Kırklareli esnafı değişik buluşlarla krize direniyor

Kırklareli esnafı değişik buluşlarla krize direniyor

Kırklareli esnafı değişik buluşlarla krize direniyor

Kırklareli esnafı değişik buluşlarla krize direniyor

Kırklareli esnafı değişik buluşlarla krize direniyor
03 Şubat 2010 - 09:36

Kırklareli esnafı değişik buluşlarla krize direniyor Geçtiğimiz günlerde açıklanan TÜIK (Türkiye Istatistik Kurumu) verileri, ilimiz Kırklareli’nde nüfus azalması yaşandığını gösterdi. 2007 rakamlarına kadar gerileyen Kırklareli’nde halen köyden devam eden iç göçün, çoğunlukla Lüleburgaz ilçemizde yoğunlaştığını yazmıştık. Ancak Lüleburgaz’daki rakamsal durağanlıkta, gözlerden kaçmayan bir ayrıntıydı. Bunun birinci sıradaki sebebi ekonomik kriz. Yapılan araştırmalar her ne kadar kriz zamanında Kırklareli’nde kapanan işyeri olmadığını gösterse de, küçük çaplı girişimlerin fazla uzun ömürlü olmadığı bir gerçek. Bir anlık hevesle açılan hizmet odaklı dükkanlar, üzerinden fazla bir zaman geçmeden kapanıveriyor. Nitekim daha önce bu konuya yönelik açıklamalar yapan KSMMMO (Kırklareli Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası) Başkanı Burhan Üstünkol, Kırklareli’nde belli bir sermayesi olan kişilerin profesyonel bir piyasa araştırması yapmadan, sadece görerek, heves ederek işyeri açtığını, bunun sonucunda da girişimlerin kısa ömürlü olduğunu söylemişti. Buna ek olarak Üstünkol, 2009 yılında Kırklareli’nde bin küsur işyeri açıldığını, ancak 5-6 ay içinde yaklaşık 600 tanesinin kapandığını belirtmişti. Geçtiğimiz günlerde objektiflerimize takılan ilginç bir görüntü, Kırklareli’ndeki bazı işletmecilerin ne kadar alternatif düşüncelere sahip olduğunu gözler önüne serdi. Dükkanının bir camına “Indirim” yazısını yazdıran işletmeci, belki de bu kampanyadan umduğunu bulamadı ve farklı bir metodla işletmesini ayakta tutmaya karar verdi. Dükkanının camına “Işyerimize ortak aranıyor” yazısını asan işletmeci, genellikle görmeye alışık olduğumuz; “Devren kiralık dükkan, satılık dükkan, tasfiye sebebiyle kapatıyoruz, kapatma dolayısıyla zararına satışlar” gibi uygulamaların tersine bambaşka bir yola başvurmuş. Bu, Kırklareli’ndeki küçük esnafın kapatma ya da devretme fikrini, artık en son çare olarak düşündüğünün bir göstergesi. Bunun yanısıra varolan işletmesinin hizmet şeklini bir anda değiştiren esnafta var. Kamuoyunun da bildiği üzere, Kırklareli’nin en işlek caddesinde uzun yıllar mobilya satışı ile uğraşan bir esnaf, geçtiğmiz ay sektör değiştirerek, kafeterya işine başladı. Bu değişim ilk etapta kısa bir şaşkınlığa sebep olsa da işletmeci, girişiminin meyvasını almaya başladı. Ekonomik krizin etkisiyle, belki de uzun zamandır sirkülasyon olmayan mobilya dükkanı, bir anda kafeteryaya dönüştü ve ticari açıdan çok aktif bir işletme haline geldi. Bunda şüphesiz Kırklareli’nde eksikliği hissedilen hizmet sektörüne, cevap veren bir işyeri açmış olmanın getirdiği artı puan da var. Artık işletmeciler, üniversite sayesinde büyüyen öğrenci mevcudunu baz alarak yatırım yapma peşinde. Çünkü, sermayesi olan birçok kişinin popüler sektörlere yönelerek, çabuk ve çok para kazanma isteği son zamanlarda hüsranla sonuçlanmaya başladı. Kırklareli’nde bir dönem sayıları oldukça artan fast-food dükkanları, maliyetlerini çıkaramamaya başlayınca, kapanma yoluna gitti. Daha net bir ifadeyle Kırklareli’nde tavuk-döner sektörü büyük sallantı içine girdi. Kriz, bir türlü düzelmeyen işsizliği yine kaderine terketti Küresel krizin kendini en çok