Kırklareli "Gündoğdu" dedi Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Olağan Il Kongresi Pazar günü Esnaf Odaları Birliği Eğitim ve Kültür Salonu'nda yapıldı.  Il eski Başkanı Ihsan Kazan'ın divan başkanlığı için verilen önergeyi okumasının ardından yapılan oylamada Divan Başkanlığı'na MYK üyesi Ahmet Sırrı Özbek seçildi. Gündem maddelerinin okunması ve kabul edilmesinin ardından Olağan Genel Kurul, saygı duruşu ve Istiklal Marşı'nın okunması ile başladı. Ardından çalışma ve hesap raporları il eski başkanı Ihsan Kazan tarafından okundu. Raporlar oylama yapılarak oy birliği ile kabul edildi. Dilek ve Temenniler bölümünün başında CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, CHP Genel Sekreteri Önder Sav ile partinin milletvekilleri tarafından gönderilen tebrik mesajları okundu. Daha sonra söz verilen CHP 22. Dönem Kırklareli Milletvekili Mehmet Siyam Kesimoğlu, 2 adayın yer aldığı kongrenin olgunluk içinde geçeceğine inandığını belirterek, "CHP'nin geleneğinde sorumluluk var. Kazanan kaybedeni kucaklar. Kaybeden küsmez. Bu sorumlulukla hareket edilecektir" dedi. Gündemde olması gereken konu TSK' mı, işsizlik mi? Kongrede daha sonra söz alan CHP Kırklareli Milletvekili Tansel Barış, ülke gündeminin saptırıldığını ifade ederek, asıl konuşulması gereken konuların gündem dışına itildiğini savundu. Barış, "Bugün ülkemizde gündemde olması gereken neler var arkadaşlar? TSK' mı gündemde olmalı yoksa işsizlik mi? Bugün gündemde olması gereken çiftçilerimizin sorunları mı, işsizlerimizin sorunları mı, emeklilerimizin sorunları mı? Yoksa Türk Silahlı Kuvvetleri'nin yok edilmesi, harcanması, prestijinin yok olması için yapılan bir takım entrikalar mı?" diye sordu. Asıl gündem maddesini zor durumdaki halkın sorunlarının oluşturduğuna değinen Barış, "Bu ülkede yüzde 20 işsizlik var. Gençlerimizin yüzde 30'u işsiz geziyor. Üniversite mezunlarımızın yüzde 50'si işsiz dolaşıyor. Resmi rakamlara göre 3.5 milyon işsiz ama gerçekte 5 milyon işsiz var. Son 1 yıl içinde 1 milyon kişi işini kaybetmiştir. Trakya'da da 50 bin kişi bu sayının içinde yer almaktadır. CHP iktidarında işsizlik hedef yüzde 5'in altındadır. Istihdam için seferberlik yapılacaktır. Özel sektöre vergi indirimi ve sigorta desteği sağlanacaktır. Üretim Türkiye ekonomisine çekilecektir. Mustafa Kemal Atatürk'ün dediği gibi; 'Çalışmadan, yorulmadan ve üretmeden rahat çalışmak yoktur' arkadaşlar" dedi. Emniyet Genel Müdürlüğü'nün ağır silah almasına izin veren düzenlemenin Meclis gündemine getirilmek istendiğini anlatan Barış, bu düzenleme ile Emniyet ile TSK'nın karşı karşıya getirilmesinin amaçladığını iddia etti. Barış, "TSK ile Emniyeti karşı karşıya getirmek için her türlü entrika yapılmaktadır. Bugün TBMM'ye getirilmek istenen ve Emniyetin ağır silah ithal etmesine olanak tanıyan yasal düzenlemeyi getirmek isteyen iktidar, bunun nereye varacağını gerçekten iyi düşünmeli. TSK ile Emniyeti karşı karşıya getirmek için giriştiği bu eylemlerin sonucunda neler yapılmak isteniyor. Herkesin bunu iki kere düşünmesi lazım. Anketler AKP'nin oy kaybının devam ettiğini gösteriyor. Ancak bu nedenle rehavete kapılmayalım. Daha çok çalışmamız lazım. Çok çalışmalıyız ki CHP'liler özledikleri iktidara kavuşsun. Kırklareli olarak bu kongrenin bitiminde CHP'nin iktidar yürüyüşünün buradan başlamasını istiyoruz. Bu kongre Türkiye'de CHP'nin ilk kongresi. Dolayısıyla biz bu ateşi Kırklareli'nden yakarak tüm Türkiye ye yayılmasını sağlamalıyız" diye konuştu. "Türkiye'nin