“Kelebek kanadıyla devrim”

“Kelebek kanadıyla devrim”

“Kelebek kanadıyla devrim”

“Kelebek kanadıyla devrim”

“Kelebek kanadıyla devrim”
19 Şubat 2011 - 09:31

Saadet Partisi (SP) Kırklareli İl Başkanı Murat Hızır, 40 yıllık yıkılamaz, yenilemez denilen diktatörlüklerin devrilmesine Kelebek Etkisi’nin sebep olduğunu belirterek şunları kaydetti:



HABER MERKEZİ
“Tunus’ta başlayıp Mısır’da devam eden ve Ürdün ile Yemen’in de karışmasına sebep olan, 40 yıllık yıkılamaz, yenilemez denilen diktatörlüklerin devrilmesine sebep olan olay neydi biliyor musunuz? Schmetterling etkisi (kelebek etkisi ) idi. Peki bu nasıl oldu.
Tunus’ta üniversite mezunu işsiz bir gencin, geçinmek için üç tekerlekli seyyar bir pazar arabasıyla sokaklarda seyyar satıcılık yaparken, zabıta tarafından dövülüp, tezgahına el konması sonucu kendini yakarak hayatına son vermesi ile birlikte aynı durumda olan milyonların bu öfke ile bir anda sokaklara çıkması, Afrika ve Ortadoğu diktatörlüklerini bir anda yıkılma noktasına getirdi.
* “Peki nedir bu Schmetterling (Kelebek Etkisi)?”
Bundan uzun yıllar önce dünyanın şimdiye kadar gördüğü en büyük kasırga Avustralya’yı yerle bir edip yönünü Çin ve Hindistan’a çeviriyor. Son anda ise pasifik okyanusuna dönerek bütün gücünü, enerjisini boşaltıp kayboluyor.
Bilim adamları yıllarca bu ani yön değiştirme olayını araştırıp ortak bir kanaate varıyorlar. Her yıl o tarihlerde milyonlarca  kelebek Asya’dan Avustralya’ya göç ediyorlar. Bu göç esnasında o kelebeklerin kanat çırpıntılarının oluşturduğu esinti, bu muazzam güce sahip ve hızla gelen kasırgaya manivela görevi yaptırarak, kasırganın yön değiştirmesine sebep oluyor. İşte buna meteorolojide Schmetterling (kelebek) etkisi deniyor.
Şimdi Tunus ta işsiz bir gencin kendini yakmasıyla başlayan bu olay iki devlet başkanının işini bitirdi, görünen o ki diğerleri de sırada. Bu işin artık dönüşü yok çünkü bir atasözünde “ cin şişeden çıktı “ denmektedir. Bunu geri şişeye sokmak artık çok zor. Artık halkın kendine güveni geldi. Halkların baskı ile yönetilmesi, zengin topraklarda fakir bir yaşantı sürmeleri, en temel ihtiyaçlarının dahi karşılanmazken, bir avuç elitin süper lüks bir yaşantı sürmesi bu olayın tetiklenmesine sebep oldu. Mısır halkının dirençli, sabırlı ve kararlı duruşu önümüzdeki günlerde adı İslam ülkesi olup baskıcı ve kukla yönetimler tarafından yönetilen ülkelere örnek olacak.
Gelelim Türkiye’ye; Türkiye de kelebek etkisi görevini Milli Görüşün temsilcisi Saadet Partisi üstlenmiştir. İspatı şöyle; 2009 yerel seçimlerine iki aydan az bir zaman kala, Gazze’de yaşanan savaşı telin etmek için Saadet Partimiz İstanbul da Çağlayan meydanında bir  milyon kişiyi topladı. Seçimlere az bir zaman kala bu muazzam kalabalığı toplamayı başaran bir partinin önüne geçmek gerekir.  Sayın Başbakan da Davos ta “One munite” sözünü söylemek zorunda kalmıştır. İşte hükümete yön değiştirten o meydanda zulme sessiz kalmayacağını haykıran milyonların çırpınışları ve buna vesile olan Saadet Partisi’dir.
Bir başka önemli gelişme; IMF ve Dünya Bankası ile yeni anlaşmalar yapılmayarak ekonomiye yön verilmesidir. Bunu yapmak zorundaydılar çünkü arkadan gelen bir Saadet Partisi var, Saadet Partisi de IMF ve Dünya Bankası’nı istemez.  Şimdi önümüzdeki günlerde Hükümetin Havuz sistemini kurarak her yıl Faiz adı altında rantiyeye aktarılan büyük paraların önüne geçmeye çalışacağını da göreceğiz. Yapmak zorundalar, yapmazlarsa arkada alternatif olarak duran Saadet Partisi var. Yoksa o gelir, o yapar.
Bu yazıyı okuyan herkes artık bundan sonra kendini büyük fırtınalara yön değiştirtebilecek bir kelebek gibi görmelidir. Benim gücüm az, zayıfım, param yok, oy oranım düşük mazeretleri içi boş mazeretlerdir. Unutmayalım ki her bahar bir gülle başlar. Her kelebek büyük fırtınalara yön değiştirtecek gücü bünyesinde muhafaza eder.” (s)