hissettirdiği alan üretim sektörü olunca, işsizlik kaçınılmaz bir kader oluyor. Kırklareli’nin uzun yıllardır kabuğunu kıramaması, zaten çok az sayıda bulunan sanayi endüstrisini daha da ürkek hale getirdi. Fakat burada bazı çelişkilerin de gözardı edilmemesi gerektiğini ifade eden uzmanlar, ilimizdeki kalifiye eleman sıkıntısına dikkatleri çekerek, işsizliğin hangi şartlarda oluştuğunun şeffaf olarak bilinmesi gerektiğini söylüyorlar. Esnafın kriz politikası yukarıda yazdığımız şekilde sonuçlanırken, başka sektörler krizi ya ağır darbelerle, ya da istihdam eksiltmesiyle atlatmaya çalışıyor. Dolayısıyla kriz, bir türlü düzelmeyen işsizliği yine kaderine terketmiş oluyor. Kırklareli’ndeki işçi oranına cevap veremeyen fabrika sayısı, ekonomik krizle birlikte tamamen içine kapanık bir hal aldı. Ancak uzmanlar ve yetkililer, işsizliğin bazı sebepleri arasında kalifiye eleman sıkıntısının azlığını da gösteriyorlar. Daha önce Işkur’la ortak projeler gerçekleştiren Kırklareli Üniversitesi, bu konudaki görülmeyen noktayı gün ışığına çıkarmıştı. Üniversite rektörü Prof. Dr. Mustafa Aykaç, işsizliğin en büyük sebeplerinden birine, varolan işgücü talebine yeterli sayıda vasıflı eleman arzı olmadığını örnek olarak göstermişti. Buna benzer bir açıklama yine geçtiğimiz günlerde KSMMMO Başkanı Burhan Üstünkol’dan geldi. Aynı bölümlerden mezun birçok insanın piyasaya sürülmüş olmasının hem eleman kalitesini düşürdüğünü, hem de arzın karşısında talep oluşturmadığını kaydeden Üstünkol; birçok insanın iş aradğına, bununla beraber birçok firmanın da personel aradığına dikkatleri çekerek, kalifiye elaman sıkıntısının altını çizmişti. Kırklareli’ndeki eğitim verileri her ne kadar yüksek çizgilerde seyretse de, uzmanlaşma ve kalifiye hale gelme konularında ilimizde hala büyük eksiklikler mevcut. Bu da, işsizlik oranlarında görünmeyen bir handikap yaratıyor. Küçük esnaf, büyük yatırımcıdan şikayetçi Kırklareli’ndeki küçük esnafların son yıllarda en çok şikayet etttiği durum, büyük yatırımcıların varlığı. Hipermarketlerin nüfusu küçük illerde orantısız bir rekabet oluşturduğunu önemle vurgulayan esnaf, bu konuda devletin yeni kanunlar çıkararak, küçük işletmecileri koruması gerektiğini savunuyor. Yabancı sermayeli hipermarketlerin kazancının, il ekonomisinde hiç bir döngüye sahip olmamasını da eleştiren küçük esnaf; buradaki istihdamın çok avantajlı bir kazanım olmadığını söylüyor. Ayrıca esas karların yurtdışındaki kasalarda toplanması sonucu, Kırklareli’nin ekonomik bir katkıya sahip olmadığını da sözlerine ekliyor. Esnafın bu ticari zorlanmasına sebep olarak gösterilen ve Kırklareli’nde 2007 yılında Istanbul yolu üzerinde hizmete giren AVM de, ekonomik açıdan beklediği performansı göremiyor. Kırklareli’ndeki potansiyelin hiç bir değişim yaşamaması, büyük paralar harcanarak açılan AVM’de de kepenk kapatan mağaza sayısını çoğalttı. Ekonomik kriz, her kesimi etkilediği gibi, ucuz alışverişin adresi halk pazarında da rüzgarını estiriyor. Tezgah açan pazarcılar; günlük maliyeti kurtarma derdine düştüklerini söyleyerek, amaçlarının artık para kazanmak değil, masrafları çıkarabilmek olduğunu sık sık dile getiriyor. Vatandaşların artık gıda ihtiyaçlarında bile kesintiye gitmesi, paranın avantaj ve dezavantajlarını bambaşka bir konuma soktu. Ekonomi sayfalarında açıklanan virgüllü sayılar, bol rakamlı anlaşılmaz terimli cümleler, durumun kötüye gitmediğini söyleye dursun; esnaf, işsiz ve vatandaş, ekonomik krizi derinden hissetmeye devam ediyor.