önündeki tuzakların hepimiz farkındayız" CHP'li Barış'ın ardından söz alan CHP Kırklareli Milletvekili Turgut Dibek ise ülkenin önüne bir takım tuzaklar konulduğunu öne sürerek 2010 yılının Türkiye açısından çetin bir yıl olarak geçeceğini savundu. Dibek, şöyle  konuştu; "Türkiye'nin önünde maalesef tuzaklar var ve bu tuzakların aslında hepimiz farkındayız. Ne yapacağız, ne yapmalıyız? Anayasamızın önünde, Cumhuriyetin önünde öyle güzel tuzaklar kuruluyor ki her gün bunları tekrar tekrar yayınlıyorlar. Hükümette bunları bilerek ve isteyerek pazarlıyor. Sanki bunlar Cumhuriyet güçlendirmek, demokrasiyi güçlendirmek, Türkiye'yi güçlendirmek adına yapılıyor ama aslında müthiş tuzaklar kuruluyor. 'Bu tuzakları kim kuruyor' dediğimiz de ya da 'nasıl temizlenecek' dediğimizde yanıtlara bakmamız lazım. Çok değil 1 yıl sonra seçim var. Bu yıl çok çetin geçecek. Cumhuriyete karşı suç işlediği sabit olmuş bir iktidar var. Laik Cumhuriyete karşı eylemlerin odağı olmuş bir iktidar var. Işte çıkardığı yasaları görüyoruz. CHP olarak biz Anayasa Mahkemesi'ne gidiyoruz. Kaç tanesinin iptal olduğunu biliyorsunuz. Göz göre göre hiç çekinmeden o kanunları çıkartıyorlar. Anayasaya aykırı olduğu çok net bilinen bir yasayı bilerek ve isteyerek geçirdiler. Aradan 6 ay geçti. Neyi amaçlamışlar neyi değiştirmişler apaçık önümüzde duruyor. 6 ayda neler oldu hepimiz biliyoruz. Bir Anayasa değişikliği paketi ile karşı karşıyayız. 'Türkiye'nin buna ihtiyacı var' diyorlar. Türkiye'nin Anayasa değişikliğinde ihtiyacı olan maddeler var. Ancak 1982 Anayasasında değişen 75 madde var. Biz dokunulmazlığın değiştirilmesini istiyoruz o yok. Onun yerine bir iki tuzak var, askeri yargı var, asker personelin karşılaşacağı süreç var, türban olayı var. Türkiye'de Anayasa değişikliği yapacak bir ortam yok. Cumhuriyete karşı suç işlemiş bir iktidarın Türkiye'nin önünde böyle bir değişikliği yapması mümkün değil. Bunu yapmaya niyetlenecekler. Müthiş gergin bir süreç yaşayacağız. Bunu engelleyeceksek biz engelleyeceğiz. Bu değişikliği yapamayacaklar. Gözlerini karartmak zorundalar ve her şeyi göze almış durumdalar. Tekrar hukuka aykırı eylemlerin odağı haline geldikleri yönünde bir dava açılmasını dahi göze almış durumdalar. Yaptıkları eylemler aldıkları kararlar o kadar çok Danıştay'dan dönüyor ki. Iktidar 'ben hukuk tanımam, ben anayasa tanımam' diyor. 'Benim hakkımda kapatma davası aç' diyor. Bunu da istiyorlar. Başbakan çıkıp ağlıyor. Bunu engelleyecek olan biziz. CHP'ye karşı da kurulmuş tuzaklar var. Bunları da kimlerin kurduğunu görüyoruz. Kırklareli'nde genel seçimleri yaşadık. Herkes elini vicdanına koysun. Kim ne istedi de verilme di kim ne istedi de olmadı parti içinde. Kime ne dendi. O tuzakları kurmaya çalışanların niyeti belli. Geçen Pazar TEKEL işçilerinin mitinginde idim. Ertesi gün gazeteleri açtım hiç haber yok. Türkiye de bir oyun var. Bize karşı tuzaklar kuruluyor. Bizim birlik ve bütünlüğe ihtiyacımız var. Bir kişiyi dahi kaybetme lüksümüz yok. Kırklareli'nden bir mesaj vermeye o tuzaklara cevap vermeye ihtiyacımız var. Biz Cumhuriyetin asli unsurlarıyız. Gücümüzü mutlaka kullanmak zorundayız. Bu partide herkese yer var." "Kırılıp dağılmamızı bekleyenler var" Milletvekillerinin konuşmalarının ardından son olarak il başkan adaylarına söz verildi. Ilk olarak konuşan Il Başkan Adayı Vecdi Gündoğdu, "Demokrasi şölenine hoş geldiniz" diyerek başladığı konuşmasında önce partisinin yereldeki çalışmalarını eleştirdi ardından birlik