* Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti) Kırklareli Milletvekili Ahmet Gökhan Sarıçam, KİAD tarafından düzenlenen Bayram Kahvaltısı’nda yaptığı konuşmasında gündeme getirilen Roman Açılımı’na tüm Kırklareli Esnafının destek olması gerektiğini belirtti.
HABER MERKEZİ
Kırklareli İş Adamları Derneği (KİAD) tarafından Kırklareli’nde bir ilk gerçekleştirilerek, Kurban Bayramı’nın 3. günü Polis Evi Yazık Sosyal Tesisleri’nde Bayram Kahvaltısı düzenlendi. AK Parti Kırklareli Milletvekili Ahmet Gökhan Sarıçam, Kırklareli Belediye Başkanı Av. Cavit Çağlayan başta olmak üzere KİAD üyesi iş adamlarının katıldığı programda AK Parti Kırklareli Milletvekili Ahmet Gökhan Sarıçam, yaptığı konuşmasında son günlerde gündeme getirilen Roman Açılımı’na Kırklareli esnafı olarak herkesin destek olması gerektiğini belirterek şunları kaydetti: 
“Sosyal hayatın içerisindeki bütün eksikliklere el uzatabilecek genel anlamda bir sosyal farkındalık olmalıdır. Bu konuda adım atacak bir yapılanmanın Kırklareli’nde olmasını arzu ediyorum. Bunu birilerinin Kırklareli’nde ele almasını ve bunun üzerinden toplumun her kesiminde farkındalığın oluşturulması gerektiğini düşünüyorum.
Bir şeyleri biz yok farz ederek, sadece kendi hayatımızdaki, kendi yaşam şeklimizdeki biçimi ile kabul ederek sorunları çözemeyiz. Toplumun her kesiminde durumundan memnun olmayan insanlar var. Bu insanlara karşı da bakış açımızı değiştirmemizde ve geliştirmemizde fayda var.
Mesela bu son zamanlarda bir Roman Açılımı deniliyor. Aynı iş yerine iki kişi alınacaksa, iş için müracaat edenlerin bir tanesi Roman ise işe alınmıyor, ayrımcılık yapılıyor. Diyoruz ki; “Burada çalışamaz, temizliğinden şüphe ederim, osundan şüphe ederim, busundan şüphe ederim” Ama bu insanlar bir realite, varlar, bu toplumda yaşıyorlar. Bunları kendi gettoları içerisinde ne kadar yaşatabilirsiniz. Dışarı taşmaya başlıyorlar, taştıkça da toplumun belirli kesimlerini huzursuz etmeye başlıyorlar.
Haklısınız bir esnaf olarak yanınıza çırak olarak alamıyorsunuz. Çünkü bir esnaf kültüründen geçmemişler. Ama geçmemesi içinde bir sebep yok ki. Bu kültürden geçirtelim. Gerekirse onları işe alalım. Aldığımız iki elemandan bir tanesi Romansa onu diğeri kadar hayata, sosyal yapıya, ticari hayata uyum sağlaması için ona ekstra bir gayret gösterelim.
Ben kendi mesleğim olan mobilyacılık ile ilgili olarak örnek vermek istiyorum. Roman vatandaşları bizler için yaptıkları iş hamaliyeydi. Bu konuda gayretli olarak davranan bir tek Zeki Deniz oldu. 7-8 sene evvel 2 tane Roman vatandaşını aldı, şu anda onları jilet gibi esnaf yaptı. Onların her türlü sorunları ile ilgilendi. Onları topluma kazandırdı.
Burada yıllardan beridir esnaflık yapan bir sürü kişi var. Herkes Roman Mahallesinden bir tane çocuğu alıp yanında çırak olarak yetiştirseydi durum çok daha farklı olurdu. Çünkü siz onu yetiştirdiğinizde o da kendi çocuğunu sizin yetiştirdiğiniz şekilde yetiştirirdi. Onları kendi haline bırakırsak olmaz.” (s)