"Üniversitelerimiz uyuyor"

"Üniversitelerimiz uyuyor"

"Üniversitelerimiz uyuyor"

"Üniversitelerimiz uyuyor"

05 Şubat 2010 - 09:54

"Üniversitelerimiz uyuyor" Önceki günkü Il Genel Meclis Toplantısı'na ara verildiği sırada Meclis arkadaşlarına dönerek yüksek sesle üniversiteleri eleştiren Il Genel Meclis Üyesi Yurdaer Ulus, üniversitelere dünde kürsüden yüklendi. Kırklareli Il Genel Meclisi'nin Şubat ayı toplantısı 3. bileşimi dün yapıldı. Tuna Soykan Başkanlığında toplanan Il Genel Meclisi'nde Meclis Tarım Komisyonu'nun yöreye uygun buğday çeşitlerinin tespit edilmesi ile etli kırmızıbiber de yaşanan kayıpların belirlenmesine yönelik raporu görüşüldü. Önceki günkü toplantıda eleştirilen rapor dünkü toplantıda kabul edilirken ek olarak; toprak tahlili sonucu kireç desteğinin sağlanmasına yönelik Meclis tavsiye kararı, küçük tarlaların birleştirilmesine yönelik toplaştırma tavsiye kararı ile kararların milletvekilleri, Edirne Il Genel Meclisi, Tarım Il Müdürlüğü yetkililerine bildirilmesi yönünde karar alındı.  Toplantı gündem maddelerine geçilmeden önce Il Özel Idaresi Il Genel Sekreteri Raif Kelep'e Meclis Başkanı Tuna Soykan tarafından söz verildi. Il Genel Sekreteri Raif Kelep, önceki günkü Meclis toplantısına gönderdiği yazı ile ilgili olarak; Içişleri Bakanlığı'nın Il Genel Meclisleri'nin doğrudan çalışma alanında olmayan konular hakkında aldığı tavsiye kararlarına yönelik genelgesinin tam olarak bilinmediğini düşünerek gönderdiklerini, Meclis çalışmalarına etki etmek gibi bir amaçlarının olmadığını vurguladı. Kelep, "Bizim görev tanımlamamız belli, yapmamız gerekenlerde belli. Bu açıdan meseleye bakılırsa bu genelgenin bilinmediğini varsayarak bu yazı gönderildi. Sizlerle aynı gemi içindeyiz. Bizim burada yapmak istediğimiz sizleri asıl işlerinizden uzaklaştırabilecek işlerin önüne geçmektir. Uygulanabilir olmayan tavsiye kararlarının daha sonra uygulanamamış kararlar alarak önümüze geldiğini görürüz. Geçen yıl Dupnisa yolu ile ilgili bunu yaşadık. Birbirimizi anlamaya çalışır, hangi gayeye hizmet etmeye çalıştığımızı anlarsak işlerimiz daha kolay olacaktır. Yoksa Meclis üyelerinin iradeleri üzerine bir tahakkuk kurmak ya da onları yanlış yönlendirmek gibi bir gayemiz yok. Sizler buraya seçilerek gelmiş kişilersiniz. Bunun altında başka bir şey aramanın şahsımı üzdüğünü belirtmek isterim" dedi. Kelep'in konuşmasının ardından Meclis gündem maddelerine geçildi. Yoklamanın ardından okunan bir önceki toplantıya ait tutanak özeti Il Genel Meclis Üyesi Yurdaer Ulus'un yaptırdığı düzeltmenin ardından oylanarak kabul edildi. Toplantı yöreye uygun buğday çeşitlerinin tespit edilmesi ile etli kırmızıbiber de yaşanan kayıpların belirlenmesine yönelik Tarım Komisyonu'nun raporunu içeren 3. gündem maddesinin görüşülmesi ile sürdü. Rapor üzerine söz alan Il Genel Meclisi Katip üyesi Aydın Karakoç, konuşmasında önce Il Genel Meclisi'nin aldığı tavsiye kararlarına değindi. Karakoç, "Il Özel Idaresi Kanunu'nun 6. maddesinde il ile ilgili tüm konuların burada tartışılabileceği belirtiliyor. Kanun da açıkça yasak denmediği sürece her türlü konu burada konuşulur. Bu kanunda bununla ilgili yasaklayıcı bir madde yok. Çiftçilerin eğitilmesi için tavsiye kararı almak yanlış bir şey mi? Çevre yolu, Longoz ormanları bu çerçevede ele alınladır" dedi. Üniversiteleri eleştirdi Karakoç'un konuşmasının ardından söz alan Yurdaer Ulus'ta konuşmasının bir bölümünü önceki toplantıda grubuna yönelik yapılan eleştirilere ayırdı. Il Genel Meclis çalışmalarının bir kutuplaşma içinde yapıldığını ifade eden Ulus, bugüne kadar grubu tarafından verilen tavsiye