Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Kırklareli Belediye Başkan Aday Adayı Ünal Başkur;

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Kırklareli Belediye Başkan Aday Adayı Ünal Başkur;

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Kırklareli Belediye Başkan Aday Adayı Ünal Başkur;

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Kırklareli Belediye Başkan Aday Adayı Ünal Başkur;

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Kırklareli Belediye Başkan Aday Adayı Ünal Başkur;
24 Ocak 2014 - 12:18

“İki Milletvekilimizin de gölge etmelerini istemiyorum”
* Cumhuriyet Halk Partisi (CHP)  Kırklareli Belediye Başkan Aday Adayı Ünal Başkur; “Aday belirlemek neden bu kadar çok ötelendi? Ben burada sorun olduğuna inanıyorum. Bu vekillerin 2015 hesaplarının yarattığı bir sorunda olabilir. Maalesef Milletvekillerimiz objektif bir tavırla tüm adayları kucaklayacak nitelikte bir mücadeleye girmemişlerdir. Aksine ayrıştıran ve ötekileştiren bir mantık ile dört adayı iki adaya indirgeyerekten kendi gelecekleri, istikballeri açısından bir yarışı dayatmışlardır ki, bu maalesef, dışlayan, ötekileştiren bir anlayıştır. Cumhuriyet Halk Partisinin bu mantıkla ben çok da büyüyeceğini sanmıyorum. İki Milletvekilimizin de, klasik tabirle gölge etmelerini istemiyorum.  Onlar tercihlerini belirtmişlerdir ama bu  işin bu kadar basit olmaması gerektiğine inanıyorum. Sonuç olarak onlar bizim milletvekillerimizdir. Bizde onların 4 tane aday adayıyız. Bize de objektif gözle bakmaları gerekirdi ama maalesef bu gerçekleşmedi” dedi.
HABER MERKEZİ
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Kırklareli Belediye Başkan Aday Adayı Ünal Başkur önceki gün gazetemizi ziyaret etti.  Belediye Başkan Aday Adayı Başkur, Cumhuriyet Halk Partisi’nin (CHP) adayını belirleme sürecinde Milletvekillerinin taraf olmalarını eleştirdi.
Başkur Milletvekillerinin taraf olmalarına rağmen, aday olma şansının yüksek olduğunu, somut olarak 150 projesini açıkladığını ve Kırklareli halkı ile paylaştığını,  Parti içinde ki tarafgir çatışmaların kendisine ilişkin bir olumluluk oluşturduğu düşüncesi içerisinde olduğunu belirtti.
* “Benim gurup hareketimi kucaklayan bir liste açığa çıksın mantığını çok sağlıklı bulmuyorum”
Başkur, Belki de Türkiye’de somut olarak tüm projelerini, hedeflerini ortaya koymuş ilk ve tek Belediye Başkan Aday Adayı olabileceğini belirterek şunları kaydetti;
 “2013 Haziran Ayı’ndan bu yana süren bir tempo, içerisindeyim. Bu adaylık sürecinin 9 Şubat’a ötelenmesi, Belediye Meclis ve İl Genel Meclis Üyeleri’nin belirlenmesinin de 8 Şubat’ta konacak sandıklarla belirleneceği açıklandı. Ancak CHP Kırklareli İl Başkanı Recep Zengin 8 Şubat sürecinde ki Eğilim Yoklaması’nın iptal edildiğini, İl Örgütü’nde yapılacak toplantı ile bir değerlendirme yapılacağını ve Eğilim Yoklaması yapılıp yapılmayacağına karar verileceğini açıklaması üzerine İl Genel Meclis ve Belediye Meclis Üyeleri’nin belirlenmesi konusu yeni bir boyut kazandı. Biz aday adaylık sürecimizde Haziran Ayı’nda sahaya çıkarak, çalınmadık kapı, sıkılmadık el bırakmamışsak eğer, bu doğrultuda da bence olası bu seçim tüm adayların kendi özgür irade ve kendi girişimleri ile sahaya çıkıp, parti tabanında da ki Kırklareli merkezinde 1950, köyler dahil yaklaşık 2 bin 500 üyemiz söz konusu. Üyelerimizde müthiş bir hareketlilik yaratacağına inanıyorum. Üye tabanına kazandırılacak olan bu dinamizmle arkasından gelen yaklaşık 1.5 aylık bu süre içersinde bu dinamizmi CHP hanesine çok büyük artılar katacağına ve toplum içersinde olumlu anlamda büyük bir dalgalanma yaratacağına inanıyordum. 
