Uyuşturarak sömürme

Uyuşturarak sömürme

Uyuşturarak sömürme

Uyuşturarak sömürme

Uyuşturarak sömürme
18 Nisan 2012 - 09:17








Karmaşık duygulardan oluşan insanoğlu gün boyu çeşitli roller oynar.


Hayat bir tiyatrodur. Çocuklara baba rolü, eşe koca rolü, arkadaş rolü, dost rolü, partner rolü ve kiminle karşılaşırsanız ona göre rol ve roller.


İçindeki kendini saklayıp maskeler takarak tüketilen sahte ömürler.


Yüzleşemediği kendisine itiraf edilemeyen suçlar, hatalar ve ihanetler.


Kabullenilmeyen kibir ve haddini bilmezlikler.


Çıkarlar için oynanan zeka oyunları. Hırsına ve doyumsuz ameline esir olanlar. Bencilce yaklaşımlar. Olmadığı etiketi kendine yakıştırmalar. Küçük görme ve aşağılamalar. Dedikodular. Laf taşımalar. v.s., v.s…


İşte bizim toplumumuzun klasik insan manzarası.


Kişiliği oluşmamış toplumların günlük yaşam biçimi bu kadar karmaşık ve kalitesizdir. Eğitimsiz ve geri bıraktırılmış toplumlar bu karmaşa içinde yaşarlar. Kendinden yana düşünmeleri sistemin kurguladığı bu yaşam biçimiyle sürekli engellenir. 


Geri kalmış toplumları uyuşturan sadece yukarıda belirttiğim toplumun cadı kazanı halinde birbirini kaynatması değildir.


Örneğin Futbol Sektörü de toplumun uyuşmasını sağlayan çok önemli bir faktördür. İnsanlar takımlarının durumunu o kadar dikkatle takip ederler ki; kendi sorunlarını unuturlar. Takımlarının peşine takılıp giderler. Bir sezon boyu sohbet konusu “Şampiyon kim olacak?” 


Bir maç için birbirini döverler. Hatta cana bile kıyarlar. Sonuçta Futbol Sektörü parayı kazanır. Taraftar da yırtındığınla kalır. Sistem de toplumu bir sezon daha uyutmuş olur.


İnsanlar toplu hareket etmenin gücünü bir farketseler, kendilerini sömürtürler mi? Gücünün farkında olamayan geri kalmış toplumlar uyurken egemenler o ülkenin kaymağını keyifle yerler.


Ezilen kitlelerin birleşmesini önlemek için sistem toplumu çıkar ilişkileriyle zerrelere böler, parçalar. Kimsenin kimseye güveni kalmaz. 


Güvenin olmadığı yerde de kaynaşma olmaz. Ezilenler birbirine kaynaşmazsa zaten hiç bir zaman birleşemezler. Birleşmesini beceremeyen ezilenler de uyuşturulup egemen güçler tarafından sinsice sömürülürler.