ORTAK AKIL











Özkan Başaran





Ülkemizde esen değişim ve dönüşüm rüzgârları baş döndürücü bir hızla devam ediyor. Geriye baktığımızda birçok şeyin eskisi gibi olmadığının farkına varırız.


Hele son beş yıldır, olağanüstü bir alt üst oluş yaşıyoruz. Tabular yıkılıyor, korkular da yok oluyor. Yeni bir düzen kuruluyor.


Yıllarca örtülü bir cuntanın baskısından kurtulan Halkımız, özgürleşiyor. 


Tekçi düzen yıkılıyor, yerini çoğulcu bir anlayış alıyor.


Belli bir kalıba sıkıştırılmış insanlarımız ezberlerini bozuyor. Prangalarından kurtulan halkımız uyanıyor. Yılların bezginliği ile özgüveni yok edilmiş koca bir toplum kendine geliyor.


Engellerinden kurtulan Dev uyanıyor.


Resmi ideolojinin dar kalıplarıyla tek tip bir insan yapısı oluşturulmaya çalışılırsa, bu bir gün gelir çatlardı ve patlardı ve dikiş tutmazdı zaten.


Baskıyla yürütülmeye çalışılan düzenler, yıkılmaya mahkûmdur.


İnsanoğlu doğası gereği esareti kabul etmez. Baskıya da gelemez.


Düşünüyorum da, “halkımız ne çileler çekmiş” diyorum. 


İşkenceler, faili meçhuller, terörün aldığı canlar döktüğü kanlar. Cebimizden fark etmeden alınan paralar. Ekonomik krizlerle çalınan hayatımız. Darbelerle kesilen demokrasimiz. Aşağılanarak ezilen onurumuz. Yıkılan umutlarımız. Çiğnenen geleceğimiz.


Örtülü Cunta bizi öylesine ezmiş ki, kendimizden yana düşünemez hale gelmişiz.


Anaokulu’ndan başlayan ezberlerle askerleşen bir eğitim sistemiyle yetişen nesillerin özgürce düşünmeleri engellenmiş.


Öylesine bir sistem kurulmuş ki, insanlara düşmanını kahraman olarak algılatmış. 


Bilerek geri bıraktırılan toplumlar, kimlerin kendini ezdiğini anlayamazlar. 


Geri bıraktırılmış toplumlar, Kendini sömürenleri sahiplenirken, halkının çıkarları için çırpınanları düşman görürler.


Rejim kendi kurguladığı değerlerin kutsanması için kalıplaşmış sloganlar üretir. Kırmızıçizgilerin aşılmazlığını anlatır.


Rejimin ayrıcalıklarıyla yaşamaya alışmış seçkinler, düzenlerinin bozulacağından korktukları için her türlü entrikayı yapacak kadar uzmanlaşmışlardır.


Eski Türkiye özlemi içinde olanlar,  çıldırmaya devam edebilirler.


Barış sürecini engellemeye çalışabilirler. 


Olmadık korkular pompalayarak iftiralar atabilirler.


Ama Barış sürecini bozamayacaklar. İstedikleri kadar çırpınsınlar, çözüm sürecine ket vuramayacaklar. Yeni Türkiye, Eskimiş ve miyadı geçmiş seçkinleri önünden süpürüp atacaktır.


Barıştan yana Özgürlüklerden yana olanlar bu sürecin kazananı olacaktır. Eski düzeni savunanlar siyasetin çöplüğünde yer alacaklardır.


Yeni bir düzen kuruluyor. Bu düzende Halk var. Barış var. Özgürlükler var. Demokrasi var.