KOFÇAZ’LI ÖZEL SÖYLEŞİ

KOFÇAZ’LI ÖZEL SÖYLEŞİ

KOFÇAZ’LI ÖZEL SÖYLEŞİ

KOFÇAZ’LI ÖZEL SÖYLEŞİ

KOFÇAZ’LI ÖZEL SÖYLEŞİ
01 Nisan 2013 - 09:23





Kırklareli İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Ziya Eser ile Röportaj: Fatih Eser





Kırklareli’nin ileri gelenleri ile yapacağımız “Söyleşi”leri belirli aralıklarla yayınlayacağımız köşemizin ilk konuğu Kırklareli İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Ziya Eser’di. Kendisiyle samimi bir havada bir söyleşi gerçekleştirdik. Sorduğumuz tüm sorulara içtenlikle yanıt veren Genel Sekreterimize teşekkür ediyoruz. 


* Ziya Eser kimdir? Kendinizden bize biraz bahseder misiniz?


Cevap: Çiftçilik yapan bir ailenin 5. çocuğu olarak 20 Şubat 1954 yılında Kofçaz ilçesinde dünyaya geldim. Rahmetli annem bana Kış doksanı 10 gün geçtiğinde 101 gecesi dünyaya geldin” derdi. Ben de onun söylediklerini takvime vurduğumda 15 Şubat günü dünyaya geldiğimi hesaplıyorum. Yani 5 gün arayla nüfus cüzdanı çıkarılmış ve resmi kayıtlarda 20 Şubat doğumlu gözüküyorum. 6 kardeşiz, 4 erkek 2 de kız. 


İlkokulu Kofçaz’da okudum. Başarılı bir öğrenciydim ve ders çalışmaktan zevk alırdım. İlkokul’dan sonra Kofçaz ve köylerinden bir grup öğrenci (15 kişi kadar) büyüklerimizin de telkiniyle, İstanbul Fatih’teki İstanbul’un tek İmam Hatip lisesi olan İstanbul İmam Hatip Lisesi’ne başvurduk ve bir gün sonrası öğleden önce yazılı ve öğleden sonra da sözlü sınava girdik. Ben başarı göstererek okula girmeye hak kazandım. 1966 yılında okuluma kayıt oldum ve İlim Yayma Cemiyeti’nin yurdunda kalmaya başladım. 1973 yılında mezun olduktan sonra o dönemde biz lise mezunu sayılmıyorduk. Eylül döneminde Kırklareli Atatürk Lisesi’nde de 6 dersten fark sınavlarına girdim ve lise mezunu diplomamı da aldım. Böylece aynı dönemde iki okul birden bitirip iki lise diplomam olmuştu. İmam Hatip Lisesi mezunu olarak İstanbul Yüksek İslam Enstitüsü’nü (şimdiki İlahiyat Fakültesi’ni) kazandım. Aynı zamanda da Üniversite sınavlarıyla İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Felsefe Bölümü’nü kazandım ve birini gündüz birini gece olmak üzere iki Üniversiteyi aynı anda okumaya başladım. Ancak 1977 yılında Yüksek İslam Enstitüsü’nü bitirdikten sonra o zamanki maddi imkânsızlıkların da etkisiyle Felsefe Bölümü’ne devam edemedim ve kurayla öğretmenlik atamalarımız yapıldı. Giresun Dereli Lisesi’ne Din Dersi Öğretmeni olarak atandım. Kendi kuramı kendim çekmiştim. Göreve başladıktan bir hafta sonra okul müdürü beni yanına çağırarak okuldaki ihtiyaca binaen Müdür Yardımcılığı teklifinde bulundu ve değerlendirmeler sonunda müdür yardımcılığı görevine başladım. 1 ay kadar sonra ilçede İmam Hatip Lisesi açıldı ve onun da Kurucu Müdürlüğü’nü yaptım. Meslek hayatına da bu şekilde başlamış oldum.  5 yıl Giresun Dereli Lisesinde çalıştım. Daha sonra Kırklareli’ye tayinimi istedim. Bu sırada askerliğimi Manisa Kırkağaç’ta 4 ay kısa dönem olarak yaptım. Ben askerde iken 1982 yılında tayinim Kırklareli İmam Hatip Lisesi’ne çıktı. Kırklareli’ne geldikten kısa bir süre sonra yine müdür yardımcılığı teklif edildi ve bu göreve başladım. Meslek hayatımda Müdür Yardımcılığı, Müdür Başyardımcılığı, Okul Müdürlüğü, Milli Eğitim Müdür Yardımcılığı, İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü ve İl Milli Eğitim Müdürlüğü görevlerinde bulundum. 2 ay gibi az bir süre Milli Eğitim Bakanlığında Bakanlık Müşavirliği yaptım. Yani Milli Eğitim Teşkilatının bütün kademelerinde hizmet etme imkânım oldu. En son şu an bulunduğum Kırklareli İl Özel İdaresi Genel Sekreterliği görevine atandım. Evliyim ve üç çocuk babasıyım.


