Burası Ayasofya Müzesi değil!

Burası Ayasofya Müzesi değil!

Burası Ayasofya Müzesi değil!

Burası Ayasofya Müzesi değil!

Burası Ayasofya Müzesi değil!
17 Aralık 2009 - 09:11


Basın mensupları her zaman birilerinin sorunlarını, sıkıntılarını dile getiren ve sorunları, sıkıntıları ilgili yerlere ileten bir köprü gibidir.
Basın mensupları olan olayları yaşanan olumlu, ya da olumsuz olayları kamuoyuna doğru ve hızlı bir şekilde yansıtan ve yansıtmak için elinden gelen her şeyi yapan kişilerdir.
Basın özgürdür.
Basın özgürdür ama Valilikle bilgi almak istediği kurum arasında gidip, gidip gelmekte özgürdür.
Bir kurum kurs açacaktır. “Nerde? Kimlere?” diye sorarsın. O kurum “Valilikten izin almadan olmaz” der.
Sonra Valiliğe gidersin gerekli izni istersin “İlgili kurum yazılı olarak izin istemeli” derler.
Sonra tekrar kuruma gidersin “Yazılı olarak izin istemenizi istediler” dersin.
“Ben niye başvuracağım sizin başvurmanız gerekir” derler.
Anlayacağınız öyle Valilikle kurum arasında özgürce dolaşır Kırklareli’deki basın mensupları.
Sonrasında kurs açılır ve 25 kişilik kontenjan vardır. 10 kursiyer zar zor toplanır.
Neden böyle oldu?
“İyi duyuramadık”
Kasım ayında Kırklareli’nin tanıtımı için bir sayfa ayırıp İl Kültür ve Turizm Müdürü Mustafa Akaya ile yapacağımız bir röportajı yayımlamak istedik. Hala yayımlayamadık.
Keşke böyle bir şey istemeseydik
Biz talebimizi İl Kültür ve Turizm Müdürü Mustafa Akkaya’ya ilettik.
O kurum ile ilgili Vali Yardımcısına yolladı.
Vali Yardımcısı az önce de söylediğim gibi kurumdan yazılı izin istedi.
İl Kültür ve Turizm Müdürü Mustafa Akkaya’da “Ben neden isteyeceğim? Siz isteyin” dedi.
Anladım ki biz kötü bir şey yapmak istedik.
Ben gittim koskoca İl Kültür ve Turizm Müdürüne “Yazılı izin istemeniz gerekiyormuş” dedim.
Hiç makamında öylece oturan birine bu söylenir mi?
Ben İl Kültür ve Turizm Müdürü Mustafa Akaya ile yaptığımız bir görüşmeyi çok iyi hatırlıyorum.
Yeni geldiği ilk günlerdi. Kendisine “Kırklareli nasıl bir yer?” dediğimde, bana “Doğası çok güzel ama bundan önce tanıtımı iyi yapılamamış. İnşallah bundan sonra bunun için çalışacağız” demişti.
Sizi tebrik ediyorum. İlimizi çok iyi tanıtıyorsunuz.
Hadi ilimizi tanıtmak için bir çalışma yapamıyorsunuz, bunu anladık.
Tanıtmak isteyenlere bu engel neden?
İşte bunu anlayamadık.
Biz bir şeylerin mücadelesini verirken Ayasofya Müzesi Müdürlüğü’nden ilimize atanmış olan Sayın İl Kültür ve Turizm Müdürümüz Mustafa Akkaya hala kendisini çok tanınan Ayasofya Müzesi’nde mi sanıyor?
Burası o çok tanınan Ayasofya Müzesi değil, her yönüyle tanıtıma ihtiyacı olan Kırklareli.