Çanakkale Cumhuriyet Meydanı’nda hazırlanan alanda Birleşik Kamu İş Konfederasyonu ve bileşenleri; Eğitim İş, Birleşik Büro İş ve Tarım Orman İş'de yerlerini aldılar. Ayrıca Eğitim İş Tekirdağ Şubesi, Eğitim İş Kırklareli Şubesi, Eğitim İş Çorlu Temsilciliği ve Eğitim İş Gönen Temsilciliği de 1 Mayıs’ı Çanakkale’de kutladılar.




HABER MERKEZİ  





* “Ekmeğimize sahip çıkıyoruz”


Eğitim-İş Kırklareli Şube Başkanı Hayri Girgin yaptığı açıklamasında şunları kaydetti: “Eğitim-İş Çanakkale, Tekirdağ ve Kırklareli Şube Başkanlarının taşıdığı büyük somun ekmeği, kutlama yapılan alana girdikten sonra bölüştürülerek Alandaki emekçilerle paylaşıldı. “Yaşasın Sınıf Dayanışması” sloganlarıyla pay edilen ekmek afiyetle yenildi. “Gün gelecek devran dönecek AKP halka hesap verecek”, “Hak verilmez alınır, zafer sokakta kazanılır”, “Emek, eylem, direniş işte Kamu-İş”, “Kurtuluş, emeğin iktidarında”, “Sadaka değil, toplu sözleşme”, “Taksim’in hesabı sorulacak” sloganları atarak yürüyen emekçilere halktan da alkışlarla destek vardı. Yüzlerce emekçiyle Eğitim-İş, Kortejin en kalabalık ve en renkli grubuydu. Çanakkale'de 1 Mayıs coşkusu bayram havasında geçti.”


1 Mayıs’ta Taksim’de yaşanan şiddete “AKP’nin Polis Devleti Kendini Gösterdi” diyerek tepki gösteren Girgin; “Çalışma yaşamını sermayenin lehine düzenleyen, emekçileri ise köleleştiren AKP, 1 Mayıs İşçi sınıfının Birlik, Mücadele ve Dayanışma Gününü polis devleti düzeni ile dünyada yaşanan en faşizan saldırılarla cehenneme dönüştürmüştür. 1 Mayıs 1977’de emekçilerin kanı ve canı ile 1 Mayıs Meydanı’na dönüşen ve sembolleşen Taksim Meydanı’nı bu sene ‘’barış’’ ve ‘’ ileri demokrasi’’den dem vuran siyasal iktidar emekçilere yasakladı. Yasaklamakla da kalmadı İstanbul’da 12 Eylül faşizminden sonra ilk kez bir nevi sıkıyönetim ilan edildi. Tüm caddelere çıkan sokaklar binlerce polis tarafından tutuldu, köprü ayakları kaldırıldı, deniz ulaşımı ablukaya alındı. Ellerinde bayraklarla 1 Mayıs’ı kutlamaktan başka amacı olmayan yurttaşlarımıza faşist ülkelerdeki görüntüleri aratmayacak acımasızlıkta saldırıldı. Evlerin içine kadar gaz bombası atıldı. Kısaca  İstanbul’da yaşananlar Türkiye’nin polis devleti olduğunun göstergesiydi. Emekçilerin, sınıf birlikteliğinin etnik, dinsel ve mezhepsel temelde bölünmesine şiddetle karşı çıkan Eğitim İş olarak, AKP’nin yoksulu daha da yoksullaştırma, ülke kaynaklarını çok uluslu sermayeye peşkeş çekme, ülke bütünlüğünü parçalayarak bölgemizde kanlı bir savaşın fitilini ateşleme politikalarına karşı bir kez daha tüm yurtseverleri omuz omuza mücadeleye çağırırken İstanbul’daki faşizan saldırıları da şiddetle kınıyoruz.” (Savaş Eskici)