*  Sizi tanımış olmaktan çok memnun olduk. Hobilerinizi ve sizi tanımlayacak özelliklerinizi öğrenebilir miyiz?


Cevap: Sporu seven bir kişiliğe sahibim. Amatör olarak futbol, voleybol ve masa tenisi ilgi alanlarım arasında olmuştur. Bunun dışında düşünce ve ifadelerimin gelişmesi açısından panel, konferans ve seminerlere ilgi duyar ve katılırım.


* En büyük hayaliniz ve gerçekleştirmek istediğiniz projeleriniz nelerdir?


Cevap: Burada öncelikle temel bir prensibimi belirtmek istiyorum. Bir büyüğümüzün sözü bu; Hayatta ne iş yaparsan yap, ama yaptığın işi iyi yap. Yaptığın iş hamallık ta olsa Cumhurbaşkanlığı da olsa… şeklinde bir öğüttür bu. Ben bu öğüte temelden inanan birisiyim. Bulunduğum görevleri iyi yapmaya çalışırım. Şu an bulunduğum görev itibariyle ilimizin kentsel iyileştirilmesine, imarına ve turizm alanlarının süratle ele alınmasına ihtiyaç olduğunu düşünüyorum. Bu yönde çalışmalara başladığımızı söyleyebilirim. 


* Peki özellikle en çok üzerinde durduğunuz ve Kırklareli’de olmadığınız dönemlerde de Kırklareli’de olmasını istediğiniz ve ben bu imkanları sağlayacak bir göreve geldiğimde şunu yapardım dediğiniz projeniz nedir?


Cevap: Fatih bey bu sorunuzu tek bir projeyle açıklamak mümkün değil. Kırklareli’mizin önce büyükçe bir köy görünümünden kurtarılması gerekir. Bunu açmak istemiyorum, çünkü benim hizmet alanım bu değil, onun için haddimi aşmak istemem, olmasını istediğim şeyi sorduğunuz için söyledim. Biliyorsunuz yol medeniyettir. Özel İdaremizin hizmet alanında bulunan yolları, köylerimizin içme sularını, kanalizasyonlarını olması gerektiği duruma getirmek için var gücümüzle çalışıyoruz.


* Şu an yaptığınız işin dışında hayatta her şey kanuni olsaydı hangi işi yapmak isterdiniz?


Cevap: Açıkça söylemek gerekirse yine şu anda yapmak istediğim işi yapmak isterdim. Milli Eğitim Teşkilatının çeşitli kademelerinde toplam 35 yıl hizmetim oldu. Yaptığım bütün işlerden de büyük bir huzur ve keyif alarak ve arkamda hoş bir seda bırakarak ayrıldığımı düşünüyorum. İnşallah buradaki görevimde de güzel işlere imza atarak günü geldiğinde hoş bir seda bırakırım diye düşünüyorum. 


* Hayatınızda yaşayamadığınız için pişmanlık duyduğunuz şeyler var mı?


Cevap: Yaşadığım her şeyden büyük bir huzur duydum ve yaşayamadığım bir duygum hayatımda hiç olmadı.


* Ulaşamadığınız biri ile tanışıp sohbet etme imkânınız olsaydı bu kim olurdu ve ne konuşmak isterdiniz?


Cevap: Allah’a şükürler olsun ki arzu edipte ulaşamadığım kimse olmadı hayatımda diyebilirim. 


* Ziya Eser’in hiç kimsenin görmediği ve bilmediği bir özelliği var mı?


Cevap: Hayatımda her zaman herkese karşı açık olan birisiyim. Hiçbir zaman arka planlarda başka düşünceler besleyen biri olmadım. Paylaşımcı bir kişiliğe sahibim duygu ve düşüncelerimi herkesle açıkça paylaşırım. Dolayısıyla çevremde bilinmeyen bir yönüm ve düşüncem olmadığını düşünüyorum. Karşımdaki insanların da bana karşı dürüst olmalarını isterim ve insanların arka planları hoşuma gitmez. 