ve beraberliğe vurgu yaptı. CHP'nin önünde "dik bir yokuş" olduğunu söyleyen Gündoğdu, "Bir yanda AKP'nin durumu diğer yanda yeni oluşum hareketleri. Gezdiğim ilçelerde ve beldelerde kadın kollarımızın sosyal aktive anlamında müthiş bir eksiği var. Kadınlarımıza çok fazla bir önem verildiğini de göremedim. Kadın kollarına bir çeki düzen vermemiz gerekiyor. Gençlik kollarımızda da müthiş eksiklerimiz var. Birçok arkadaşlarımız diyor ki gençlerimiz nerede. Bende onlara soruyorum sizin oğlunuz CHP'ye üyemi? Önce iğneyi kendimize batıracağız. Gençlik kollarında işler birkaç arkadaşımızın üzerine kalmış öyle gidiyor. Sosyal aktivite olarak ta bir sürü eksiğimiz var. Sadece bazı duyarlı başkanlarımızın yaptığı aktiviteler var. Bunlar bir yere kadar ondan sonra ne olacağı belli. Bir tehlikeden bahsetmek istiyorum. Bizim kırılıp üzülüp dağılmamızı bekleyen yeni oluşumlar var. Bunlar hemen kapının arkasında bekliyor. Sizden ricam sakın ha! Türkiye'de CHP'nin yükselmeye başladığı bir ortamda sakın sizi partinizden uzaklaştırmaya çalışanlara izin vermeyin. Partililerimizi olur olmadık yerlerde eleştiriyoruz. Bu başkalarına hizmet ediyor. Partililerimize her zaman sahip çıkın" şeklinde konuştu. "Fırtınalı denizler deneyimli kaptan ister" Son olarak konuşan Il Başkan Adayı Ragıp Yusuf Pişkinoğlu, önce özgeçmişini anlattı, ardından küçük kızı Ceren Hande Pişkinoğlu'nu kürsüye davet etti. Pişkinoğlu, kızının partinin en genç üyesi olduğunu belirtti. Kızının adının baş harflerinin CHP'yi oluşturduğuna dikkat çeken Pişkinoğlu, delegelerden yoğun alkış aldı. Türkiye için yola çıkmayanların tarih sayfalarında kaybolup gittiğini ifade eden Pişkinoğlu, "Adına siyasi parti diyen bazı menfaat grupları tarihin çöplüğünde çoktan yerini aldılar bile. Fakat hiçbir kuvvet CHP'yi inandığı yoldan ayıramayacaktır. Bizim Cumhuriyet ve demokrasiye inancımızı dile getirmekten hiç kimse alı koyamayacak. Yolumuz Atatürk yoludur. Bu kongre ülkemizde CHP'nin yaptığı ilk kongredir. O nedenle tüm partililere örnek olsun. Yapılan tüm seçimlerde en fazla oyu almayı başaran Kırklareli Il Örgütü bu kongreyi de alnının akı ile başarıp bu salondan sonuç ne olursa olsun kol kodla gülerek çıkmayı başaracaktır. Ben bunu sizlerde görebiliyorum. Ülkeye demokrasiyi vadeden bizler özellikle parti içinde bunu uygulamaya özen göstermeliyiz. Demokrasi kavramını önce kendi içimizde sindirdikten sonra bunu geniş hak kitlelerine yayabiliriz. Parti içi demokrasi CHP için vazgeçilmezdir" dedi. CHP'lilerin tarihten gelen bir sorumlulukları olduğunu ve bu sorumluluğu yerine getirmeye devam edeceklerini vurgulayan Pişkinoğlu, şunları söyledi; "Ülkemizde korku imparatorluğu yaratmaya çalışan adına da ak diyen birileri var. Bununda önündeki en büyük engel CHP olmaya devam edecektir. Bu bizim tarihten gelen bir sorumluluğumuzdur. Çocuklarımızda bu yolda devam edecek. Fırtınalı denizler deneyimli kaptanlar ister. Partinin geleceğini şekillendirmede en doğru kararı vereceğinize inanıyorum. Bize bu görevi verin sizi en iyi şekilde temsil ederek Kırklareli'ni CHP'nin kalesi yapmaya devam edelim. Bir takım oyunlar var ama buna izin vermeyeceğiz. Herkesi geçmişine bakmadan CHP çatısı altında toplamak bizim görevimizdir. Gelin bunu birlikte yapalım." Konuşmaların ardından Il başkanlığı seçimlerine geçildi. Seçimde Parti'nin 354 il delegesinden 335'i oy kullandı. Ragıp Yusuf Pişkinoğlu'nun listesi oyların 98'ini alırken Vecdi Gündoğdu'nun listesi 234 oy aldı. 3 oyda geçersiz sayıldı.