“Şehitlerimizin hesabını sormak benim vazifemdir”

“Şehitlerimizin hesabını sormak benim vazifemdir”

“Şehitlerimizin hesabını sormak benim vazifemdir”

“Şehitlerimizin hesabını sormak benim vazifemdir”

“Şehitlerimizin hesabını sormak benim vazifemdir”
11 Mayıs 2010 - 09:27

* Atatürkçü Düşünce Derneği  (ADD) Kırklareli Şubesi tarafından düzenlenen "Açılımlar ve Türkiye" konulu konferansta konuşan Emekli Albay Erdal Sarızeybek; ''Eğer biz ülkemizde şehidimizin hesabını soramazsak bizi bu ülkede yaşatmazlar'' dedi.


HABER MERKEZİ
Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) Kırklareli Şubesi tarafından 09 Mayıs 2010 Pazar günü saat 13.30’da "Açılımlar ve Türkiye" konulu konferans düzenlendi.
Paşa Cafe’de düzenlenen konferansa; CHP Kırklareli Milletvekili Av. Turgut dibek, Kırklareli Belediye Başkanı Av. Cavit Çağlayan, Belediye Başkan Yardımcısı Ünal Başkur, CHP Kırklareli İl Başkanı Vecdi Gündoğdu, Merkez İlçe Başkanı Gürkan Yenerel, ADD Kırklareli Şube Başkanı Nuriye  Üstündağ, bazı sivil toplum kuruluş başkan ve temsilcileri, ADD üyeleri ile vatandaşlar katıldı.
ADD Kırklareli Şube Başkanı Nuriye Üstündağ’ın açılış konuşmasıyla başlayan "Demokratik Açılım ve Türkiye" konulu panelde Erdal Sarızeybek’in özgeçmişi okundu.
''Açılımlar ve Türkiye'' konulu konferansa konuşmacı olarak katılan Sarızeybek, Dağlıca ve Aktütün meselelerinin çözülmesi gerektiğini söyledi.
Bu iki karakolun, yakınlarında terör kampları olduğu için her zaman tehdit altında olduğunu vurgulayan Sarızeybek; ''Dağlıca ve Aktütün karakolları yakınlarında Üzümkıran diye kahraman bir köyümüz vardı. 1995 yılında teröristler o kadar çok saldırdılar ki, o köyümüzü koruyamadık. Hepsi göç edip gitti. Şu anda Dağlıca ve Aktütün arasında hiç kimse kalmadı. İki yalnız karakol kaldı. Aktütün karakolunun aşağısındaki terör kampından çıkan teröristlerin Şemdilli'ye gidebilmesi için Aktütün'den geçmesi lazım. Yol oradan geçiyor'' diye konuştu.
2007 yılında yapılan saldırılarda Şırnak'ta 14'ü asker 15'i köy korucusu ve çocukları toplam 29 şehit verildiğini anımsatan Sarızeybek, şöyle devam etti:
''Hepimiz sokaklara döküldük. Hey hükümet şehitlerimizin hesabını sorun dedik. (Bu millet şehit acısı çekemez) dediniz. Şehidin acısını çekenler biliyor. Annesi, babası, eşi, sevdikleri yakınları biliyor, milletimiz biliyor. Kim koruyor teröristleri? Amerika.. Kimin bölgesinde? Barzani bölgesinde.. Peki bizim hükümetimiz nerede? Biz bu ülkede şehidimizin hesabını soramayacak mıyız? Eğer biz ülkemizde şehidimizin hesabını soramazsak, bizi bu topraklarda yaşatmazlar. Terör bitmiyor, diyorlar. Orduya harekat emri vermiyorlar ki. Dağlıca ve Aktütün'de askerimiz Allah'la baş başa bekliyor. Buna can dayanır mı? Her gece terörist bekliyorsunuz.''
Dağlıca baskını hakkında Cumhurbaşkanı'nın Genel Kurmay Başkanlığı'ndan bilgi istediğini vurgulayan Sarızeybek, şunları kaydetti:
''Galiba gece görüşlü silahımız çalışmamış, gelin bunu bana anlatın, demiş. Benim Cumhurbaşkanım teröristlerin burada olduğunu bilmiyor mu? Biliyor. Amerika'nın himaye ettiğini bilmiyor mu? Biliyor. Çıkıyor askere, silah neden tutukluk yaptı diyor. Sayın Cumhurbaşkanım. O teröristlerin eline o silahı kim veriyor? Parayı kim veriyor, kim besliyor, kim onları Irak'ta barındırıyor? Bunu sor. Benim evlatlarım şehit oluyor. Senin evlatların değil. Evladınız şehit oluyor, Cumhurbaşkanı Genel Kurmay Başkanlığı'na mesaj çekiyor. Başınız sağ olsun diye. Yahu o senin evladın değil mi? Sanki kendisini o şehitlerden sorumlu tutmuyor ve mesaj çekiyor. Başbakanımız televizyonlara çıkıyor bir kez şehit kelimesine ağzına almıyor.
Terör için, geçmişte bizi yöneten siyasiler 'üç-beş çapulcu' demişlerdi. Bugün terör siyasi olarak temsil edilir hale geldi. Terörle mücadele konusunda ordumuzu yıpratmaya kalktılar, 'Köyler yakıldı, insanlar öldürüldü' dediler. Bunu yapanlar PKK'lılardır. Böyle yaparak askerimizi, devletimizi kötülediler, halkımızı askerlerimizle karşı karşıya getirmeye çalıştılar. Her gün bir yerlerde kemik arıyorlar. Ben size kemiklerin yerlerini söyleyeyim. Bölgede 40 bin teröristin öldüğünü söylüyorlar. Bunların hiç birinin resmi kaydı yok. Her birinin kod adı var, kimliği yok. Kimse sahiplenmiyor, dağ, taş, dereler kemik dolu. Teröristlerle iş birlikçileri o öldürülen teröristlerin kim olduklarını biliyorlardı. Şimdi de 'Şu kemik bizim, asker öldürdü' diyorlar. Ben kendimi ihbar ediyorum, gelin beni yargılayın, teröristi öldürdüğüm için beni yargılayın.''
Askerin, terörden rant sağladığının, bu nedenle bazı olayların kasten yapıldığının iddia edildiğini de anlatan Sarızeybek, askerin terörden rant sağlamadığını, aksine terörden en çok mağdur olan taraf olduğunu vurguladı. Terör örgütü mensuplarının 'Demokratik Açılım' adı altında dağdan indirilmeye çalışıldığını ve bazılarının da davul zurnayla karşılandığını belirten Sarızeybek, Kandil'den gelen teröristlerin karşılanış şeklini eleştirdi.
Konferansın sonunda ADD Kırklareli Şube Bşakanı Nuriye Üstündağ tarafından Emekli Albay Erdal Sarızeybek’e bir buket çiçek takdim edildi. Sarızebyek daha sonra kendisinin yazmış olduğu kitapları sevenlerine imzaladı. (s)