“Milletimizin dağılmasına izin vermeyeceğiz”

“Milletimizin dağılmasına izin vermeyeceğiz”

“Milletimizin dağılmasına izin vermeyeceğiz”

“Milletimizin dağılmasına izin vermeyeceğiz”

“Milletimizin dağılmasına izin vermeyeceğiz”
11 Ocak 2011 - 09:16

Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Kırklareli Milletvekili Aday Adayı Av.
Cemal Terzi 07 Ocak 2011 Cuma günü gazetemizi ziyaret etti.

HABER MERKEZİ
 Kırklareli Milletvekili Aday Adayı Av. Terzi yaptığı açıklamasında şunları kaydetti;
“MHP Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli Partimizin 2001 yılının İl Kurul toplantısında Milli Güvenlik Kurulu’nun (MGK) ‘Sonuçsuz ve samimiyetten yoksun kararlarının, göz boyamak ve milli işleri istismar etmek için kurgulandığını’ belirtti. ‘Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün Diyarbakır Gezisi ve ortaya çıkan vahim ve ibretlik gelişmeler bize başka bir fikir vermemiştir’ diyen Bahçeli MGK kararları arasında Türkçenin öne çıkartılmasının Cumhurbaşkanı Gül'ün karşılama törenleri sonrasında pankartlarda ve afişlerde Türkçe dışında bir dilin kullanılması ile çiğnendiğini ve anlamsız bir hale getirildiğini söyledi.
Cumhurbaşkanlığı tarafından yapılan açıklamada ‘Diyarbakır büyük şehir Belediyesi’ne yapılan ziyaretin ne öncesinde nede ziyaret sonrasında iki dilli tabelaya rastlamadığını’ ifade edildiğini anımsatan Bahçeli şunları söyledi; “Sayın Cumhurbaşkanına ilk tavsiyemiz her şeyden önce Diyarbakır Belediyesi’nin resmi internet sitesine bakmasıdır. Site Türkçe ve Kürtçe iki dillidir. Belediye hizmet birimleri Kürtçe ve Türkçe isimlerle yer almaktadır. Cumhurbaşkanı Gül'ün ziyareti de Resmi sitelerinde iki dilli olarak yansıtılmıştır. Cumhurbaşkanı Gül Diyarbakır Belediyesinin ziyaretinde, belediye reklâm panolarında Kürtçe ve Türkçe yazılı ‘Hoş Geldiniz’ afişleri ile karşılanmış. PKK'nın şehir yapılanması KÇK, İmralı canisinin talimatı ile Diyarbakır belediyesinde eş başkanlık uygulanması başlatmış terörist başının Atadığı eş başkan, Cumhurbaşkanı Gül'ün Belediyeye gelişinde karşılayan resmi teşrifat ekibi arasında yer almıştır.
Ancak bilinmelidir ki MHP var olduğu müddetçe milletimizin dağılmasına yönelik beyhude girişimlerin sonuç vermesi, Türkçenin zayıflatılması ve Türk kimliğinin yok edilmesi asla mümkün olmayacaktır. Bu itibarla sorumluluk mertebesinde bulunanların söz ve davranışları ile anayasa suçu işlediklerinin farkına varmaları kendilerinin hayırlarına olacaktır. Türk'ü, Türkçeyi, Türk Milletini siyasi fantezileri uğruna değersizleştirmeyi, küçültmeye ve içini boşaltmaya çalışanları enin olunki ne millet nede yüce Allah affedecektir. Ana Muhalefet partisi de gelişmeleri duyarsız tepkisiz izlemekte, bir anlamda iktidarın değirmenine su taşımaktadır. AKP’nin gerginlik Üzerinden planladığı politikaları artık başak vermeyecek ve iktidara nasıl geldi ise öyle gidecektir.
Bu gün ‘iki dilli hayatın’, yasa ve kural tanımadan uygulanmaya geçildiği birileri tarafından söyleniyorsa bu eşkıyalığın ve başkaldırının cesaretlendiricisinin kesinlikle AKP 'in olduğunu, Milli güvenlik Kurulu toplantısında alınan kararlar yeni bir oyalama sürecinin hayata geçtiğinin göstermiştir. Tek devlet, tek bayrak tek millet ve tek vatana dönük vurgular yalnızca sözde kalmış ve ufukta görülen secim sandığı nedeni ile bir AKP manevrası olduğuna dönük izlenimlerinizi kuvvetlendirmiştir.
MGK bildirisinde ifade edilen; halkımızın her zaman ortaya koyduğu, kardeşlik ve huzur içerisinde bir arada yaşama kararlılığının Türkiye Cumhuriyetinin birlik ve beraberliğinin en gülcü teminatı olduğu ‘İle ilgili kararlılık beyanlarının’, ‘havanda su dövmekten başka bir manaya geldiğini’ belirtir. Allah yüce Türk Milletimizin yar ve yardımcısı olsun.” (ue)