Ne olacak bu Babaeski’nin hali?

Ne olacak bu Babaeski’nin hali?

Ne olacak bu Babaeski’nin hali?

Ne olacak bu Babaeski’nin hali?

Ne olacak bu Babaeski’nin hali?
01 Eylül 2010 - 09:19

ORTAK AKIL




Özkan Başaran

Trakya’nın tam ortasında yer alan ve iki vilayeti birbirine bağlayan Kırklareli’nin Babaeski ilçesi sanki cezalı. E-5 Karayolu’nun geçtiği bu çağdaş kasaba sanki lanetlenmiş.
Var olan sorunları yetmezmiş gibi her gün bir yenisi ekleniyor.
Doğalgaz çalışmaları bir türlü bitirilmediği için, Belediye yolları onaramıyor.
TEAŞ’a ait yeraltı kabloları döşenecek diye kazılmayı bekleyen sağlam yollar da eklenince Babaeski köstebek yuvasına dönecek.
Önümüz kış, yolların ortasında oluşan göllerle ve çamurla bol bol boğuşuruz arık.
Yeni mezarlığa cenaze götürmek için, neredeyse Karamesutlu Köyü’ne gitmek zorunda kalıyorsunuz.
Yeni yapılan Babaeski Kırklareli bölünmüş karayolu bölmek için koyulan banketlerden mezarlığa geçit bırakılmamış.
Çok ilerde oluşturulan yuvarlaktan dönmek durumundasınız.
Kadıköy’e gitmek isteyenler nereden geçecekler?
Kavaklıdan Babaeski’ye gelirken yeni yapılan yoldan geçen ağar yüklü kamyonlar derin izler bırakmış.
İzleri bırakan bu kamyonlar, yolu yapan şirkete ait. Lüleburgaz’da yaptıkları yola ağır malzeme taşırken, kendi yaptıkları yolu kendileri bozuyorlar.
Bu şekilde yol teslim alınırsa; hepimizin vergilerine yazık olacak.
Askeriye gelecek diye sevinirken, ev sahiplerinin ev kiralarını yükseltmesi, askeri personeli Lüleburgaz’a kaçırdı.
Babaeski’ye yapılacağı Başbakan’ın ağzından söz verilen 100 yataklı hastane unutuldu.
İş sahası olmadığı için, gençler doyduğu yere göç ediyorlar.
Para dönmeyen bu kasabada, bu gidişle küçük esnaf da yok olacaktır.
Neresinden bakarsanız bakın Babaeski’de olumlu bir şey bulmakta zorlanırsınız.
İnsanlar mutsuz ve umutsuz.
Nüfusun bir bölümü tarımla uğraşıyor. Diğer bölümü de emeklilerden oluşuyor.
Babaeski’ye, Emekli Kasabası diyebilirsiniz.
Emeklilerin çoğunun yazlıkları var. Hele iki maaşı olan emeklilerin durumu çok iyi. İşsizlik varmış, esnaf batıyormuş kimin umurunda.
Onlar, kenarda köşede oturmuşlar, yapılanlara kusur bulmak için yarışıyorlar.
Bir emekli dostumla geçen gün sohbet ederken, Babaeski, Kırklareli arasında yeni yapılan bölünmüş yolu hiç beğenmediğini söyledi. Arabasıyla giderken nazik organı titriyormuş.
Bakınız ne kadar önemli bir kusur bulmuş. “Yolun tekrar bozulup yapılması lazım” dedi.
Bizim parti iktidar olursa; hiç titretmeyen yollar yapar artık.
Kasabanın insanı da talep etmiyor doğrusu, kapıları zorlamıyor.
Böyle gelmiş böyle gitsin derken, etrafındaki beldeler bile Babaeski’yi geçecek.
Düşünüyorum da, Bu gidişle yüz yıl sonra Babaeski’nin etrafı gökdelenlerle dolabilir.
Ancak Babaeski yıllardır olduğu gibi hep aynı yerinde sayarsa; nasıl bir durum ortaya çıkacaktır?
Sanırım o zaman Babaeski; Trakya’nın ortasında küçücük bir kasaba olarak turistik geziler düzenlenen ilginç bir canlı açık hava müzesi olabilir.
Belgeseller yapılabilir. Hocalar da öğrencilerine; “Bakın çocuklar; buradaki insanların da bizim gibi gözleri var, kulakları var, bunların nesli tükendi ve korumaya aldık” diyerek, etrafından 100 yıl geri kalmış kasabayı ve insanları incelemeye gelip, dünyaya örnek gösterebilirler.
Bir an daldım ve bazı hayaller gördüm. Beni mazur görün.
Sahi; Ne olacak bu Babaeski’nin hali?