Hayatın İçinden


 


Şenol Goncagül


Uğur Dündar’ı getirmiştik Lüleburgaz’a.
Ve Nedim Şener’i.
Uğur Dündar’ın; “Doğruları söylemek yiğitlik oldu” sözü içime işlemişti!
Öyleydi!
Eskiden, doğruları söylemek, dürüst olmak, iyi insan olmak, insanda zaten olan ve olması gereken erdemlerdi.
Sıradan şeylerdi.
Bunları meziyet haline getirmek, günümüzün şartlarından kaynaklandı.


Xxx


Bir ergene’miz var ortada.
Kimsenin içine sindiremediği ama görmezden de geldiği!
Birileri ortaya çıkıp, tepkilerini gündeme getirdiğinde de:”Bıktık bu ergene mevzsusundan!Başka konu mu yok?” diye eleştirenleri eleştirdiğimiz bir konu!
Çevresi kirlenen, kansere yakalanma riskleri tavan yapan, sadece bu ergene’yi eleştirenler mi?!
Onların dışında kalanlar Papua Yeni Gine de mi yaşıyorlar?
Karamusul’da, Çorlu’da, Ovacık’ta ve Uzunköprü’nün bilmem hangi köyünde ergene boyunda otlayan sığırın veya koyunun etini, sütünü, sadece orda yaşayanlar mı yiyip içiyorlar?
O dereden sulanan çeltiği, buğdayı, ayçiçeğini, mısırı, sadece oranın insanı mı tüketiyor?


X   x   x


Bir boya fabrikasının yakınlarında, alaca akan dere suyundan bahçe sulayan orta yaşta bir vatandaşı görünce tepki gösterdim!
“O sudan sulanan sebze ve meyveleri çoluk çocuğuna nasıl yediriyorsun?” diye.
Adam, gayet pişkin cevap verdi:
“Abi ben salak mıyım?Çoluk çocuğa bunları yedirir miyim?” dedi.
Merakım iyice arttı.
“Niye ekiyorsun öyleyse bunları?” dedim.
Cevap verdi:
“Abe götürüp pazarda satıyorum”
X   x   x


10 Nisan’da, Karamusul’da yapılacak olan ERGENEMİ GERİ İSTİYORUM  konulu protesto toplantısı için birileri ha bire koşturuyorlar.
Neden?
O dere ile ilgili sıkıntılar, sadece bunları mı ilgilendiriyor?
Sadece bunların mı çocukları kanser riski altındalar?
O eylemleri yaptıkları için, herhangi bir yerde maaş filan mı alıyorlar?
Oralara harcayacakları vakitlerini, kendilerine, çoluk çocuklarına da mı harcayamazlardı?
Yoooo!
Hani demiştik ya, “gerçekleri söylemek ve dürüst olmak günümüzde yiğitlik oldu” diye.
Bunlar, onlarca kez kahramandırlar.
Çünkü, susup pusan, görmezden gelip, kulağının üstüne yatanların yerine de kahramanlık yapıyorlar.
Kendi yapamadıklarımızı yapmaya çalışıp, bizim açıklarımızı da kapatmaya çalışan bu insanlara, olsa olsa saygı duymalı ve alkışlamalıyız.
Kalın sağlıcakla…