“Kırklareli suyunun manganı Sağlık Örgütü Standartlarında”

“Kırklareli suyunun manganı Sağlık Örgütü Standartlarında”

“Kırklareli suyunun manganı Sağlık Örgütü Standartlarında”

“Kırklareli suyunun manganı Sağlık Örgütü Standartlarında”

“Kırklareli suyunun manganı Sağlık Örgütü Standartlarında”
17 Aralık 2010 - 09:58

Kırklareli Belediye Başkan Vekili Ünal Başkur, Kırklareli Vali
Yardımcısı Volkan Köksal Başkanlığında 14 Aralık 2010 Salı günü toplanan
İl Hıfzıssıhha Kurulu toplantısında İl Sağlık Müdürü Dr. Mustafa
Saymaz’ın Kırklareli'nde içme suyunda zaman zaman demir ve alüminyum
değerlerinin yüksek olduğunu söylediğini belirtti ve bunun üzerine, dün
basın mensuplarıyla birlikte Kırklareli Belediyesi’nin Su Arıtma
Tesislerine giderek basın mensuplarına suyun arıtıldığı ana merkezde
açıklama yaptı.
Başkur, Belediye’nin Su Arıtma Tesisleri’nde basın toplantısı yaptı


HABER MERKEZİ
Kırklareli Belediye Başkan Vekili Ünal Başkur, geçtiğimiz gün toplanan İl Hıfzısıhha Kurulu’nda Kırklareli İl Sağlık Müdürü Mustafa Saymaz’ın söylediği bazı sözleri hatırlatarak bunların doğru olmadığını belirtti ve basın mensuplarıyla birlikte Kırklareli suyunun arıtıldığı merkeze giderek bir açıklama yaptı. Başkur Sağlık İl Müdürü Saymaz’ın şu sözlerini hatırlattı; “Kırklareli Belediyesi’nin arıtma tesisinin manganı arıtamadığı ve gerekli önlemlerin alınması için yeni bir tesisin kurulması gerekli. Kırklareli'nde içme suyundaki mangan oranı Dünya Sağlık Örgütü standartlarının 6 katı üstünde. Mangan insan hayatını tehdit edebilecek düzeyde olan su sarımtırak ve kahverengi akar. Mangan insan hayatını ciddi anlamda etkiler, geçici ve kalıcı hasarlara yol açabilir. Kronik bronşit ve kas zayıflığına neden olan mangan kas zayıflığı, uykusuzluk, güçsüzlük, şişmanlığa, deri problemlerine, doğumlarda problemler, saç rengi ve kan şekeri bozukluklarına neden olmaktadır. Manganın sudan arıtılması mümkün”
Başkur, sudaki mangan seviyesinde Dünya Sağlık Örgütü’nün 0,5 mg/litre olan standartlarının 6 kat üzerinde olmadığını iddia ederek şunları kaydetti;
“Alt yapıdan kaynaklanan bir mangan sorunu ile karşı karşıyayız. Yılın belirli aylarında dönemsel olarak mangan sorununu maalesef yaşıyoruz. Bu sorunda suda renk ve koku olarak karşımıza çıkıyor. Elimizdeki imkanlar dahilinde biz bunu aşmaya çalışıyoruz ve ham su dediğimiz baraj havzasından aldığımız su zaman geliyor yarı ölçekte, zaman geliyor 5/1 ölçekte mangan seviyesi düşülerekten Kırklareli halkının kullanımına açılıyor. Bu sene biraz belki su hacmindeki fazlalıktan dolayı olsa gerek geçmiş yıllarla kıyasladığımızda suyumuzdaki mangan yükselimi Ekim ayının ortaları gibisinde karşımıza çıkmaya başladı. Dediğimiz tarzda baraj zeminindeki suyun birikme seviyesindeki toprak yapısından kaynaklanan bir sonuç bu. Aldığımız tüm veriler bu doğrultuda. Onca bu konuda bilimsel üniversite çerçevesinde öğretim verenlerle diyalog kurmamıza karşılık, su teknolojisi ile uğraşan firmalarla diyalog kurmamıza karşılık onlardan somut bir çözüm maalesef elde edemedik. Elde edememe sıkıntısını sürekli yaşıyoruz. Bu bize sıkıntı ve üzüntü veriyor. Günümüz teknolojik koşullarında bu sorunu çözememek bizlere rahatsızlık veriyor. Dönemsel olarak o dönemi geçirdik, bir şekilde havaların soğuması, bir şekilde suyun üst zemininden suyu alaraktan yaklaşık bir hata on günden bu yana mangan istenilen verilerin olabildiğince altındadır. Hatta bu güne özgü veri vermek gerekirse biz her gün bunu test ediyoruz. Dünya Sağlık Örgütü’nün standardı 0,5 mg/litredir. Bu gün barajdan almış olduğumuz veriler 0, 074’tür.şehir içine kullanma suyu olarak sunmuş olduğumuz suyun mangan seviyesi ise 0,065’tir. Bu veriler ortada iken 14 Aralık 2010 tarihinde bizim çevre mühendisimiz ve kimya mühendisimizin de katıldığı hıfzısıhha toplantısında çokta gerçeklerle örtüşmeyen bir veri sunumu olmuş. Üstüne üstlük oraya sunulan verilerde hiçte böyle bir değer olmamasına karşın dünya standardının 6 katı yüksekliğinde bir su Kırklareli halkına içirilmektedir tarzında bir yaklaşım sergilenmiş hatta yerel gazetelerimizin bir tanesinde bu haber yayımlanmıştır. Bunun doğru olmadığını iddia ediyoruz. Nitekim hıfzısıhha toplantısında sunulan bu mangan verilerinde dahi bu Sağlık Müdürlüğü’nün verisidir ve en yüksek verileri 1.05, ondan sonraki verilerde ise 0.3 ve 0,4 düzeyindedir. Çoğunluk veride 0,1 düzeyinde olmasına karşılık normal standardın 6 katı diye bir beyanat verilmesini dediğim tarzda biz manidar buluyoruz ve anlamsız buluyoruz. İsteğimiz bunun bir şekilde düzeltilmesidir. Eğer teknik bilgi aktarımında bir yanlışlık varsa bunun mutlaka düzeltilmesi gerekir. Çünkü su insanın olmazsa olmazıdır. Olmazsa olmazların üzerinden bazı spekülasyonların yapılması halkı galeyana getirir.
Dönemsel olarak bu süreci biraz sıkıntılı geçirdik. Hatta hıfzısıhha toplantısında Kırklareli Üniversitesi’nden bu konuda araştırmaları olan kişilerin, Üniversiteden bilim insanları olduğunu dile getirdiler. Aynı gün biz üniversiteye yazışmaya geçerek önümüzdeki günlerde bu konuyla ilgili değerlendir toplantısı yapmak istiyoruz. Kırklareli Üniversitesiyle de bu soruna çözüm bulmayı Ümit ediyoruz. Bizde imkanlarımız dahilinde bu sorunu ortadan kaldırabilmek için elimizden gelen çabayı sarf etmeye çalışırız, çalışacağız.”
Başkur suyun içilmeyecek düzeyde olmadığını belirterek belediye arıtma tesislerinde ham su ve arıtılmış sudan içererek hiçbir problemin olmadığını, ham suyun daha tatlı olduğunu belirtti. (ue)