Kırklareli’nin kendine özgü tek dergisi Cep Sanat, uçurumun kıyısından döndü Hemen her ayın 30’unda veya 31’inde yollarda, elindeki küçük bir poşetin içinde, dağıtılmayı bekleyen bir dergisiyle size gülümsediğini görürsünüz Savaş Erdem’in. Verdiği emeklerin, harcadığı enerjinin, feda ettiği uykularının, gözünü kırpmadan yaptığı masrafların meyvasını almak için uzatır sizi gördüğünde dergisinden bir tane. Tek beklentisi de, onun dergiyi size verirkenki yüz ifadesinin ve mutluluğunun ne anlama geldiğini hissedebilmenizdir. Savaş Erdem, Kırklareli’nin çok yakından tanıdığı bir kültür ve sanat adamı. Çünkü deyim yerindeyse 10 parmağında 10 marifet olan bir insan. 3. yılına giren ve 36. sayısına ulaşan Cep Sanat dergisinin Ekim sayısında, “Benim Köşemden” adlı sayfasında şunlar yazıyordu: “Bilindiği üzere bu tür yayınlar (özellikle amatör bir ruhla çıkan dergiler) hayatta kalabilmek için epey çaba harcarlar. Büyük mücadele verirler. Ve özellikle de sorumlu kişileri. Harcanan emek dışında ekonomik çıktı da tavan yapmakta....” Savaş Erdem, bir takım zorluklar nedeniyle derginin yayınına nokta koyma kararı almış bu ay. Ancak sadık dostlardan alınan buruk tepkiler ve hüzünlü duygular nedeniyle, bir süre daha dişini sıkmaya karar vermiş. Erdem, bu kararına yönelik olarak şunları söylüyor: “Kırklareli’yi her şeyiyle tanıtan ve buranın adını ulusal kulvarda ezberleten; şehrimizin kültürel, turistik, sanatsal bakımdan tüm güzelliklerini kombine bir halde sunmaya çalışan Cep Sanat, maalesef ilgisizlik nedeniyle kırılma noktasına geldi. Beni en çok üzen şey de, bu ilgisizliğin Kırklarelililerden olması. Çünkü Cep Sanat’a şehir dışından daha yoğun ve şaşırtıcı bir ilgi var. Özellikle sayfalarımızda yer alan Kırklareli’nin turistik ve yemek kültürüne yönelik değerlendirmelerimiz müthiş ilgi görüyor. Örneğin insanlar hardaliyeyi merak ediyor. Ben de kargoyla yolluyorum.” Amacının Kırklareli’yi ve Kırklareli insanını dışarıya tanıtmak olarak belirten Erdem, bu çabasına Kırklareli insanının sessiz kalmasına sitem ediyor. Derginin her ay düzenli olarak Milli Kütüphane’ye de gittiğini ifade eden Erdem, bu işlemin Kırklareli’nin geleceği açısından arşiv özelliği taşıyan bir belgesel niteliğini barındırdığını vurguladı. 6 yıl boyunca 72 sayı ile Istranca Rüzgarı dergisine imza atan Savaş Erdem, o dönemlerde Kırklareli Kültür ve Dayanışma Derneği’nin pasifliği nedeniyle kapanan bu derginin ardından, alışılmadık bir sıkıntıya düştüğünü ve bunun neticesinde Cep Sanat’ı hazırlamaya başladığını anlattı: “Cep Sanat her şeyiyle farklı bir dergi. Amatör bir ruhla yola çıkan ve hala o amatör ruhu bünyesinde barındıran bir dergi. Çünkü amatörde her zaman özveri vardır, farklı bir güzellik, başka bir sıcaklık vardır. Cep Sanat mizanpaj olarakta sıradışıdır. Soldan sağa değil de, sayfaları yukardan aşağıya çevrilerek okunan bir dergidir. Cep Sanat, kendini ulusal çapta kabul ettimiş ve kendine yurt genelinde yer yapmış bir dergidir. Ben Istranca Rüzagarı’da dahil tam 10 yıldır, dergicilik yapıyorum ve tam 108 sayıda imzam var. Bu da tabii ki tecrübeyi beraberinde getirir. Cep Sanat asla klasik bir dergi değildir.” Dergiye şehir dışından daha fazla ilgi olduğunu tekrarlayan Erdem; “Şehir dışına 80’e yakın dergi gönderiyorum. Biz de ise 15-16 tane sabit abonenin dışında herkes, hep ‘Bir tane bırakırsın’ diyor. Ama kimse katkıda bulunmaya yanaşmıyor. Daha doğrusu düşünmüyor. Ben 3 yıldır, hem maddi hem de manevi olarak bu yükü seve seve üstlendim. Ancak Kırklarelililerden hiç beklediğim alakayı göremedim. Burada kurumlarda dahil olmak üzere 80 taneden fazla dergiyi, bir amaç uğruna dağıtıyorum. Ancak 3 yıldır, bu emeğin, bu özverinin ve bu fedakarlığın kıymetini kimse bilmedi.” diyerek, severek ilerlediği bu yolda gelmiş olduğu noktayı gösteriyor aslında bizlere. Insanların ayda sadece br kere yarım paket sigara parasını ayırarak, bu işin sürekliliğine külfetsiz bir katkıda bulunabileceğini anlatan Savaş Erdem, dergini akıbeti ile ilgili de şunları söyledi: “Ekim ayı sayısını çıkarmayacak ve bu işe tamamen nokta koyacaktım. Ancak yine de, gelen söylemler üzerine, fedakarlığımı daha da genişleterek devam etme kararı aldım. Kasım ayı sayısında da içerik olarak, hacim olarak artmış ve değişmiş, yenilenmiş bir Cep Sanat ortaya çıkacak. Tabii ki ben devam kararını ‘Inşallah’ diyerek, bakış açısının değişeceği ve ilginin artacağını umut ederek aldım. Ancak aynı umursamazlık devam ederse, Kırklareli kendisiyle ilgili bir güzelliği tamamen kaybetmiş olur ve Cep Sanat yayın hayatına son verir.”