Siya-H-set

Siya-H-set

Siya-H-set

Siya-H-set

Siya-H-set
01 Mart 2011 - 09:23



Şenol Goncagül
Politikadır.
İçinde yaşadığımız topluma, en iyi hizmeti verebilme aşkı ve sanatıdır.
Siyasi partilerin farklı farklı olmaları, aynı hedefe, yani topluma hizmet etmek niyetindeki farklı faklı yol ve yöntemleri kullanma şekillerinden kaynaklıdır.
Bunları çıkar halkına anlatırsın, önce partin seni vitrinine koyar, seçmenin de, vitrinlerdeki o farklı isimlere bakarak, kararını verir.
Yani, ileri ülkelerdeki durum budur!
Bizde; vitrinlerdeki rakiplerin önüne geçebilmenin yolu ve yöntemi “onları karalamak, çamur atmak ve hakaret etmektir”
Halkın bu farkı ayırt edeceğini umarak, bildikleri yoldan, yani edebiyle siyaset yapma yönteminden sapmayanlar ise, halkın da aslında zaman zaman ne yazık ki, o karalama ve çamur siyasetlerine ilgi duyduğu gerçeğini anlamakla hayal kırıklığına uğrarlar!
Yazık!
Herkesin, birbirine belden aşağı vurmak, yol ve yöntem dışına çıkmak ve farklı seçenekleri benimsemek yerine, gereğince, yani; edebince siyaset yapabilme kültürü kazanmasıyla bitmiyor iş!
Kör satıcının bir de kör alıcısı oluyor çünkü!
Öyle alışagelmiş senelerdir!
Birilerinin yerine birilerini veya kendilerini geçirmek isteyenlerin;
“… milletvekili ve politikayı beceremez. Bu apayrı bir kulvar ve meziyettir. Bu meziyetler de, o kişide yok” demek var .
Bunu demek te üstelik “edebiyle” demektir.
Ama;
“… nun özel hayatı, iç dünyası ,eşi, çocuğu, kaynanası vs şöyle böyle …” demek, politikada “edepsizlik” seçeneğine bağdaş kurmaktır!
Bugün sen yaparsın, yarın da birileri çıkar, aynını sana yapar.
Seçim işleri gelip geçer ama ebediyen yüz yüze bakamazsınız.
Peki,değer mi bunlara?!
Değmez!
Onu bunu kötülemek, karalamak veya iftira etmekle kazanılmış bir siyasi mertebenin, kime,ne yararı olabilir ki?
Ben, sadece yüksek sesle düşündüm…