* Kırklareli’nin Babaeski İlçesi’nin düşman işgalinden Kurtuluşu’nun 87.yıldönümü dün düzenlenen törenlerle kutlandı.

HABER MERKEZİ
Kırklareli’nin Babaeski ilçesine bağlı Alpullu ve Büyük Mandıra Beldeleri’nin de ayni gün içerinde düşman işgalinde kurtuluşları düzenlenen törenlerle ayrı ayrı kutlandı. İlçe Merkezi ve caddelerinin bayraklarla donatıldığı tören alanında buluşan çok sayıda Babaeski’li Kurtuluş Coşkusuna doyasıya yaşadı.
CHP Kırklareli Milletvekilleri Av. Turgut Dibek ve Tansel Barış’ın da katıldığı törende, Babaeski Kaymakamı Mustafa Demir, 5’nci Kolordu Komutanlığı, İstihkâm Alay Komutanı ve Babaeski Garnizon Komutanı İs.Alb. Murat Mayda, Babaeski Belediye Başkanı Abdullah Hacı, Kamu Kurum ve Kuruluşları, Oda ve Siyasi Parti Temsilcileri, kutlama programı kapsamında Atatürk Anıtı’na çelenk sundu.
Çelenk töreninden sonra bir dakikalık saygı duruşunda bulunuldu. İlçenin düşman işgalinden Kurtuluşunu temsilen Avcı birlikleri atış yaparak tören alanına geldi. Daha sonra öğrencilerden Kurtuluş Kızını canlandıran Çiğdem Don, Kurtuluş Subayı İs. Tğm. Burkay Serhat Karasu, tarafından kurtarılarak üstündeki örtü açıldı ve zincir sökülerek göğsüne Türk bayrağı takıldı. Kurtuluş kızı ve Subayına Kaymakam Demir, İs. Albay Mayda ve Başkan Hacı, tarafından plaket ve çiçek verildi.
İstiklal marşının okunmasının ardından, Fatih Caddesi’nde devam eden törende 5 nci Kolordu Komutanlığı Bölge Bando topluluğu yerini aldı. Kaymakam Demir, İs. Albay Mayda ve Başkan Hacı, Askeri Birliklerin, halkın ve öğrencilerin Kurtuluş Bayramını kutladı.
Günün anlam ve önemini belirten konuşmayı, Belediye Başkanı Abdullah Hacı, yaptı. Hacı, konuşmasında şunları kaydetti;
“Değerli Babaeskililer, Bugün burada Babaeski’mizin düşman işgalinden kurtuluşunun 87. yıldönümünü kutlamak üzere toplanmış bulunmaktayız. Bu anlamlı günde sözlerime başlarken öncelikle Ulu Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarını, aziz şehitlerimizi rahmetle, minnetle anıyor, kahraman gazilerimize hürmet ve şükranlarımı sunuyorum. Sevgili Hemşerilerim 1.Dünya Savaşının ardından 30 Ekim 1918’de imzalanan Mondros Mütarekesi ile İtilaf Devletleri tüm Trakya’da denetim kurma hazırlıklarına başlamışlardı. Bu planlarını takiben, 4 Kasım 1918’de Babaeski ve tüm Trakya bölgemiz işgal edildi. Ülkemizin dört bir yanında yaşanan işgaller karşısında, Türk Milleti sadece yüreğindeki bağımsızlık ateşine ve kendi bağrından çıkmış kuvayi milliye ruhuna sahip ordusuna güveniyordu. Başkomutanımız Mustafa Kemal Atatürk önderliğinde, aziz milletimiz sahip olduğu bağımsızlık inancıyla eşine az rastlanır bir kahramanlık sergileyerek ilçemizi ve yurdumuzu düşman işgalinden kurtarmıştır. Milli mücadele dediğimiz bu hareketin içinde, en başta Mustafa Kemal ve onun yakın silah arkadaşları ile Türk Milletinin bağrından çıkmış Türk Ordusu vardır. Ancak milli mücadeleye katılan mahalli kahramanlarımız, bu bölgenin halkını örgütleyerek, düşmana ağır kayıplar verdirmişler ve tarih sayfasında asla unutulmayacak yerlerini almışlardır. Mahalli kahramanlarımız arasında; Babaeski’den Mehmet Adil Onat, Yolageldili Kasım Efendi, Süvari Alayı Komutanı Kurmay Albay Rahmi Apak, Hurşit Bey, Hulusi Bey, Ahırköylü Ahmet Merter, Hamdi Kuleli ve ismini sayamadığım birçok sayısız kahraman vardır. Burada hepsini rahmetle anıyorum. Babaeski halkı adına şükranlarımı sunuyorum. Babaeski Halkı mahalli kahramanlarımızı asla unutmayacaktır. Trakya’nın işgalinden sonra Babaeski ve Trakya Halkı çok büyük acılar çekmiş, ama bağımsızlık mücadelesinden asla vazgeçmemiştir. Kurtuluş Savaşını takiben 11.Ekim.1922 tarihinde imzalanan Mudanya ateşkes anlaşması ile BMM si Doğu Trakya’nın teslim alınması ile ilgili olarak refet Paşa’yı görevlendirmiştir. Refet Paşa güneşli bir 09 Kasım sabahı askeri birlikleri ile ilçemizin doğu tarafından Babaeski ye girmiş, Mudanya ateşkes anlaşması gereği, işgal kuvvetlerinin teslim ettiği Fransızlardan Babaeski’yi teslim