi, Cumhuriyet ise, yeniden dirilişin simgesidir”

Dibek; “Kurtuluş Savaşı, Ulusumuzun var olma mücadelesi, Cumhuriyet ise, yeniden dirilişin simgesidir”

Dibek; “Kurtuluş Savaşı, Ulusumuzun var olma mücadelesi, Cumhuriyet ise, yeniden dirilişin simgesidir”

Dibek; “Kurtuluş Savaşı, Ulusumuzun var olma mücadelesi, Cumhuriyet ise, yeniden dirilişin simgesidir”

Dibek; “Kurtuluş Savaşı, Ulusumuzun var olma mücadelesi, Cumhuriyet ise, yeniden dirilişin simgesidir”
30 Ekim 2009 - 11:42

Dibek; “Kurtuluş Savaşı, Ulusumuzun var olma mücadelesi, Cumhuriyet ise, yeniden dirilişin simgesidir” Cumhuriyet Halk Partisi Kırklareli Milletvekili Turgut Dibek, Cumhuriyet Bayramı’na yönelik olarak bir kutlama mesajı yayımladı. Dibek, mesajında Yüce Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün ‘en büyük eserim’ dediği, ulusumuza adanmış bir destan olan Türkiye Cumhuriyeti’nin 86. kuruluş yıldönümüne ulaşmanın gurur ve mutluluğunu yaşadığımızı kaydederek şunları söyledi: “Kurtuluş Savaşı, Ulusumuzun var olma savaşımı, Cumhuriyet ise, yeniden dirilişin simgesidir. Türkiye, Kurtuluş Savaşı’yla düşmandan, Cumhuriyet’le çağdışılıktan kurtulmuştur.   Türk Ulusu’nun özlemlerini, inandığı değerleri, toplumsal dinamiklerini çok iyi bilen Yüce Önder, tam bağımsızlık ve ulusal egemenlik gibi ilkelerin yaşama geçirilmesinin, ancak Cumhuriyet rejimi ile olanaklı kılınabileceğini görmüş; ‘Türk Ulusu'nun doğasına ve geleneklerine en uygun yönetim biçimi’ olduğu için Cumhuriyet’i seçmiştir. Cumhuriyet, ümmetçilik yerine ulusçuluğu, kulluk yerine yurttaşlığı, bağnazlık yerine çağdaşlığı ve ulus devleti seçenlerin kurduğu bir rejimdir. Ulusumuzu demokrasi, hukuk devleti, temel hak ve özgürlükler gibi evrensel değerlerle buluşturan Cumhuriyet yönetimi, köklü değişim sürecinin temeline laiklik ilkesini yerleştirmiştir. Laiklik, Türkiye Cumhuriyeti’nin yeniliklere açık, aklı ve bilimi ön plana çıkaran en temel niteliğidir. Türkiye Cumhuriyeti'’in vazgeçilmez önemdeki niteliklerinden biri de, ulus devlet olmasıdır. Türkiye Cumhuriyet’i ulusal sınırlar içinde, aynı geçmişi ve geleceği paylaşan yurttaşların oluşturduğu bir ulus devlet olarak kurulmuştur. Cumhuriyet, etnik kökeni ne olursa olsun tüm yurttaşlarını Türk Ulusu çatı kimliğinde birleştirmiştir. Geleceğe güçlü biçimde ulaşabilmek, Cumhuriyetimizi korumak ve yaşatmakla olanaklıdır. Sağladığı kazanımlar göz ardı edilerek, temel niteliklerinin tartışmaya açılmak istenmesi, Cumhuriyet’in temel felsefesiyle bağdaşmayan, üzüntü verici bir durumdur. Bağnaz düşüncelerin etkisinde kalarak, yapılanları küçümsemek ya da önyargıyla yaklaşmak, yurdumuzu kurtaranlara, Cumhuriyetimizi kuranlara karşı en büyük haksızlık olacaktır. Böyle bir arayış içine girenler, birliğimize, tekil devlet yapımıza, bölünmez bütünlüğümüze ve Cumhuriyetimize zarar veremeyeceklerdir.  Bu konudaki en büyük güvencemiz, Atatürk’e inanan, ilke ve devrimlerine sahip çıkma kararlılığını gösteren ve Cumhuriyetimizin çevresinde kenetlenen yüce Türk Ulusu’dur. Türk Ulusu, Cumhuriyet rejiminin kazanımlarıyla ulaştığı konumun bilincindedir. Ülkemizin çağdaş dünyada saygın konuma yükselmesi, Atatürk ve onun kurduğu Cumhuriyet rejimi sayesinde başarılmıştır. Bunun bilinciyle, bizlere parlak bir gelecek, onurlu bir yaşam, tam bağımsız, çağdaş ve ulusal bir devlet armağan edenlere sonsuz minnet duyuyoruz. Bu duygu ve düşüncelerle Cumhuriyetimizin kuruluşunun 86. yıldönümünü kutluyor; Cumhuriyetimizin kurucusu, ölümsüz Önderimiz Atatürk’ü, silah arkadaşlarını, kahraman şehitlerimizi ve gazilerimizi gönül borcu ve saygıyla anıyor, Kırklareli halkına ve tüm yurttaşlarımıza saygı ve selamlarımı sunuyorum.”