* Ziya Eser’i en çok ne kızdırır ve bu kızgınlıklarınızla baş edebiliyor musunuz?


Cevap: Az önce bahsettiğim prensiplerin dışına çıkılması iş hayatı da olsa özel hayatta da olsa bu beni kızdırır. İş hayatımda ya da özel hayatımda bilmem gereken bilgi ve paylaşımlar bilerek veya bilmeyerek benden uzak tutuluyorsa bu beni kızdırır ve gereğini yaparım. İş hayatımda özellikle personelime söylediğim, doğru ve zamanında bilgilendirmedir. Düzgün iletişimdir.. Bunun aksi beni kızdırır. 


* Yoğun bir tempoda çalışıyorsunuz bunu biliyoruz. Mesai saatleri dışında da yoğun bir hayatınız var mesleğiniz ve göreviniz icabı. Peki Ziya Eser işte değilse nerdedir?


Cevap: İşte değilsem ailemle, eş, dost veya arkadaşlarımla birlikteyimdir. Herhangi bir sosyal veya kültürel etkinlikte veya bir dost meclisinde olurum.


* Hangi takım taraftarısınız?                                                                                      


Cevap: Allah’a şükür Fenerbahçeliyim. 


* Sigara ya da alkol kullanır mısınız?


Cevap: Hayır. Sigara ve alkol kullanmıyorum.


13- En sevdiğiniz renk hangisidir?


Cevap:  Sarı ve Lacivert.


* Ne tür müzikler dinlersiniz?


Cevap: Türk Halk müziği ve Türk Sanat Müziği dinlemekten zevk alırım.


*  En sevdiğiniz şarkı hangisi ve neden?


Önce biraz tebessüm ettikten sonra Cevap: İndim havuz başına ve İkimiz bir fidanın güller açan dalıyız şarkıları. Gençlik dönemlerimizden kalma hatıralarımız var tabiî ki. Her iki şarkının da insanların sevgi dünyası ve sevgi paylaşımlarını çağrıştırdığı için. 


* Şu an ruhunuzun olmak istediği yer neresi?


Cevap:  (Espirili bir şekilde) Tabiî ki ruhumun bedenimde olmasını isterim, yoksa ölmüş olurdum. Ölmeyi kim isterki! Kofçaz’da olmak isterdim. Temiz havası ve güzel doğası ile görülmeye ve gidilmeye değerdir Kofçaz.


* İzlemekten keyif aldığınız TV Programları nelerdir?


Cevap: Tartışma ve panel tarzındaki programları izlemekten keyif alırım.


* Hayatta en çok kıymet verdiğiniz insan kimdir?


Cevap: Ailem (eşim, çocuklarım, çocuklarımın eşleri, torunlarım), dostlarım.  Varlık alemindeki herkesi ve her şeyi sevmeye de gayret eder ve kıymet veririm. Yaratılanı severiz yaratandan ötürü yani… 


* Göreve geldiğinizde büyük bir ziyaretçi akınına uğradınız. Bu sizi baskı altına alıyor mu?


Cevap: İlimizin tamamından büyük bir ilgi ile karşılanmam beni fazlasıyla memnun etti. Şüphesiz bir o kadar da sorumluluk yükledi omuzlarıma. Tüm ilçe ve köylerimizdeki içme sularının güzelleştirilmesi, altyapılarının tamamlanması ve yollardaki eksiklerin tamamlanması hususunda özveriyle çalışacağız. Belediye mücavir alanları dışında kalan her türlü yapılanmayı mevzuata uygun bir biçimde düzenlemeye önem vereceğiz. İnsanlarımızın bize olan güvenlerini boşa çıkarmamak için ekibim ve ben büyük bir özveri göstererek çalışacağız ve gösterilen bu sevgi, ilgi ve beklentiyi boşa çıkarmayacağım inşallah. 


* Son olarak eklemek istediniz bir şey var mı?


Cevap:  Kırklareli benim memleketim. Ben memleketimi tanıyorum, memleketim beni tanıyor. Memleketime ve ülkeme hizmet etmek benim için en büyük onurdur. İlimiz valisi sayın Mustafa Yaman’ın riyasetinde gerekli hizmetleri gerçekleştiriyoruz inşallah. Daha yapacak çok işimiz var diyorum ve size de söyleşimiz için çok teşekkür ediyorum. 


Biz de Sayın Genel Sekreterimize samimiyetle tüm sorularımızı cevapladığı için ve bize vakit ayırdığı için teşekkür ederiz.