Meclisin kafası karışık

Meclisin kafası karışık

Meclisin kafası karışık

Meclisin kafası karışık

Meclisin kafası karışık
13 Kasım 2009 - 09:55

Meclisin kafası karışık Kırklareli Il Genel Meclisi hazırlık bütçesi görüşmeleri devam eden belirsizlikler yüzünden çok yavaş bir tempoda sürüyor. Şu ana kadar 2010 yılı için Il Özel Idaresi’ne gelen ödeneklerin tamamının Özel Idare çalışanlarının maaş ve ikramiyelerine aktarılması, Il Genel Meclisi’nin de 2010 yılı hazırlık bütçesi görüşmelerinde elinin kolunun bağlanmasına sebebiyet veriyor. Meclisin Kasım ayı 7. birleşiminde başlayan belirsizliklerin dünkü meclis toplantısında da sürmesi kafalardaki soru işaretlerini daha da arttırdı. Bir önceki birleşimde hazırlık bütçesi konusundaki ikilemler sebebi ile dünkü Il Genel Meclisi toplantısına katılan Il Özel Idaresi Genel Sekreteri Raif Kelep, yaptığı açıklamalarla meclis üyelerinin içini daha da kararttı. 2010 yılında yapılacak olan hizmetlerin tamamen Maliye Bakanlığı’nın insiyatifine kaldığına dikkat çeken Kelep, meclisin yanlış kararlar almaması için çalıştıklarını belirtti. Raif Kelep’in uzun uzun örnekler verdiği açıklamalar sonucu, bütçe görüşmelerini yapamayan Il Genel Meclisi üyeleri, ayrıca meclisin 3. gündem maddesi olan 2010 yılı Il Özel Idaresi hazırlık bütçesinde Gençlik ve Spor hizmetleri ile Eğitim hizmetlerine ayrılacak olan ödenekler hakkında öngörüşme de yapamadı. “Programda kalırsak 130 küsür iş var, gerçekleştirilen 40 tane iş var” Kırklareli Il Genel Meclisi Kasım ayı 8. birleşimi dün gerçekleştirildi. Valilik Binası Atatürk Toplantı Salonu’nda saat 11:00’da gerçekleştirilen toplantı rutin olarak yoklama ve geçen birleşimi ait tutanak özetinin okunması ile başladı. Tutanak özetinin katip üye Aydın Karakoç tarafından okunmasının ardından hazırlık bütçesi görüşmeleri ile ilgili söz alan Il Özel Idaresi Genel Sekreteri Raif Kelep yaptığı açıklamalarla meclisin kafasını daha da karıştırdı; ”Bilişim yapılabilmesi o işle ilgili ödeneğin tamamının bütçede bulunmasına bağlı. Programda kalması ne getiriyor. Programda kalırsak 130 küsür iş var, gerçekleştirilen 40 tane iş var. Bunun dışında bürokratları ilgilendiren bir şey yok. Çünkü verilen malzeme kadar iş yapmış oluyoruz.   Yani bize verdiğiniz nakit kadar zaten biz işimizi gerçekleştirmişiz. Bunun ötesinde gücümüzün üzerinde yada bize verdiğiniz yetkinin dışında bir şey harcamamız söz konusu değildir. 50 küsur kanalizasyon var programa alındı. Bunların gerçekleşme imkanı yok. Bunların içinden biz öncelikli olarak gerçekleştirilmesini istediğimiz var diyorsanız şuan da yaptığımız çalışmada  önümüzdeki yılın programın bütçesini hazırlıyorsunuz oraya koyarsınız. Orada devam eder gider. Bunda bir sıkıntı yok tabi takdir meclisin. Ama teknik olarak niye programdan çıkarılmasın ısrar da etmiyoruz? Teklif ediyoruz. Sadece zaten kaldırırsınız kaldırmazsınız bizleri fazla ilgilendirmiyor. Çünkü bizim elimizde program tutarcığında yaklaşık olarak dediğim gibi 90 küsür civarında iş var gerçekleşmesi mümkün olmuyor. Şu an itibariyle ödenek yokluğundan ve diğer sebeplerden dolayı. Ikincisi bütçe görüşmeleri yaparken kanuna göre meclis gider arttırıcı gelir azaltıcı tedbirlerde bulunmaması. Sizin önünüzde bir taslak var yapılmış bir çalışma var. Sayın valimin hazırladığı meclise gönderdiği yani burada şöyle söyleyelim; strateji geliştirme müdürlüğümüz yada diğer müdürlerimiz bizler mutfak çalışanlarıyız. Sizin önünüze mutfaktan çıkan sular ilimizin valisi. Bütçeyi biz bütçe hazırlama talimatını 5018  sayılı kanununa göre  biz hazırlarız. Ilgili kalemlere neler konulmasını lazım geldiğini sayın valimize danışarak yerleştiririz. Ondan sonra bu bütçe önce il encümenine il encümeninde de görüştükten sonrada il genel meclisine gelir. Rakamlar belli, yapılabileceklerimiz belli. 