Sürekli konuşup hiç iş yapmayanlara “LAFAZAN” Derler. Etrafınıza bakın.  Bu lafazanları bol bol göreceksiniz.Sadece kendi bildiklerinin doğru olduğunu sanan ukalaları asla susturamazsınız.Sürekli aynı ezberleri tekrarlarlar. Aynı Papağan gibi.Kendini aydın sanan bazı budalalar ise; üzerindeki basit etiketlerini yücelterek böbürlenmeyi hüner sayarlar.Topluma en zararlı mahlûklar da, işte bu kendini aydın sanan zibidi takımıdır.Çünkü toplumun bir bölümü de onları bayağı bir adam sanır.Bazen de toplum bunların süslü konuşmalarına aldanır ve bunların taraflı politikalarına da inanır.  Zaten, bu kendini aydın sanan zavallılar da, toplumun bir bölümünü ideolojik ve cunta özlemi kokan konuşmalarıyla etkiletilenlerini iyi bilirler. Kafalarındaki cinliklerine ve Hinliklerine de kesintisiz devam ederler. Sahte vatanseverlik numaralarıyla yıllarca toplumu zehirleyen bu yarı aydın kesim; esasında katıksız Halk düşmanıdırlar.Ayrıcalıklı olmaya alışmış ve seçkinci davranmayı prensip edinmiş bu yarı aydınlar, her zaman kendilerini halkın üstünde ve birinci sınıf yurttaş görürler.Halkı aşağılamayı ve kendi siyasi görüşlerini desteklemediği için milleti aptal yerine koymayı kendi öz politikası haline getirirler.İmtiyazlı rejimlerinin sona erdiğini anlamaya başlayan bu aydın müsveddeleri artık son çırpınışlar içindedirler.Peki; Bu kendini aydın sanan zevatın Darbeleri öven konuşmalarını hiç utanıp sıkılmadan alkışlayan ellere ne demeli?“YAZIKLAR OLSUN SİZİN HALKÇILIĞINIZA VE DEMOKRATLIĞINIZA” Demeli. Darbelerin anası, 27 Mayıs Askeri CUNTASINI bu bir” DEVRİMDİR ”diye yutturan o zatı Muhterem’e de yazıklar olsun.  Türkiye’yi diyar diyar gezerek, 27 Mayıs Askeri Cuntası’nı masum ve bir devrim diye göstermeye çalışanları bu mazlum halk hiçbir zaman affetmedi ve asla da affetmeyecek.“Rejim değişikliği olacak” korkutmacaları ile eğitim toplantıları düzenleyenler, acaba ne yapmak istiyorlar ?Sadece korku üretiyorlar.Aslında, Onların gerçek korkusu nedir biliyor musunuz?Kendi ayrıcalıklı pozisyonlarının sona ermesidir. Alıştıkları imtiyazlı düzenlerinin bozulmasından duydukları derin endişedir.Onların ayrıcalıklarını korumak için kullanmaya çalıştıkları kitleler de bir gün bu gerçeği anlayacak.Çünkü ; Yıllardır toplumu yalan yanlış söylem ve politikalarla nasıl aldattıkları su yüzüne çıktı.“HALK” bunların söylemlerinde vardır. Özlerinde ise “HALK” hiç yoktur.Yani özde değil de bunlar sözde halkçıdırlar.Ama Artık milletimiz uyandı. Onların kendi ayrıcalıklı rejimlerini koruma peşinde olduğunu da çok iyi anladı. Hiç merak etmeyin.Halk iradesi bu aydın bozuntularını olması gereken yere gönderdi ve kalanları da gönderecek.Bundan böyle bu aydın müsveddeleri milletin beynini bulandıran potansiyel tehlikeler olamayacaklar. Halkın kafasını karıştıramayacaklar. Seçkinciler artık belirleyici olamayacaklar. Darbe kışkırtıcılığı da artık işe yaramıyor. Milletin geleceğini çaldıkları kendi imtiyazlı düzenleri hızla çöküyor.Göreceksiniz bu aydın bozuntuları Türk halkına yaptıkları haksızlıkların da hesabını çok acı bir şekilde ödeyecekler.