Dile gelen sıkıntı ise şu, bu iş Şubat Ayı’nın 9’unda olmasın, öncesinde bunu belirleyin, Belediye Başkanı Adayı belli olsun, Belediye Başkanı Adayı Listesi’ni çıkarsın ki bu Belediye Başkanı’nın önünü açan bir durum. Her Belediye Başkanı uyumlu bir liste ile çalışmak ister.  Şimdi ya Belediye Başkanının kadrosu olacak orada, ya da partililerin tümünün içinde barınabileceği bir kadro olacak. Çünkü Belediye Başkanı belli olursa, eninde sonunda orada anahtar listeler çıkacak o 52 kişi içerisinde Belediye Meclisi ve İl Genel Meclisi’ne ilişkin anahtar liste çıkacak, anahtar liste üzerinden diğer tarafı öteleyen, dışlayan, ayrıştıran bir tavırla sandığa girilecek. Belediye Başkanı belli olmadan bu sandık koyulursa, diyorum çünkü sandığın kaldırılacağı haberi geldi malumunuz. O zaman daha karma daha partinin bütünü nü kucaklayan bir liste çıkacaktı ve ben bu anlamda daha kucaklayan bir Parti Meclisi Listesi’nin çok sağlıklı olacağına inanıyordum. Biraz listeler geçerli olsun, partinin tümünü kucaklamaktan öte, benim gurup hareketimi kucaklayan bir liste açığa çıksın mantığını çok sağlıklı bulmuyorum.
* “Vekillerin, Milletvekili Seçimleri’ne ilişkin kendi kişisel kaygıları maalesef ön plana çıkıyor”
Sayın Ceylan, sizin İl Başkanımız Sayın Recep Zengin’le yaptığınız röportaj da yönelttiğiniz o sorunun içinde ki tanımlamada da var ki burada şu dile geliyor, Vekillerin var olan 2014 sonu örgüt içi ve onun bir sonra ki aşaması 2015’te ki Milletvekili Seçimleri’ne ilişkin kendi kişisel kaygıları maalesef ön plana çıkıyor, bu doğrultuda maalesef Milletvekillerimiz objektif bir tavırla tüm adayları kucaklayacak nitelikte bir savaşa, bir mücadeleye girmemişlerdir. Aksine ayrıştıran ve ötekileştiren bir mantık ile dört adayı iki adaya indirgeyerekten kendi gelecekleri, istikballeri açısından bir yarışı dayatmışlardır ki, bu maalesef, dışlayan, ötekileştiren bir anlayıştır. Cumhuriyet Halk Partisi’nin bu mantıkla ben çok da büyüyeceğini sanmıyorum” dedi.
* “Ben kendimin dışında kimsenin oyuna garanti vermem”
Aday belirleme konusunda neden bu kadar zaman kaybedildiğini, sürecin sürekli uzatılmasına halkın ciddi tepkileri olduğunu ve bu durumun biz adayımızı ne zaman açıklarsak açıklayalım partililerimiz oyunu mecbur verecek algısının oluştuğunu hatırlatarak aday olma şansını sorduğumuz CHP Aday Adayı Başkur bu konuda da şunları kaydetti;
“Şimdi mecbur oy verecekler mantığı kesinlikle çok yanlış bir mantık. Siyasette ast olan sandıktır. Sandığa girdiğinizde ne çıkacağı belli olmaz. MHP ve AKP’nin Adayları’nın erken belirlenmesi, sanki CHP’nin çok geç kalmış gibi bir algıyı meydana getirdi ama önemli olan da toplumun ne algıladığıdır. Ben kendimin dışında kimsenin oyuna garanti vermem. Eşimin oyu da dahil. Herkes o kapalı odaya girer, özgür iradesi ile önceki günkü veya o günkü duyguları ile hareket ederek gereğini yapar. Mecbur verecekler mantığı insanları koyun gibi görme mantığıdır. Biz Türkiye standartlarına göre çok demokratik bir kentte yaşıyoruz. Süreci daha iyi okuyan insanların yaşadığı bir kentte yaşıyoruz.  Böyle bir dayatma olamaz. Adaylık sürecinin ötelenmiş olması insanlarda bir gerginlik yaşatmış olup, yanlış algı sağlamış olabilir ama bu süreç daha fazla da ötelenmeyecek.  