Öğrenciler soğuğa aldırış etmeden Nevruz’u coşku içinde kutladı

Öğrenciler soğuğa aldırış etmeden Nevruz’u coşku içinde kutladı

Öğrenciler soğuğa aldırış etmeden Nevruz’u coşku içinde kutladı

Öğrenciler soğuğa aldırış etmeden Nevruz’u coşku içinde kutladı

Öğrenciler soğuğa aldırış etmeden Nevruz’u coşku içinde kutladı
22 Mart 2011 - 10:34


Kırklareli Ticaret Odaları ve Borsaları Birliği (TOBB)Anadolu Lisesi
öğrencileri, 21 Mart Yeni Gün Türklerin Ergenekon’dan çıkış tarihi ve bu
coğrafyada yaşayan bütün mîlletlerin bayram gününü kutladı.

HABER MERKEZİ
21 Mart 2011 Pazartesi günü saat 13.30’da TOBB Anadolu Lisesi bahçesinde düzenlenen program
Saygı Duruşu, İstiklal Marşı'nın okunması ile başladı.
Programda günün anlam ve önemiyle ilgili bir konuşma yayan 11/F sınıfından Nurdan Kurum şunları kaydetti;
“Türk halk kültüründe bayramlar, kültürel nedenlerin içeriklerine göre; dinî bayramlar, özel dinî günler ve kandiller, millî bayramlar, mahallî bayramlar ve mevsimlik bayramlar gibi adlar alırlar. Nevruz da, Türk halk kültüründe önemli bahar bayramlarının başında gelir. Takvime bağlı olarak 21 Mart'ta kutlanan bu bayram Yılbaşı, Hıdrellez, Saya gibi yöreden yöreye değişen isimler altında ve çoğu kez de birbiriyle örtüşmeyen tarihlerde                                                                                                                                                         kutlanır.
Günle gecenin birbirine eşit olduğu ve kış mevsiminin bitip bahar mevsiminin başladığı 21 Mart, gerek hayvancılıkla ve gerekse çiftçilikle uğraşan topluluklar için hayatın dönüm noktası olan önemli bir gündür. Hayat tarzının veya hayatın idamesinde yeniden dirilişi simgeleyen 21 Mart tarihi, bu sebeplerle, pek çok takvimde ve kültürde "yılbaşı" olarak kabul edilmiştir. Bir başka ifadeyle 21 Mart günü, Güneş etrafında dönen bütün gezegenlerin yörüngelerinde başlangıç noktalarına geldikleri, gece ve gündüzün eşitlendiği, bütün kültürlerde soğuk, kötü ve meşakkatli olarak kabul edilen "kış"ın bitip, sıcak, iyi ve müşfik olarak kabul edilen "yaz"ın başladığı, tabiatın uyandığı ve dolayısıyla üremenin ve üretmenin başlangıcı demektir.
Türk kültüründe 21 Mart tarihi, coğrafya ve iklimden kaynaklanan yapısal ve işlevsel sebeplerin yanında, Türk mitolojisine yansıyan tarihî sebeplerle de kutsanmış bir gündür. Bu tarih, "Ergenekon Destanı" adıyla bilinir. Bu tarih, Türk mitolojisinde kaybedilen bir savaş sonrası var olma mücadelesi veren birkaç Türk ailesinin sığındıkları "Ergenekon" adlı derin bir vadide 400 yıl boyunca çoğalıp büyüyerek, sığamaz oldukları vadiden dışarı çıkarak kaybedilen vatan, topraklarına dönmek ve atalarının 400 yıllık ahlarını almak maksadıyla bir pîr demircinin işaret ettiği Demir Dağı eritip dışarı çıktıkları ve istiklâllerini elde ettikleri gündür. Türkler tarihleri 1926 yılına kadar resmî tatil olan bir bayram şeklinde kutlamışlardır. 1926 yılından hâlde halk kitleleri Nevruz bayramını kutlamağa devam etmiştir.
Bunun en büyük sebeplerinden biri Nevruz bayramının Türk kültüründeki pek çok anlamı birden yüklenmiş olarak kullanmasıdır. Bu zeminde, islâmiyetin kabulüyle birlikte 21 Mart'ın yukarıda sıralanan coğrafî ve tarihî sebeplerin yanı sıra geniş Türk halk kitlelerince inanılan dinî ve menkıbevî sebeplerle de kutsal olarak kabul edilip bayram olarak kutlandığı görülmektedir. Nevruz'a islâmî bir hüviyet kazandıran bu rivayetlere göre 21 Mart tarihi, Allah'ın yeryüzünü gece ve gündüzün eşit olduğunda yarattığı gün, Hz. Âdem'in çamurunun yoğrulduğu gün, Cennet'ten sürgün edilen ve yaptıklarına pişman olan Âdem ve Havva'nın Tanrı tarafından affedilip buluşturulduktan gün, Hz. Nuh'un gemisinin Ağrı Dağına konup Hz. Nuh'un karaya ayak bastığı gün, Hz. Yusuf'un kardeşleri tarafından atıldığı kuyudan bezirgânlarca kurtarıldığı gün, Hz. Musa'nın Kızıldeniz'i yardığı gün ve Hz. Ali'nin doğum günüdür. Nevruz Türk halk kültüründe bu sebeplerle de kutsanmış ve bayram olarak binlerce yıldan beri kutlanıla gelmiştir.”
Daha sonra Nevruz adlı şiiri 11/F sınıfı öğrencilerinden Özge Akagündüz okudu.
Programın devamında Ergenekon Destanının demir dövülesi temsili olarak canlandırıldı. Daha sonra bahar, birlik ve beraberlik ateşi yakıldı. Öğrenciler yakılan ateşin üstünden atladılar. Soğuk olan havaya rağmen gerçekleşen etkinlikte halat çekme, çuval, yumurta, yoğurt yeme ve elma yeme yarışmaları yapılarak renkli ve bir o kadara da eğlenceli dakikalar yaşandı. Gerçekleşen etkinlik verilen konserin ardından sona erdi.