almıştır. İşgal süresince çok acılar çeken, Babaeskililer, Refet Paşa’yı sevinç gözyaşları ile karşılamışlar, köylerin den, tarlalarından, evlerinden herkes belediye binası önüne gelerek, Refet Paşa ve askeri birliklerini bağırlarına basmışlardır. Milli mücadele destanı Türk ulusunun özgürlük ve bağımsızlık yolundaki sarsılmaz inancını ve kararlılığını bütün dünyaya göstermiştir. Kan ve gözyaşı ile verilen bu mücadelenin sonunda, Türk Milletinin sarsılmaz iradesiyle Cumhuriyet ilan edilmiş, bugünkü modern Türkiye kurulmuştur Milli mücadele sonunda bizlere emanet edilen ülkemiz ve milletimizin; daha özgür, daha demokratik bir yapıya kavuşması için bizler de, büyük bir özveri ve gayretle çalışmalıyız. Türk Milleti olarak, her zaman barışın, hoşgörünün, sevginin ve kardeşliğin yanında olmalıyız. Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün bize emaneti olan Türkiye Cumhuriyetini, egemen ve bağımsız şekilde, batı medeniyetleri seviyesinin üzerine çıkarma mücadelesi içinde olmalıyız. Bize emanet edilen Türkiye Cumhuriyeti ulu bir çınar gibidir, bu çınarın gölgesinde hepimize kardeşçe yaşamaya yetecek kadar yer vardır. Cumhuriyetin kucağında büyümüş genç demokrasimiz de, artık kendi sorunlarını çözecek güç ve olgunluktadır. Demokrasiler, içinde bin bir çeşit çiçek olan çiçek tarlalarına benzerler, herkes beğendiği çiçeği alır koklar, yakasına takar. Sonuç ne olursa olsun, halkın sandıktan çıkan iradesine herkesin saygı duyması gerekir. Demokrasilerde en büyük güç halkın gücüdür. Sevgili gençler şunu bilin ki, Türkiye Cumhuriyetinin sınırları, büyük ülkelerin temsilcilerinin ellerine aldıkları cetvellerle harita üzerinde çizilmemiştir. Bu ülkenin sınırları kan ve gözyaşı ile çizilmiştir. Millet olarak, ülkemiz için çok çalışmalı ve üretmeliyiz. Geçmişimizi unutmadan, geleceğe umutla bakarak, atalarımızın bizlere olan emanetine sahip çıkmalıyız. Sevgili gençler, değerli öğretmenlerimiz, çok değerli Babaeskililer, yurdumuzu düşman işgalinden kurtararak bize emanet eden atalarımız, sağlıklı nesiller görmek isterler, Atatürk’te ülkemizi gençliğe emanet etmiştir. Ancak Gerek Mustafa Kemal Atatürk gerekse, şehitlerimiz ve gazilerimiz sizleri sağlıklı ve mutlu görmek isterler. Tüm dünyayı ve ülkemizi kasıp kavuran ve can almaya devam eden domuz gribi karşısında dikkatli olun ve gerekli önlemleri alın, bu hastalık bitinceye kadar birbirinizle öpüşmeyin, yakın temastan kaçının. Öpüşmek bizim örf ve adetlerimizden değildir, öpüşmek yerine birbirinize güler yüz gösterin, birbirinize karşı hoşgörülü olun. Bu konuda doktorların tavsiyelerini dinleyin ve kesinlikle bunlara uyun. Bizler sizleri hep mutlu ve güler yüzlü görmek isteriz. Sevgili Babaeskililer, Babaeski’mizin düşman işgalinden kurtuluşunu kutladığımız bu özel günde tüm Babaeski Halkı adına tüm dünyaya mesajımız; barıştır, sevgidir, kardeşliktir. Bize şerefli bir mazi, güzel bir vatan, özgür bir ülke bırakan Ulu Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları başta olmak üzere tüm şehit ve gazilerimizi minnet ve şükran duygularıyla bir kez daha anıyorum. Yurdumuzun sınırlarını geçmişte olduğu gibi bugünde canları pahasına koruyan kahraman ordumuza, her türlü zorluğa katlanan ailelerine yine şükranlarımı sunuyorum. İlçemizin düşman işgalinden kurtuluşunun 87. yıldönümünü kutlar, hepinize sevgi ve saygılar sunarım.”
Babaeski Garnizon Komutanlığı adına günün anlam ve önemini belirten konuşmayı ise, İs. Üst. Tğm. Serdar Bardakçı yaptı. Öğrencilerin şiirler okuduğu törende, Belediye ve Kent Konseyi tarafından düzenlenen Briç Turnuvası ve Bilardo Turnuvası’nda dereceye girenlere ödül verildi. 
Tören, okulların halk oyunları gösterileri ve Bulgaristan’ın Varna Şehrinden gelen modern dans topluluğunun gösterileri, Müzisyenler Derneğinin gösterileri, resmi kurumların araçları ve oda ve derneklerin araçları, sanayi ve çarşı esnafları, Avcılar ve Atıcılar Derneklerinin gösterileri sonunda yapılan resmigeçitle sona erdi. (ö.b.)