Mutluer; “Eğitim Tarihi’nin en büyük tasfiyesi yapılmak isteniyor”

Mutluer; “Eğitim Tarihi’nin en büyük tasfiyesi yapılmak isteniyor”

Mutluer; “Eğitim Tarihi’nin en büyük tasfiyesi yapılmak isteniyor”

Mutluer; “Eğitim Tarihi’nin en büyük tasfiyesi yapılmak isteniyor”

Mutluer; “Eğitim Tarihi’nin en büyük tasfiyesi yapılmak isteniyor”
27 Şubat 2014 - 12:05

Eğitim ve Bilim İşgörenleri Sendikası (Eğitim-İş) Kırklareli Şubesi üyesi öğretmenler 26 Şubat 2014 Çarşamba günü saat 13.00’te Kültür Anıtpark’ta sabah saatlerinde çadır kurarak greve gitti.
HABER MERKEZİ
Eğitim ve Bilim İşgörenleri Sendikası (Eğitim-İş) Kırklareli Şubesi üyesi öğretmenler 26 Şubat 2014 Çarşamba günü saat 13.00’te Kültür Anıtpark’ta sabah saatlerinde çadır kurarak greve gitti.
Kültür Anıtpark’ta yapılan gevre destek olmak için Kırklareli CHP Milletvekili Av. Turgut Dibek, CHP Kırklareli Belediye Başkan Adayı Mehmet Siyam Kesimoğlu, MHP Kırklareli Belediye Başkan Adayı Derya Bulut, CHP Kırklareli İl Başkanı Recep Zengin, MHP Kırklareli İl Başkanı Şaban Savaşan ve MHP Kırklareli Merkez İlçe Başkanı Kürşat Yamaner’de yeraldı.
Eğitim-İş Kırklareli Şubesi Şube Sekreteri Emrah Mutluer yaptığı açıklamasında şunları kaydetti:
“Bugün başta öğretmen yetiştirme problemleri olmak üzere, personel istihdam sorunları, derslik açıkları, fiziki ortam yetersizlikleri, kalabalık sınıflar, öğretmensiz okullar, bilimsellikten, sanattan, spordan uzak programlar ve birçok plansız uygulamalar sonucunda eğitim sistemimiz çökertilmiştir. AKP'nin 12 yıllık iktidarı süresince, orta ve yüksek öğretime geçişte eleyici, ezbere dayalı, elit bir geçiş sistemi desteklenmiş, dershanecilik teşvik edilmiş ve çözüm olarak ortaya atılmıştır. Ekonomik alanda olduğu gibi önce boz sonra özelleştir anlayışı şimdi de en temel insan hakkı olan eğitimde gerçekleştirilmeye çalışılmaktadır. Eğitim tarihinin en büyük tasfiyesine yol açacak, özelleştirmeci ve yerelleştirmeci yasa tasarısının bugün TBMM Genel Kurulu'nda görüşülerek yasalaşması beklenmektedir.
Bugün Meclis'te görüşülecek yasa tasarısı ile sayıları 100 bini bulan yönetici kadroları görevden alınacak. 4 yıl kısıtlaması ve valilere hiçbir kriter gözetmeksizin sadece yandaş yönetici atama yetkisi verilerek iktidarlarla gelen ve giden kadrolar oluşturulacak, işletmeye dönüştürülen eğitim kurumları çökertilerek CEO'ların atanmasının alt yapısı oluşturulacak.
Düzenleme ile öğretmenlerin iş güvencesi de yok edilecektir. Tasanda, aday öğretmenlerin en az bir yıl fiilen çalışması ve performans değerlendirmesine göre başarılı olma şartlarını sağlamak kaydıyla, yapılacak yazılı ve sözlü sınava girmeye hak kazanacağı belirtilmiştir. Bu düzenleme ile aday öğretmenlerin asil kadrolara geçişi zorlaştırılmaktadır. Yani siyasi iktidar istemediği öğretmenin stajyerliğini kaldırmayarak Cumhuriyetin değil iktidarın öğretmenini yaratacaktır.
Öte yandan yasa tasarısında, Cumhuriyetimizin en önemli kurumlarından biri olan Talim Terbiye Kurulu'nun görev yetkileri, "Bakanlıkta iki başlılık yarattığı" gerekçesiyle Milli Eğitim mevzuatı konusunda "karar ermekten" "görüş bildirmeye" çevrilmektedir. Düzenleme ile "Bilimsel danışma ve karar organı" olan kurul, yalnızca "bilimsel danışma ve inceleme organı" haline getirilecektir. 652 Sayılı KHK ile Bakanlığı bir işletmeye dönüştüren siyasi iktidarın, tasarının gerekçesinde TTK'nın "karar organı olarak öngörülmesi bakanlık organizasyonundan ziyade şirket organizasyonu yapısına uygundur" ifadesine yer vermesi akıl dışıdır. Eğitim tarihimizle özdeş Talim ve Terbiye Kurulu'nun içini boşaltan Hükümet, şimdi de Kurulun yetkilerini budayarak MEB'de tek adamlık anlayışını yerleştirmek istemektedir.” (Kadir Sinici)