Aslında 2009 seçimlerine baktığımızda, o zaman adaylık başvurusu olmadı. Sadece adayların adları geçti ve Genel Merkez dedi ki biz şu isimle yola devam edeceğiz. Bu doğrultu da 2009 Seçimleri’nde de adayımız Şubat Ayı’nın başlarında açıklandı. Az önce söylediğim gibi biz Şubat’ı baz alırsak ben yaklaşık 10 aydan beri aktif bir şekilde sahada Aday Adaylığı mücadelesini veriyorum aday olmak için. CHP bu seçimde çok farklı kriterleri değerlendirerek adayını belirleyeceğini ilan etti, örgütlerin özgürleşmesi adına süreci erken başlattı.  Rakip parti adaylarının, MHP ve AKP’nin adaylarının erken belirlenmesi, sanki CHP’nin çok geç kalmış gibi bir algıyı meydana getirdi ama önemli olan da toplumun ne algıladığıdır. Toplum maalesef böyle bir olumsuz algı içinde kalmıştır. Umarım bu algının yarattığı negatifliği yaşamadan sürecin üstesinden geleceğiz diye düşünüyorum.
* “Aday belirlemek neden bu kadar çok ötelendi?  Ben burada sorun olduğuna inanıyorum”
Vekillerimizin Belediye Başkan Adayı olacakları ile ilgili bir şeyler duyuyoruz. Tabi ki bu bizi üzüyor.  Sanki Kırklareli bir tek seçilmiş iki Milletvekilinden ibaretmiş gibi bir algının oluşturulması çok çirkin ve şık değil diye düşünüyorum.  Eğer böyle şeyler çıkartan varsa da zamanı geldiğinde bu toplum, bu parti yapısı bu insanlara gereken demokratik dersi verirler. Diye düşünüyorum.
Aday belirlemek neden bu kadar çok ötelendi? Ben burada sorun olduğuna inanıyorum. Bu vekillerin 2015 hesaplarının oluşturduğu bir sorunda olabilir. Duyuyoruz ki Ankara düzeyinde vekillerin tarafgirliğinden kaynaklanan bazı tartışmalar kendi aralarında da yaşanmış. Üzülerek söylemek isterim ki bu çok keyif verici bir olay değil. Ancak Trakya’da ki vekillerle de Genel Merkezin bir revizyon düşüncesi var ki bu ötelemenin özünde bu mantık yatıyor diye düşünüyorum.  Belki var olanların içersinde kalanlar da olabilir ama temel bir mantık oturtmak gerekiyor ise, o niye atandı, burada ki niye atanmadı kaygısı doğmasın diye topluca bir erteleme gündeme geldi ama ben kesinlikle bir revizyon olacağına inanıyorum. Aydın, Muğla, Çanakkale gibi yerlerde hâlihazırda görevde olup atanan Belediye Başkanlarımız var. Eğer ki bu doğrultuda Trakya’da, Edirne, Tekirdağ ve Kırklareli’de, İlçe bazında ki atanmamışlığı düşündüğümüzde o zaman diyoruz niye atanmadılar? Bende o soruyu sorma ihtiyacı duyuyorum. Bu da bence revizyon olacağının göstergesidir. Yani var olan Belediye Başkanlarının değiştirilerek, yerlerine yeni adayların atanması şeklinde ki bir revizyondan bahsediyorum. Var olan Belediye Başkanlarının bir kısmıyla devam etmeme kararı alınan bir revizyona ilişkin inancım sonsuz. Bu doğrultuda benim aday gösterilme şansım diyorsanız, kazanma diyemiyorum, artık kazanma değil, yukarıda Genel Merkezin belirlemesine bırakılmış bir süreci yaşıyoruz. Bu anlamda şansımın olduğuna inanıyorum. Belki de Türkiye’de somut olarak tüm projelerini, hedeflerini ortaya koymuş ilk ve tek Belediye Başkan Adayı da biz olabiliriz diye düşünüyorum.
Yaklaşık 150 tane proje ile hedefimi ortaya somut biçimde koyarak yola çıktım. Parti içinde ki tarafgir çatışmaların bana ilişkin bir olumluluk oluşturduğu düşüncesi içindeyim. Ben iki Milletvekilimizin de, klasik tabirle gölge etmelerini istemiyorum. Onlar tercihlerini belirtmişlerdir ama bu işin bu kadar basit olmaması gerektiğine inanıyorum. Sonuç olarak onlar bizim milletvekillerimizdir. Bizde onların 4 tane aday adayıyız.  Bize de objektif gözle bakmaları gerekirdi ama maalesef bu  gerçekleşmedi” dedi. (Faruk Ceylan-Erdoğan Şendir)