Misafir  Kalem
Büşra Gürz


Her ortamda her toplumda bazı sorunlar, anlaşmazlıklar vardır. Her ülkenin problemleri, kendi içinde çıkan çatışmaları, kavgaları vardır. Ama her durumda bunları giderici, sorunları çözen birileri de vardır.
Herhangi bir çatışmada, olayda, haksızlıkta vatandaşın hakkını arayan, devletine hizmet eden, görevini yapan polislerimiz vardır. Gece gündüz demeden görevinin başında durur onlar. Yaşamları tehlikededir belki ama ‘polis’ demenin milletin ve devletin namusu şerefi demek olduğunu bilirler. Onlar her ne olursa olsun, ne pahasına olursa olsun bu ülkenin başını öne eğdirmemek için uğraşırlar.
Ülkemizdeki adaleti bozanları, kuralarla uymayanları yerde bir çöp sayarak polisler onları temizlemek adına bazen bir çöpçü, çatışma çıkaranları, kavga edenleri havada ölüm doğurarak çakışan bir mermi sayarak vatandaşı korumak adına bazen de bir kalkan görevinin üstlenirler. Onların amaçları daha huzurlu bir toplum daha mutlu, adaletli güvenli bir millet oluşturmaktır.
Geceleri herkes uykudayken iş başında olan bir hırsızın peşinden, suikast düzenleyen eylemcilerin ardından koşan onlardır. Yaşlı bir teyzenin evine girip belki de başka geliri olmadığı için harcamaya koruğu emekli maaşına göz diken ahlaksızları tek sorgulayan, kör kurşuna rastlayıp masumca hayatını kaybeden küçük bir çocuğun kanını yerde bırakmayan, bazen de kör kurşunların önüne gözünü bile kırpmadan atılan onlardır.
Onlar bu ülkenin namusu, şerefidir. Onlar adaletimizin en büyük bekçileri onlar geleceğimizin onurudur.