13 milyona nerden ulaştık? Bir kez daha hatırlatmak püf noktasına söylüyorum. 13 milyona ulaşırken son 3 yılın gelir ve gider dengelerine baktık. Bunlar bizi bağlıyor nelerimiz var, nelerimiz yok, ne harcadık, ne kazandık, onlar bağlıyor. Artan ödeneklerin işçi ücretlerine aktarılması için meclise teklif yaptığımızda söyledik. Dedik ki; Bizim bu artan ödeneklerimizin aktarmamızın sebebi işçi ücretlerine Maliye Bakanlığı’nca ödenek gönderilmeyecek olması ve bu ödeneklerin de bütçe kanununa yerleştirilmiş olması. 2009 yılı için belirlenen hedef, yüzde 30 idi. Sonra bu yüzde 9'lara çekildi ve bu da bizde yaklaşık 1 Milyon 40 Bin Lira civarı ücret ödemelerinde. Emekli ikramiye ödemelerini dikkate almadık. Çünkü ne zaman kaç kişinin emekli olamayacağını bilemezsiniz. “Gönlümüz yatırım yapmayı arzu ediyor” Sizler de haklı olarak diyorsunuz ki yahu bizler yatırım yapalım. 3 Milyon 300 Bin Lira para eğer Maliye Bakanlığı tarafından karşılanır ise, sizin bu program sıralamalarınızda bizim teklifimiz odur ki; 1’er Lira ile faslı açın. Faslı açarsınız, listelersiniz, bunların hangisini, hangi öncelik sırasına göre yapılacağını da belirlersiniz. Bütçeye onu bu şekilde koyarsınız. Kabul ettiğiniz program önerilerinde de bütçe ve program önerilerini kabul ederken kararın altına şunları yazarsınız. Dersiniz ki; Genel bütçeden işçi ücretlerin ödenmesinin devam etmesi halinde, Gençlik ve Spor Il Müdürlüğü’ne bu kadar, ulaşım hizmetlerine bu kadar, kültür hizmetlerine vs. bu kadar ayrılacaktır. Bunlar da belirlenmiş olan program öncelik sırasına göre harcanacaktır. Bu para geldiğinde biz ne yapacağız? Para geldiğinde biz bu parayı orada tutmayacağız. Meclise teklifte bulunacağız. Diyeceğiz ki; Bize bu kadar geldi. Maliye Bakanlığı işçi ücretlerini karşılamaya devam edeceğim, dedi. Bu Ocak ayında belli olacak. Biz de bunu size getiririz. Ondan sonra sayın meclis oturur. Hangi işe şimdi ne düşündüyse, o 1’er Lira olarak açılmış fasıllara der ki; Biz bu 3 Milyon 300 Bin Lira’yı a işine bu kadar, b işine bu kadar, demek kaydıyla tahsilatı o zaman yapar. Gönlümüz yatırım yapmayı arzu ediyor. Ama elimizdeki imkanlar da bunlar. Biz meclisimizin yanlış işler yapmaması yönünde gayret ediyoruz ve bu sizin bize duymuş olduğunuz güvene bizim de sizin vereceğiniz karara duyacağımız saygıya bağlıdır. Bu saygının yada güvenin zedelenmesi, hepimizi üzer. Netice itibarı ile sizler ve bizler aynı geminin içerisindeyiz. Şu anda elimizde 78 tane 25 sene üzerinde hesaplayarak söylüyorum. 78 tane arkadaşımızın emekliliği gelmiş durumda.” diye konuştu. Hasan Dağ; ”Eski Il Genel Meclisi Başkanı Sadık Aykanat Il Genel Meclisi’nin saygınlığına gölge düşürmüştür” Raif Kelep’in konuşmasının ardından söz alan CHP Grup Başkanı Hasan Dağ, Il Özel Idaresi Genel Sekreteri Raif Kelep’e, Mart 2009’da Il Özel Idaresi’nde köylere yapılan 300 Bin TL’lik yardımın olup olmadığını sordu. Raif Kelep de söz konusu yardım tutarının her yıl Mart ayında yapıldığını ve konunun eski Kırklareli Valisi Hüseyin Avni Coş ile Il Genel Meclisi’nin mahkemelik olmasına kadar gittiğini söyledi. Sonrasında ise Sadık Aykanat’ın davayı geri çekmesi ile mahkemenin kapandığını dile getirdi. Bunun üzerine sinirlenen Hasan Dağ; ”Eski Il Genel Meclisi Başkanı Sadık Aykanat Il Genel Meclisi’nin saygınlığına gölge düşürmüştür” dedi. Karşılıklı tartışmaların ardından Başkan M. Tuna Soykan Il Genel Meclisi’nin 8. birleşimini kapattı ve 9. birleşimini bugün saat 10:30’da yapılacağını belirtti.