Ayna

Ayna

Ayna

Ayna

Ayna
26 Nisan 2012 - 09:17











Dünkü “CHP’li dostlarım bir daha düşünsünler” başlıklı yazıma birçok olumlu ve olumsuz tepkiler aldım. Dünyaya at gözlüğü ile bakmayan dostlarımdan olumlu tepkiler geldi. 


Eleştirileri “faydalı uyarılar” gören CHP’li dostlarımın bu olumlu tepkileri beni oldukça yüreklendirdi. CHP içinde siyaset yapan ve kafasındaki tabulardan kurtulmayı beceren CHP’li dostlarım bu tür eleştirel yazılara devam etmemi istiyorlar.


“CHP’nin kendisi ile yüzleşmekten ürktüğü” gerçeğini dillendirmemi isteyen Sosyal Demokrat CHP’li dostlarımın isteklerini sıralayacağım.


CHP’lilerin genel olarak en büyük hatası, bir eksiklerini hatırlattığınızda; “AK Parti’yi neden eleştirmiyorsun?” mantığının arkasına saklanmaktır.


Kendi hatasını AK Parti’nin kabahatiyle kıyaslama mantığıyla siyaset yapma anlayışı CHP’lilerin genelindeki saplantıdır.


AK Parti’yi eleştirmekten başka siyaset üretemeyen CHP, hizmet partisi olamadı. CHP Belediyeleri’nin çalışmadığı da toplumun genel algısı.


Sürekli AK Parti’yi eleştirme anlayışı CHP’nin projeler üretmesini engelleyen çok önemli çıkmazı.


AK Parti’nin yaptığı iyi hizmetleri bile yerden yere vurma anlayışı, CHP’nin sadece rejimi koruma refleksi adına kendinden olmayan herkesi düşman gördüğü inancı var.


CHP’nin artık mecburen demokrasiyi savunması gerekiyor. Zaten mahcup ve utangaç bir dille de olsa CHP darbelere karşı olduğunu vurgulamaya başladı. Darbe savunuculuğu ile bir yere gidilemeyeceği kesinleşince, demokrasi dilini kullanmak gereğini bütün siyasi partilerimiz anladı.


28 Nisan Askeri Muhtırası’nın hararetle destekleyen Baykal CHP’sini bu toplum unutmadı. 28 Şubat’ta CHP’nin tavrını da unutmadı.


27 Mayıs Cuntası’nı, Darbe değil de Devrim kabul ederek, Bayram ilan edecek kadar savunan yine CHP idi.


“CHP darbeleri savunmuyor” diyenlere bir kaç örnek vererek hatırlatmak için bunları söylüyorum.


Bütün bunlardan sonra bazıları “Sen CHP düşmanı mısın, neden CHP’ye üyelik başvurusu yaptın?” diyebilirler.


4 yıl kadar önce CHP’ye kaydımı yaptırmıştım. Kendimi CHP’lilere daha yakın buluyordum. Kendimce CHP içinde Evrensel Sol ve Sosyal Demokrasi mücadelesi vermek istiyordum. CHP henüz beni hazmedecek kadar hoşgörüye ve demokrasi anlayışına sahip değilmiş ki, aday üyeliğim genel merkezde onaylanarak tarafıma henüz ulaşmadı. Gerekçesi de bana henüz söylenmedi. CHP’ye üye olma mücadelemin çok çetin bir siyasi savaş olacağını biliyordum. Ama herşeye rağmen gözlemlediğim gerçekleri acıtsa da, kanatsa da cesurca yazmalıydım. Acı ilaç şifadır. Ben inandığım bu yolda yanmalıydım. Bedel ödemeliydim. Bugün bana çok kızacaklardı. Ama bana şimdiki eleştirilerim için kızan CHP’li dostlarım bir kaç yıl sonra aynı yazılarımı bir daha okuduklarında, o günlerde görmek istemedikleri gerçekler için kendilerine kızacaklarını da çok iyi biliyorum. Onun için ben hep gerçekleri yansıtan “AYNA” olmaya çalıştım.