niteliğindeki kararlara ilişkin önergelerin söylendiği gibi 8-10 adet değil yalnızca 1 tane olduğunu vurguladı. Ulus, tavsiye kararlarına kesinlikle karşı olmak gibi bir amaçları olmadığını ancak asıl konudan uzaklaşılmaması gerektiğini ifade etti. Ulus, "Dünkü konuşmada zemin kaygısı olduğunu düşünüyorum. Biz sonuca bakmalıyız. Baktık ki konu buğdaydan biberden sapıyor. Bizde buna başlarsak nereye varırız? Hedefimiz yöremize uygun buğday çeşitlerinin belirlenmesi yöreye uygun buğdayın tavsiye edilmesi idi. Konudan sapıp gübre fiyatlarına, mazot fiyatlarına girdik. Tavsiye kararlarının hep beraber alınması gerektiğini ancak zemin kaymasına neden olacak karaların alınmaması taraftarı olduğumuzu belirtmek istiyorum" diye konuştu. Önceki günkü toplantıda Israil'in tohum konusundaki uygulamalarına yönelik konuşmayı anımsatan Ulus, "Israil örnek gösterildi. Güzel ve yerinde bir örnek. Ama bu konuda çiftçimiz değil üniversitelerimiz uyuyor. Üniversitelerimiz memur yetiştiriyor. Yöreye uygun çalışmaları üniversitelerimiz değil maalesef Edirne Ziraat Araştırma Enstitüsü yapıyor" diye konuştu. Daha sonra söz alan Alaaddin Ergin de raporla ilgili alınacak tavsiye kararına ek olarak; "Çiftçimizin elinde bulunan toprak dağınık ve az parselli. Çiftçi tarlasını ekip biçmek, sürmek için birkaç kez gidip gelmek zorunda kalıyor. Tarlaların birleştirilmesi için bir tavsiye kararı alınabilir mi? Bunun Babaeski de bir örneği var. Köylülerde bu uygulamadan memnun. Bu karar rapora eklenmeli" dedi. AB ile rekabet edeceğiz derken iflas edeceğiz Il Genel Meclis Üyesi Behçet Şen ise, söz konusu konunun tarım olduğunda herkesin söyleyecek bir sözü olduğunu belirterek, şöyle konuştu; "Demek ki çok fazla muzdarip olan var. Biz Tarım Komisyonu olarak meselenin teknik boyutunu tüm yaptığımız görüşmelerin verilerini getirdik. Raporun sonuç bölümünün gözden kaçtığını görüyorum. Aslında komisyon raporunda sorunun çözümü bulunuyor. Bizim ilimizde 17 çeşit buğday kullanılıyor. Üretim ayağında çok ciddi bir sıkıntı olduğunu tespit ettik. Bu tarlanın iyi sürülememesi, ekilememesi, gübrelenememesi ile ilgili ki bu da ekonomik sıkıntıdır. Raporda ildeki gerçek sorunları ele aldık. Trakya'da kireçlemenin yapılması desteklenmelidir. Bu yönde bir tavsiye kararı alınmalıdır. Trakya’ya bu konuda özel bir destekleme yapılması sağlanmalıdır. Güneydoğu’da hayvancılık konusunda yapılan desteklemeler var. Biz de bunun gibi istemeliyiz. Komisyon Raporunda kaymalar var deniyor. Kayan bir şey var. O da çiftçidir. Tarım alanlarının yüzde 97'si ipotek altında. Borçlanmaların geri dönüşünde yüzde 40 oranında sorun yaşanıyor. Trakya olarak Türkiye buğday üretiminin yüzde 2.5'ini gerçekleştiren çiftçi bana başka şeyler anlat diyor. Müdahale alımlarında doğru politikaların belinlenmesi gerekiyor. Çiftçi beklemeye razı ama doğru politikalar belirlenirse. Trakya'nın buğday üretiminden uzaklaşmaya ihtiyacı vardır. AB ile rekabet edeceğiz derken iflas edeceğiz. Buğdayın üretimi kolay ama ekonomik maliyeti yüksek. Üretimi böyle devam ettirirsek bunun sürdürülebilmesi mümkün olmaz. AB'de desteklemeler ile Türkiye'de desteklemeler arasında 36 kat fark var. Etli kırmızı biber konusuyla ilgili olarak Dokuzhöyük Köyü bölgede üretim yapılan tek yer. Buranın üretim konusunda mercek altına alınması gerektiğini düşünüyorum." Rapora ilişkin konuşmaların ardından rapor kabul edilirken 4. gündem maddesine geçildi. 4. gündem maddesini oluşturan Karamesutlu Köyü'ne 2 kilometrelik yolun yapılmasına ilişkin önerge kabul edildi. Kalan gündem maddeleri bir sonraki toplantıda (bugün) görüşülmek üzere ara verildi.