Ergene Platformu Ergene`deki kirliliği tüm dünyaya duyurmak için 10
Nisan 2011 Pazar günü Karumusul`da düzenlenen “Ergene Hayata Dönsün-2”
Mitingi`ne katılan herkese teşekkür etti.


HABER MERKEZİ
Kırklareli`nin Lüleburgaz ilçesine bağlı Karamusul Köyü`nde 10 Nisan 2011 Pazar günü Ergene Kirliliği`ni tüm dünyaya duyurmak için düzenlenen “Ergene Hayata Dönsün-2” Mitingi`ne 10 bin civarında katılım oldu.
105 kuruluşun destek verdiği Mitinge gösterilen ilgiden son derece memnun kaldıklarını belirten Ergene Platformu şunları kaydetti:
“Trakya ülkemizin ve Dünya`nın en önemli tarım arazilerine ve doğal alanlarına sahiptir. Bölgeye bir nefes borusu gibi can veren Ergene Nehri de bölgenin yaşam kaynağıdır. Bu bölgede vahşi sanayileşme başta olmak üzere evsel ve tarımsal atıklarla Ergene Nehri artık su değil; zehir ve ölüm akan bir nehre dönüşmüştür. İnsan eliyle kirletilen Ergene  yöre insanının ecelsiz ölümüne sebep olmaktadır..Yaklaşık 30 yıldır bu bölgede yaşayan halk bu duruma zaman zaman yüksek sesle, zaman zaman da sessizce ah ederek öfkesini dile getirmiştir.
Bir yıldır çalışmalarını yeniden, siyasi ve ideolojik hesaplardan uzak olarak alevlendiren bölgenin çevreye ve insana duyarlı insanları olarak, adını bu büyük felaketten alan `Ergene Platformu`nu oluşturduk ve çalışmalara başladık. İlk kitlesel tepkiyi 24 Ekim 2010 tarihinde Ergene Hayata Dönsün-1 mitingi ile Uzunköprü`de verdik. Yaşananlardan sorumlu olanlara ve sorumsuzlara tepkimizi, daha da güçlenerek, büyüyerek geçtiğimiz günlerde 10 Nisan 2011 günü Ergene Nehri`nin zehirleri ile kararttığı Karamusul Köyü`nde haykırdık `Yeter Artık… Yetti artık` diye.
Evet, Trakya`dan 100` ün üstünde dernek, muhtarlık, belediye, birlik, sendika, spor kulübü, oda, işletmeci ve siyasi kimliği ile orada olmayan birçok parti bu insanlığa karşı işlenmiş anayasal suça tepki vermek üzere birleştik. Fazlasıyla insani ve haklı bir isteğimiz var: “ERGENE HAYATA DÖNSÜN”
Trakya`nın hemen her yerinden, ülkemizin değişik bölgelerinden gelen herkese; geleceği, suyu, toprağı için orada olan köylüsüyle kentlisiyle, genciyle yaşlısıyla, olmak isteyip de olamayan yediden yetmişe herkese çok teşekkürler. Trakya`nın her yerleşiminden gönüllülükle otobüs kaldıran, organizasyona yardım eden belediyelerimize teşekkürler. Orada olup da ön plana çıkmayan, öfkemize ortak olan değerli bilim insanı, sivil toplum önderi, sanatçı ve kamu görevlilerine teşekkürler. Reklam ve maddi kaygısı olmadan bizleri destekleyen duyarlı esnaflara, işletmecilere teşekkürler. Trakya`nın dört bir yanında afiş asan, halka duyuru yapan, çalışan yapıların yönetim kurullarındaki arkadaşlarımıza, Trakya dışından gelen çevrecilere teşekkürler. Bizimle beraber sorunu yaşayıp, hisseden, sesimizi yedi düvele duyurmamıza yardımcı olan yerel basınımıza, sorunu objektif değerlendiren ulusal ve uluslar arası basına teşekkürler.” (s)