Behçet Şen; ”Domuzların sahibi Çevre ve Orman Müdürlüğü’dür” Kırklareli Il Genel Meclisi günlerdir beklenen gündem maddesi olan yaban domuzlarının kontrol altına alınmasını görüştü. Ilimizin kuzey tarafları öncelikli olmak üzere Trakya Ovası’nda da çiftçilerin en azılı düşmanı olan yaban domuzları, buğday, mısır ve ayçiçeği üreticilerine çok büyük zaiyatlar veriyor. Il Genel Meclisi’ne geçtiğimiz Kasım ayında Ak Parti Grup Başkanı Metin Güvenç tarafından önerilerek gündeme alınan yaban domuzları, meclisin kafasının karışmasına da yol açtı. Kırklareli Il Genel Meclisi Aralık ayı 4. birleşimi yapıldı. Valilik Binası Atatürk Toplantı Salonu’nda dün saat 10:30’da gerçekleştirilen birleşim, yoklama ve geçen birleşime ait tutanak özetinin okunması ile başladı. Akabinde ise meclisin 3. gündem maddesine istinaden, kırsal kesimde tarım arazilerine zarar veren domuzların kontrol altına alınması hususunda “Tarım Komisyonu” tarafından hazırlanan rapor görüşüldü. Meclis Tarım Komisyonu Başkanı Behçet Şen tarafından okunan raporun ardından Behçet Şen; ”Domuzların sahibi Çevre ve Orman Müdürlüğü’dür.” dedi ve ekledi; ”Çiftçilerimiz domuzlardan yana zararını Çevre ve Orman Müdürlüğü’nden isteyeceklerdir.” Behçet Şen’in ardından söz alan Hasan Dağ; ”Bu konu çok ciddi bir konu.      Bununla hangi kurum ilgilenecekse ilgilensin. Yaban domuzlarının bölgemiz için ciddi bir sorun teşkil ettiğini dile getiren Hüseyin Taşkın; ”Tarım Komisyonu arkadaşlarımız ciddi bir çalışma yapmışlar. Ancak komisyon raporundan öğrendiğime göre Çevre ve Orman Müdürlüğü’nün kırsal kesimdeki zararlar, Il Tarım Müdürlüğü’nden tespit edildiği zaman bu zararların giderileceği bu bilinmiyordu.” “Yaşatılma yetkisi bir başkasına zarar veriyorsa o zaman tedbirleri alma yetkisi devlete ve bireylere düşer” Yapılan konuşmaların ardından meclisteki uğultular artınca konu ile ilgili bilgi sahibi olduğu bilenen Aydın Karakoç meclis üyelerini aydınlatması için kürsüye çağırıldı. Karakoç yaptığı konuşmasında şunları kaydetti; ”Domuzlar konusunda bütün yasa ve kanunlar Çevre ve Orman Bakanlığı tarafından Il Çevre ve Orman Müdürlüğü’ne verilmiş. Bununla birlikte tarım mahsüllerinin ürünlerinin düzenlenmesi ve alınacak tedbirler iki müdürlüğe bırakılmış. Şimdi bu iki müdürlüğün parelel çalışmaları var. Çevre ve Orman Müdürlüğü bunu her ne kadar koruyamıyorsa, bütün cezaları Il Çevre ve Orman Müdürlüğü yüklenecek diye bir kaide yok. “Domuzlarla mücadele etmenin yöntemi sürek avıdır” O zaman buradan çıkarılacak bir husus var. Il Tarım Müdürlüğü bunu diyecek, bu zararları ben tespit ettim. Domuzların zararları var. Bunlarla mücadele yöntemi sürek avıdır. Kurumundan kararını çıkaracak. Falan köyde şu tarihler arasında sürek avı yapıyoruz. Sürek avına katılmasını köydeki ruhsatlı avcıların ve çevredeki avcıların katılmasının ilgiliğine. Siz mücadelenizi başlatmışsınızdır. Il Çevre ve Orman Müdürlüğü artık orada mücadele anında veya mücadeleden sonra doğacak zararlardan bir nebze sıyrılmış olur. Bizim burada yapacağımız sadece köy muhtarları ve ziraat odaları Tarım Il Müdürlüğü’ne ve Il Çevre ve Orman Müdürlüğü’ne resmen müraacatlarını yapacaklar. Biz bunu katliam amacı ile yapmıyoruz. Doğadaki katliamı hiç bir zaman bizim meclis üyelerimiz savunmaz. Ama doğal dengenin korunması ilkesi var. Insanlar, vasıtalar, diğer hayvan ve diğer ürünler zarar görüyor. Önemli olan bunların dengeli sürdürülebilir mücadelesini yapmak. Biz burada zararların asgariye indirilmesini savunuyoruz. Yaşatılma yetkisi bir başkasına zarar veriyorsa o zaman tedbirleri alma yetkisi devlete ve bireylere düşer.” Başkan Tuna Soykan ise domuz avı ile Il Özeli Idaresi’ne gelir sağlanabileceğini belirterek; ”Yaban domuzları konusunda tam bir sonuca ulaşabilmiş değiliz. Aslında sürek avlarını yapabiliriz. Bildiğim kadarıyla bazı ülkelerde sürek avını yapanlardan para da alınıyor. Çiftçinin kendi malını koruması için vurması başka. Bunu hobi için yapan kesim de var. Buradan bir gelir elde edilebilir. Il Özel Idaresi de bu işin içinde olmalı. Çünkü biz para eksikliğinden icraat yapmakta sıkıntı yaşayan bir özel idareyiz. En azından bu senenin bütçesi öyle. Bunu yaparken çiftçi mallarına saldıran domuzların sayısı azalacağı için çiftçinin malları da kurtulmuş olacak. O da bir kazanç. Bu avlanma sonucu değerlendirilen hayvanların sonucu üzerinde çok fazla duruyorum. Ülkemizde çok az bir kısım domuz tükettiği için bu tüketimi dışarıya satmalıyız.” dedi. Yapılan konuşmaların ardından Başkan Tuna Soykan Tarım Komisyonu’nun yaban domuzları ilgili hazırlamış olduğu raporu olduğu hali ile meclise sundu ve rapor oybirliği ile kabul edildi. 3. maddenin dışında başka görülmeyecek madde olmadığı için Başkan Tuna Soykan birleşimi kapatarak, Aralık ayı 5. ve 2009 yılının son birleşiminin bugün saat 10:30’da gerçekleştirileceğini belirterek oturumu kapattı.