EMİT Fuarı’ndaydık geçen hafta.
Yazarlarımız, av. Özcan Pehlivanoğlu ve Süheyl Çobanoğlu  ile birlikte gezdik standları.
Özcan Bey; “Bu mademki Tanıtım ve Turizm Fuarı, o halde, Balkanlar’dan gelip Türkiye’ye yerleşen veya kökleri ve yakınları halen oralarda bulunan soydaşlarımızla bağlantıya geçmek, oraları gidip dünya gözüyle bir görebilmek üzere, stand açan Tur ve Ulaşım Firmaları ile bir görüşelim demiştik.
Bosna, Kosova, Azerbaycan bu ülkelerin başında geliyordu.
“Fiyatlar çok yüksek” dedi, Rumeli Balkan Federasyonu Genel Başkanı Süheyl Çobanoğlu.
Turizm acentesi yetkilisi de onayladı aslında durumu.
En az 20 kişilik bir tur olacaktı ki, fiyatlarda az da olsa bir kıpırdanma görülebilsindi.
Daha, dedelerinin yaşadıkları yerleri görmeyen ama birçok farklı ülkede tatil yapma fırsatını bulanlara sitemler ediyordu iki üstadımız da.
Öyle ya; “Nerelisin?” diye sorulduğunda, “Balkan göçmeniyiz” derken, mutluluk duymuyor muyduk?!
Kâğıt üstünde miydi sadece Balkanlılığımız?
Silahların, savaşların, mafya dizilerinin ve doğu kültürü ve etnik dilinin yoğun şekilde pompalanarak, sevimli hale getirilmeye çalışıldığı günümüzde, nefes almadan izlediğimiz ama aniden yayından kaldırılan Elveda  Rumeli dizisine, hep birlikte üzülmedik mi?
Ömrümüzde bir kez dahi olsa, dedelerimizin doğup büyüdükleri ve kökenlerimizin de bir kısmının halen oralarda bulundukları topraklara gidip, oraların havasını, suyunu, tozunu, toprağını koklamadan mı ölmeliyiz yoksa?!
Aslında, böyle bir turizm kolu da olabilirdi!
Birilerinin ilgilenmeleri, birilerinin de, köklerine sahip çıkmaları durumunda yani.
Tıpkı, Rumeli ve Trakya türkülerimizi öksüz ve sahipsiz bıraktığımız gibi, balkanlardaki o köklerimizin geldikleri yerlerde yaşayan insanlarımızı öksüz ve kimsesiz bırakmayalım diyorum.
Rumeli ve Trakya kökenli nüfusun, Türkiye Cumhuriyeti’nin çimentosu, koruyucu ve kollayıcıları olduklarının altını bir kez daha kuvvetlice çizdikten sonra, Balkanlara gezi ve tur konularının yeniden gözden geçirilmesi gerektiğine inanıyorum.
Yeniden görüşebilmek ümidi ile…