Vekilliğin maliyeti

13 Aralık 2010 - 09:19

Vekilliğin maliyeti

HAYATIN İÇİNDEN

Şenol Goncagül
Şöyle de bir durum varmış;
Milletvekili Adayı olmanın bedeli de var mıdır?
Mesela, Aday Adayı olma sürecinde ve sonrasında da, adaylık döneminde.
Mesela, bulunduğunuz sıralamanın, yapacağınız harcamalarda ve bütçede ne gibi etkileri olacaktır?
Hani demokrasiydi ya bu?
Yani, şimdi sıradan bir vatandaş, Milletvekili Aday Adayı oldu. Cebinde parası yoksa Aday Adayı veya Aday olabilme lüksü nedir?
Şimdi, oturup işkembe-i kübradan atmadan ve tribünlere oynamadan bir düşünelim bakalım.
İl genelindeki belde, köy ve ilçeleri gezecek, yerine göre ikna turlarınızı kahvehanelerde veya lokantalarda yapacaksınız.
Kendinizi güçlü veya desteklenen birisi olarak göstermek üzere yanınıza da bir miktar  partilinizi alacak,  yol masrafları ve akaryakıt giderlerini üstleneceksiniz.
Elbette ki, bunlar öpülüp te başa konacak türden giderler.
El ilanları, afişler, broşürler, kartvizitler bastırılarak, gazetelere röportajlar verilecek.
Bu röportaj ve hakkınızda yayınlanan haberlerin daha geniş kitlelere ulaşmasını sağlamak üzere, fazladan gazeteler alacak ve dağıtacaksınız.
Buraya kadar, en azından ilk akla gelen maliyetler bu ve benzeri şeyler. Adaylık esnasında da, yeni ve daha ağır giderler baş gösterecek. Seçilme şansınızın bulunduğu bir yerdeyseniz, kesenin ağzını daha da açacaksınız. Ağırlama giderleri, matbuat filan, katlanarak, artacak.
Seçilme sırasında değilseniz bile, gelecekte bunu bir referans haline getirip, mesela ilk Yerel Seçimler’de Belediye Başkanlığı’na filan oynayacaksanız, yine seçilecekmiş gibi çalışacak ve masraf yapacaksınız.
Geçenlerde, bir sohbet esnasında, siyasetçinin birinin “Bir seçim kampanyasını en iyi şekilde tamamlamak için, Kırklareli ili ölçeğinde bir yerde ortalama 400 bin TL’lik bir bütçe lazım” dedi.
Oturup düşündüm, elbette ki, sıradan bir vatandaşın gireceği bir seçim kampanyasında, sıradan bir bütçe ile de olay sonuca bağlanabilir. Ama başarı derecesi ne olur? Olsa bile, bu bir fırsat eşitliği olur mu? Mesela, benim 400 bin liram olsa, bunu kazanmanın bile şans olduğu bir seçim için harcar mıyım?
Bunları sordum kendime.
Cevabı biliyorsunuzdur umarım.
Ne o kadar param var. Ne de, o kadar parayı riske edecek bir yapıya sahibim.
İyi ama peki siyaseti parası olanlara mı bırakalım öyleyse?
Hayır,  elbette ki.
Ama o yola çıkarken de,  işte bu tabloları da iyice gözden geçirelim ve ona göre bir yol haritasını belirleyelim derim.
400 bin TL para harcayıp, 8 bin TL maaş için bunca mücadeleyi vereceksek, olayın tamamen ULVİ ve MİLLİ bir niyet için yapılması gerektiğini de unutmayalım.
Şimdilik bu kadar…