“Geçmişten geleceğe Köy Enstitüleri olgusu” konulu panele katılan
Gazeteci Yazar Abbas Güçlü sürekli çözüm istese de aradığını bulamadı.
Güçlü`nün ısrarla çözüm araması zaman zaman sert tartışmalara neden
oldu.


HABER MERKEZİ

Kırklareli Belediyesi ve Eğitimsen Kırklareli Şubesi`nin ortaklaşa düzenlediği “Geçmişten geleceğe Köy Enstitüleri olgusu” adlı panel 17 Nisan Pazar günü saat 13.00`da Kırklareli Kültür Merkezi gösteri salonunda gerçekleşti. Panele Kırklareli Belediye Başkan Vekili Ünal Başkur, Kepirtepe Köy Enstitüsü Derneği Üyeleri ve az sayıda vatandaş katıldı.
Programda açılış konuşması yapan Emekli Öğretmen İbrahim Tanhan, Köy Enstitülerinin 1940`da kurulduğunu ve enstitülerin kurulmasıyla beraber orada eğitim alan köylünün aldığı eğitim sonrası vatandaş olduğunu anladığını belirtti. Enstitülerin kurulduğu dönemde hiçbir ülkeye hiçbir bağlılığımızın olmadığını da ifade eden Tanhan o dönemde ülkemizde yavaş yavaş köylü şehirli ayrımının kalktığını ve  köylere ilk gazete kitabın o dönemde girdiğini söyledi.
Konuşmanın ardından Köy Enstitüsü korosunun mini konseri gerçekleştirildi. Büyük bir beğeniyle dinlenilen koro ayakta alkışlandı.
Mini konserin ardından oturum yöneticisi Gazeteci Yazar Abbas Güçlü, Yüksek Köy Enstitüsü Mezunu Yazar Mehmet Başaran, Boğaziçi Üniversitesi Eğitim Bilimleri Profesörü Rıfat Okçabol, Ali Arslan ve Eğitimsen Kırklareli Şube Başkanı Seyfi Meriç yerlerini aldı. Oturumu açan Abbas Güçlü konuşmacılara konuşmalarına başlarken neden bu salonun dolmadığı hakkında fikirlerini aktarmalarını istedi.
Köy Enstitüleri başlığı altında konuşma yapan Yazar Mehmet Başaran; “Halkımızın hala 1980 yılı ihtilalinin etkisi altından çıkmış değil. Bir araya gelip bir şeyler yapmaktan çekiniyor. Bunun yanı sıra halkımızda kitap okuma ve araştırma da kalmadı” dedi.  
Konuşmasının devamında Köy Enstitülerinin geçmişteki çalışmalarından örnekler veren Başaran, o dönemdeki bazı gazetecilerin ve devlet büyüklerinin Enstitüler hakkındaki söylediği sözleri aktardı. Geçmişte dini kullanarak siyaset yapanların halk tarafından cezalandırıldığını da söyleyen Başaran, bunu günümüzde uygulayanların da halk tarafından sandıkta cezalandırılacağını kaydetti.
Başaran`ın konuşmasının ardından Abbas Güçlü Başaran`a “Biz geçmişi tarihi çok konuştuk. Ben yıllardır Köy Enstitüleri konferanslarına katılıyorum. Artık geçmişi değil çözümleri konuşmak istiyorum” dedi. Bugün YGS`nin şifre skandalına  CHP ve MHP`nin sesiz kaldığını da belirten Güçlü “Ne yüzle halktan oy isteyecekler” dedi.
Günümüz Eğitim Sistemleri konu başlığı ile konuşma yapan Boğaziçi Üniversitesi Eğitim Bilimleri Profesörü Okçabol; Bu basit bir hastalık değil. Doktora gidersin şikayetini anlatırsın, sana bir hap yazar içersin bir süre sonra iyileşirsin. Çözüm bulmak öyle kolay olmuyor. Öneri öyle kolay çıkmıyor. Burada salonun boşluğundan hepimiz şikayetçiyiz. Bu salonun bugün boş olmasının nedeni gençlerimizin aldığı eğitimdir. Gençlerimiz bu tür konulara ilgisiz kalıyor” dedi.
Okçabol`un konuşmasını kesen Abbas Güçlü; “Bu ilgisiz dediğiniz öğrencileri siz yetiştirmiyor musunuz? Siz nasıl hocasınız? O zaman siz nasıl öğrenci yetiştiriyorsunuz? Ben en azından buraya gelen dernek üyelerinin yanında bir kişi daha getirseydi bu salon dolardı. Siz buraya gençleri getirmez ve bu toplantılara katılımı sağlayamazsanız yarın öbür gün sizin başınıza bir şey geldiğinde bu toplantıları kimlerle yapacağız. Ben 30 yıldır gazetecilik yapıyorum. Biz gazeteciler hızlı düşünmek ve kısa sürede çözümler bulmak zorunda olan kişileriz. Bana burada geçmişten değil, çözümlerden bahsedilsin” dedi.
“Kepirtepe doğar iken”  başlığı altında konuşma yapan Ali Arslan ise konuşmasını Köy Enstitüleri`nde çekilmiş fotoğraflar ve gazete haberlerini gün ışığına çıkarttı.
Son olarak ise Eğitimsen Kırklareli Şube Başkanı Seyfi Meriç konuşma yaptı. Meriç; “Biz Eğitimsen olarak ücretsiz ve eşit şartlarda eğitim istiyoruz. Ücretsiz eğitim tüm gençlerimizin hakkı. Bugün sendikalar değişik şekiller almaya başladı. Dünyada bir tek Türkiye`de sağ görüşlü sendika var. Bu sendika iktidarın da gücünü almış ve hızla ilerliyor. Böyle bir şey olamaz” dedi.
Abbas Güçlü yine konuşmayı keserek; “Siz Eğitimsen olarak bugün kaç öğrenciye burs veriyorsunuz? Başka şeylere para buluyorsunuz ya buna da bulun. Peki Köy Enstitüleri derneği kaç öğrenciye burs veriyor. Hiçbir öğrenciye burs verdiğiniz yok. Zengin olan insandan neden eğitimden para alınmayacakmış böyle bir şey olur mu. Durumu olmayan öğrenciler burslarla desteklenecek, parası olan öğrenciden de para mutlaka alınacak. Her şeyi devletten beklememek gerekiyor” dedi.
Konuşmacılardan herhangi bir çözüm önerisi bulamadığını söyleyen Güçlü dinleyicilerden öneriler istedi. Genç bir dinleyici “Ben programın başından beri sizi dinliyorum ve devamlı çözüm istiyorsunuz. Ben YGS mağdurlarından biriyim ve kendimi çok kötü hissediyorum. Artık bu soruna bir çözüm bulunmalı ve bir gazeteci olmanız nedeniyle sizden bir çözüm bekliyorum” dedi.
İki öğrenci babası olduğunu belirten başka bir vatandaş ise; “Benim bu ülkede anlamadığım şey bu ülkede neden dershanelerin olduğudur. Dershaneler tam bir para tuzağıdır. Ama bununla ilgili bir çözüm önerisi sunabilirim. Ya okullar kapansın, yada dershaneler” dedi.
Konuşmaların ardından konuşmacılara günün anısına plaket verildikten sonra program sona erdi. (yy)