“Her zaman özürlülerin yanında olmaya devam edeceğiz”

“Her zaman özürlülerin yanında olmaya devam edeceğiz”

“Her zaman özürlülerin yanında olmaya devam edeceğiz”

“Her zaman özürlülerin yanında olmaya devam edeceğiz”

“Her zaman özürlülerin yanında olmaya devam edeceğiz”
23 Şubat 2010 - 09:19

* Türkiye Sakatlar Derneği’nin (TSD) Trakya’da bulunan Şube Başkanları Tekirdağ’ın Çorlu ilçesinde düzenlenen toplantıda bir araya geldi. Düzenlenen toplantıya Kırklareli Şube Başkanı İrfan Özeklioğlu ve Yönetim Kurulu Üyeleri de katıldı.




HABER MERKEZİ
1960 yılında kurulan ve bu yıl 50’nci kuruluş yılını kutlayan Türkiye Sakatlar Derneği’ne (TSD) bağlı bulunan Trakya’daki Şube Başkanları Tekirdağ’ın Çorlu ilçesinde düzenlenen toplantıda bir araya geldiler.
TSD Çorlu Sakatlar Derneği Şubesi tarafından organize edilen toplantıya; TSD Genel Başkanı Şükrü Boyraz, Genel Sekreter Yılmaz Demirel, Genel Başkan Vekili Gürkan Carol, Teşkilatlanma Sekreteri Ali Genç, Çorlu Şube  Başkanı Suat Yaşa, Başkan yardımcısı Serdar Yiğitdoğan, Muhasip Üye Sevim Çakar, Şube Sekreter Cihat Kaçar, Üye Gülşen Sever, Kırklareli Şube Başkanı İrfan Özeklioğlu, Şube Sekreteri Arif Uzunoğlu, Üye Savaş Eskici, Tekirdağ Şube Başkanı Emine Güvencin, Çerkezköy Şube Başkanı Hayrettin Çetinkaya katıldı.
TSD Çorlu Şube Başkanlığı’nda bir araya gelen heyet daha sonra TSD Çorlu Şubesi’nin yoğun gayret ve çalışmaları, hayırseverlerin katkıları ile yapılan Çorlu Sakatlar Derneği İlköğretim Okulu ve İş Okulu’na geçtiler. Okul Müdürü Ali Kaptanoğlu, TSD Genel Başkanı Şükrü Boyraz ve beraberindekilere okul hakkında ayrıntılı bilgiler verdi.
Okulu gezilmesinin ardından burada düzenlenen toplantıda konuşan TSD Genel Başkanı Şükrü Boyraz, bu yıl kuruluşlarının 50’nci yıldönümünü kutladıklarını belirterek 2010 yılını daha kapsamlı bir şekilde geçireceklerini belirterek şunları kaydetti:
“1960 yılında kurduğumuz derneğimiz, yaşayan bireylerin sakatlanmaması, sakatlanan kişilerin toplumda tüketici değil üretici hale gelebilmeleri, sadaka bilinciyle değil sosyal devlet bilinciyle geliştirilmeleri ve bu anlamada nasıl bir yol çizilmesi gerektiğinin mücadelesini vermektedir.
Biliyorsunuz bu sene derneğimizin 50. yıl kuruluşu, 50. yıl kuruluşuyla ilgili şuanda doneler toparlıyoruz aslında uzun zamandan beri çalışmalar yapılıyor, ama 5 yıldır derneklerin içerisi tamamen boşaltılıp, sivil toplum örgütlerinin sivil inisiyatif niteliğinden uzaklaştırılması için bir takım çalışmalar hızlı bir şekilde devam etmektedir.
Özellikle Türkiye Sakatlar Derneği veya benzeri dernekler her geçen gün çoğaldı. Ama gerek yasal anlamda yani dernekler yasasının ilgili maddeleri gereği, gerekse toplumun bakış açısıyla sakatlarla ilgili kurulmuş ya da kurulacak olan derneklerin ana hedefleri yardım topla sakata potansiyel fakir olarak nitelendirip yardım dağıtır vicdanlarını rahatlatır düşüncesi var. Oysa dünya ülkelerinde böyle bir şey yok. Yardım mutlaka vardır, en zengin ülkede de dayanışma vardır yardımlaşma vardır. Ama Türkiye’de her geçen gün bu olay bunun üzerine hızlı bir şekilde artırıldı.
Hatta birçok dini kurum ve kuruluşlarda vakıflar adı altında örgütlenerek bunu Türkiye’yi de Türkiye’nin dışına kadar taşırarak, bir takım çalışmalar yaptı ve bunlarda zaman zaman suiistimal edildi. Lösemili Çocuklar Vakfı, Deniz Feneri, Kimse var mı, kimse yok mu gibi derneklerin çoğalmasıyla, vakıfların çoğalmasıyla toplumun inanç seviyesi ya da güvenç seviyesi de her geçen gün yerini başka olaylara bıraktı. Güvensizlik ortamı hızlı bir şekilde oluşturuldu.
Oysa Türkiye Sakatlar Derneği ve kuruluşundan bu güne kadar tabiî ki az öncede söylediğim gibi zengin ülkelerde de olmasında hiçbir sakınca yok ve yapılıyor. Yardımlaşma duyguları çalışmalarını başlattım ama esas ana hedefi arşivlere baktığımızda 1964 –1965 yılların gazetelerin kupürlerine baktığımızda Türkiye Sakatlar Derneği o tarihlerde de Meclis’te yada sokak eylemlerinde “Sakata İş Sadakadan Ucuzdur” sloganları yer almaktadır.
Şimdi ne yapacağız, ne yapmamız lazım. Özellikle 2010 yılı Türkiye’de bu güne kadar son 10 yıldır Türkiye’de sakatlarla ilgili neler değişti neler yapıldı, hangi haklarımız gasp edildi, hangi haklar iptal edildi ve bunlar nasıl geri kazanımlar elde edilecek ile ilgili bir takım eksiklikler veya bir takım çalışmalar gideriyoruz. Bu anlamda biz Şubelerimizle Şube Başkanlarımızla lokasyon anlamında birbirine yakın olan şubelerimizi bir yere toplayarak sohbet etmeye hem dertleşmeye hem de yol haritamızı belirlemek için toplandık. Bu gün bu anlamda sizi dinleyeceğiz, bizimde birkaç önerimiz yada düşüncemiz olacaktır.”
Genel Başkan Boyraz’ın konuşmasının ardından toplantıya katılan Şube Başkanları sırası ile Şubelerinin kurulduğu günden bugüne kadar yaptığı çalışmalar ve bundan sonra yapacakları faaliyetler ile ilgili bilgiler verdiler. (s)