Sebahattin Ali Kırklareli’de törenler ile anıldı

Sebahattin Ali Kırklareli’de törenler ile anıldı

Sebahattin Ali Kırklareli’de törenler ile anıldı

Sebahattin Ali Kırklareli’de törenler ile anıldı

Sebahattin Ali Kırklareli’de törenler ile anıldı
13 Ekim 2011 - 08:54

22. Sebahattin Ali Kültür Günleri etkinlikleri kapsamında dün Sebahattin Ali Anıtına çelenk konulmasının ardından “Papaz’ın Evi” olarak bilinen tarihi bir evde, “Son Sümer Kraliçesi” olarak adlandırılan Sümerolog ve tarihçi Muazzez İlmiye Çığ tarafından “Sümerler ve günümüze etkileri” konulu konferansı yapıldı.HABER MERKEZİÇağdaş Yaşamı Destekleme Derneği (ÇYDD) Kırklareli Şubesi tarafından düzenlenen etkinliklerle Sabahattin Ali Kırklareli’de anıldı.Yayla Mahallesi’nde “Papaz’ın evi” olarak bilinen tarihi bir evde devam eden etkinlikler çerçevesinde “Sümerler ve günümüze etkileri” konulu konferans yapıldı.Konferansa konuşması olarak katılan “Son Sümer Kraliçesi” olarak adlandırılan Sümerolog ve tarihçi Muazzez İlmiye Çığ, Sümerlerden günümüze pek çok kültür yansımalarının olduğunu söyledi. Sümerlerden günümüze tarım usulleri, kubbe, su kanalları gibi birçok şeyin ulaştığını ifade eden Çığ;“Sümerler, Orta Asya’dan gelmiş olabilirler. Sümerliler, Dicle ve Fırat Nehri’nin Bafra Körfezine dökülmeye yakın olan kısımlarına gelip yerleşmişler. Kültürü yapıyor ve ilk yazıyı icat ediyorlar. İlk yazıyı çivi yazısı dediğimiz şekilde kil üzerine yazıyorlar. Kil üzerine yazılınca, bu defa güneşte veya fırında kurutuyorlar. Böylece onların yazdıkları bu yazı Hz. İsa’dan önce Milattan Önce 3000’lerin başında icat edilen bu yazı, milada kadar devam etti. Bu arada Ortadoğu ülkeleri, Filistinli beylikler o yazıları aldı. Onlar sayesinde 3000 yıllık Ortadoğu tarihini öğrenebildik. Yazdıkları yazıları arşivler yapılarak, kütüphaneler kuruluyor. Eski yapılar zamanla yıkılıyor ve yıkılan yerlerde yazıların kimisi parçalar halinde, kimisi bütün olarak bulunuyor. Daha sonrasında arkeologlar Sümerlerin yaşadığı yerlerde bunları buluyor, okunuyor ve bilim adamları tercümelerini yapıyor ve günümüze geliyor. Yazıdan sonra Sümerliler matematiği icat ettiler. Geometriyi bile onların dilinden görüyoruz. Sümerlilerin icat ettiği bu matematik bizde halen devam ediyor. Sümerler çeşitli madde ve bitkilerden yararlanarak, tıbbi ilaçlar yapmışlar.Yazıdan sonra Sümerliler matematiği icat ettiler. Geometriyi bile onların dilinden görüyoruz. Sümerlilerin icat ettiği bu matematik bizde halen devam ediyor. Bunların yanı sıra en önemlisi kanunlar yapmışlar. Bundan 4000 yıl önce kanun yaparak işlemlerini onun üzerinden yürütüyorlar. Bu kanunlarda bizlere tesir etti” dedi.ÇYDD Kırklareli Şubesi Başkanı İbrahim Cebeci ise, Sabahattin Ali’nin hayatını anlatarak, Kırklareli Sabahattin Ali’nin öldürüldüğü kent değil, Sabahattin Ali’nin yaşatıldığı kent olarak anılması gerektiğini kaydetti.Cebeci; “Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği Kırklareli Şubesi Sabahattin ‘Ali Kültür Günleri’ adı altında 22 yıldan beri sanatçımızı yaşatmaktadır. Geçen 22 yılda 100’ü aşkın sanatçı ve ünlü kişi, Kırklareli halkı ile buluşturulmuştur. Kırklareli, Sabahattin Ali’nin öldürüldüğü kent değil, Sabahattin Ali’nin yaşatıldığı kent olarak anılmalıdır ve kentler sanatçılarıyla anılırlar sloganından yola çıkarak Sabahattin Ali’nin heykeli yaptırılmıştır. Kentimize yapılan Sabahattin Ali anıtı bir ilk olmuştur ve Kırklareli adı, yalnız yurdumuzda değil, tüm Dünyada da ön plana çıkmıştır” dedi.Etkinlikler klasik müzik ve Sebahattin Ali’nin en sevdiği müziklerin dinletisi ile sona erdi. * Sabahattin Ali kimdir?“25 Şubat 1907 tarihinde, Yunanistan sınırları içindeki (o dönemde) Gümülcine kazası Eğridere köyünde doğdu. Öğrenimini Balıkesir ve İstanbul Muallim Mekteplerinde yaptıktan sonra Yozgat'ta öğretmenliğe başladı. Kazandığı sınavla gittiği Almanya'da Postdam ve Berlin'de öğrenim gördü. Dönüşünde çeşitli okullarda öğretmenlik, Devlet Konservatuvarında dramaturgluk yaptı. Çeşitli resmi kuruluşlarda 1945 yılına kadar çalıştı. İssiz kaldığı bir dönemde Aziz Nesin ile birlikte Marko Paşa'yı ve onun devamı olan mizah dergilerini çıkardı. Bu dergilerdeki yazılarında, yayın yoluyla hakaret ettiği savıyla yargılandı ve mahkum oldu. 2 Nisan 1948'de yurt dışında çıkmak için anlaştığı ve kendisine kılavuzluk yapan Ali Ertekin tarafından, Bulgaristan sınırı yakınlarında Sazara köyü civarındaki ormanda öldürüldü. Ali, yaşamı boyunca, şiirler, hikayeler, romanlar yazdı, çeviriler yaptı.” (ue)